Hoyerswerda geçmişiyle yüzleşiyor

Belediye Başkanı Stefan Skora, "Kamuoyuna yeni, gerçek ve demokrat Hoyerswerda'yı göstermek istiyoruz" dedi. 3 metre boyundaki anıt, pervazında bir gökkuşağının yer aldığı bir "açık kapı"dan ibaret. Anıt, yerel yönetimin 2012 yılında açtığı yarışmayı kazanan ve Hoyerswerda'da yaşayan Avusturyalı sanatçı Martina Rohrmoser-Müller tarafından yapıldı. Jüri, tasarımın konukseverlik, barış ve dostluğu sembolize ettiğine karar vermişti.

Hoyerswerda'da mülteci ve yabancı düşmanı olaylar 17 Eylül 1991'de başlamış, güvenlik güçleri olayları kontrol altına alamayınca mülteciler başka bir şehre nakledilmişti. Hoyerswerda'yı 1992'de Rostock-Lichtenhagen olayları ve 3 Türk'ün öldüğü Mölln katliamı, 1993'te ise 5 Türk'ün öldüğü Solingen faciası izledi. Hoyerswerda, Türklerin can verdiği Mölln ve Solingen katliamlarının yaşandığı bir sürecin ilk halkası olarak anılıyor.

Hoyerswerda'nın imaj mücadelesi

Hoyerswerda'da olayların ardından Alman kamuoyunda şehir hakkında oluşan olumsuz imajı gidermek için birçok kampanya ve etkinlik düzenlendi. Gençler hoşgörü, demokrasi ve medeni cesaret konulu organizasyonlara katılmaya teşvik edildi. Federal hükümet, yabancı düşmanlığı ve aşırı sağa karşı düzenlenen etkinliklerden ötürü 2010 yılında şehre "çok kültürlü yerleşim yeri" unvanı verdi.

Bu gelişmelere rağmen bundan iki yıl önce aşırı sağcılar tarafından tehdit edilen bir genç çiftin Hoyerswerda'yı terk etmek zorunda kalması büyük tepki çekmişti. 2014 yılı içinde ise şehirde 120 kişilik bir mülteci yurdu hizmete girdi.