Atatürk Oto Sanayi Sitesi'nin tam ortasında bir sanatçı atölyesi. Dışarıda bambaşka bir dünya; burada sanat var ve soba yanıyor. Heykelleri bambaşka anıları, duyguları canlandırıyor kafamda. Bir zamansızlık ve yersizlik duygusu içindeyim yine. Ayla Turan'ın heykelleriyle, kendi çocukluğumun başka günlerinde dolaşıyorum bıkmadan, usanmadan…
Bir pencere aniden açılır da içeriye birden soğuk hava dolar ya, öylesine keskin, çarpıcı, ürpertici bir etki. Nereden geldiğini, nasıl olduğunu anlamaya çalıştığınız bir dış müdahale. İlk duyulduğunda dinleyicide "nedir bu" sersemliği yaşatan, çok güçlü bir çarpılma hâli. Bir yeniden yorum, ancak bu kadar kişilikli, iddialı ve sarsıcı olabilir…
Dolandırıcılar kimleri dolandırabilir? Çiftlik Bank skandalında asgari ücretle geçinen "gariban" insanlar üç kuruş paralarını bir tosuncuğun eline saymıştı. Şimdi, ünlü futbolcular milyonlarca dolarlarını valizlere doldurup "kolay para vaadine" taşıdı. Neden? Dolandırıcılığın kitabını yazan Sülün Osman kendini savunurken ne demiş: "Benim dolandırdığım insanlar da dolandırıcıdır!" Hak etmedikleri bir paranın peşindeler çünkü
Faiz Ahmad Faiz de cezaevinde yıllarca yatmış, sürgün yılları yaşamış ama ülkesine dönmüş, zaman zaman önemli görevlere de getirilmiş ve doğduğu topraklarda son nefesini vermiş. Nazım Hikmet şiirleri çevirisi de yapan Faiz Ahmad Faiz, kendi ülkesinde ve döneminde Nazım'dan daha fazla değer görmüş
Daha Fazla
© Tüm hakları saklıdır.