TARİH

26 Şubat 2024

Kadıköyü'n sokakları, edebî şahsiyetleri

Aslında, Edebiyatın Kadıköyü’nü okurken, bir daha asla yaşanmayacağını bilerek içimizde uyanan, o buruk “nostalji” hissinin nedeni tam da bu. Bu şehrin baş döndüren dinamiğinde insanlar sadece birer “iz”

Devamını Oku

TARİH

27 Ağustos 2023

Bir Hipster’ın izinde: Mehmet Ali Sanlıkol’dan Erkin Koray’a

Yerel müziklerimiz, ezgilerimiz, çalgılarımız, seslerimiz çok zengin ve bin bir çeşit, buna şüphe yok. Ama “zenginlik”, günümüz dünyasında bir “lezzet” meselesi olmaktan öte, bir “sunum” meselesi artık.

Devamını Oku

TARİH

07 Ağustos 2022

Hatırladıkça artan ya da eksilen: Bir Maffy Falay belgeseli

“Maffy’nin Cazı” neredeyse bir “doküdrama” gibi çekilmiş, müzisyenle iyice yakınlaşmış, onun son yıllardaki mahremini aralayan, belki de bu nedenle, insanın içini acıtan bir yaşam belgeseli, bir hayat dersi. Ve sadece bu nedenle bile üstüne düşünmeyi, konuşmayı hak ediyor

Devamını Oku

TARİH

20 Mart 2022

Çok mu "Yüzeysel"? | Haydar Ergülen'in "toplumsal tipikleri" ve sosyolojinin kerameti

Haydar'ın sosyolojik denemeleri hakkında ne düşünür, ne yazarım deyip okumaya başladığımda sosyolojiyle beslenen bir "hayat mektebi" tecrübesinin, edebiyatla neticelenen bir gözlem gücünün nelere kâdir olabileceğini tekrar ve sevinerek anladım

Devamını Oku

TARİH

29 Haziran 2021

Radyo Mecmuası: Şiir saati, çocuk kulübü, sokak röportajları… Savaşla savaşmak gerek! (5)

Başvekâlet Umum Müdürlüğü tarafından yayımlanan Radyo Mecmuasının 1941-42 yıllarını kapsayan ilk cildine dair bu yazı dizisinin beşinci ve sonuncu yazısında bazı yeni programlara değineceğiz. Savaş havasını dağıtmak için radyolarımızda eğlenceye, güzel zaman geçirmeye, farklı dinleyicilere yönelik programlardan bolca var, sürekli güncelleniyor

Devamını Oku

TARİH

21 Haziran 2021

Radyo Mecmuası: Şef, hamle, kreşendo! Ama hangi radyo cihazı, hangi dinleyiciyle? (4)

Yoğun iş trafiğinden ötürü bir süre ara vermek durumunda kaldığım, Başvekâlet Umum Müdürlüğü tarafından yayımlanan Radyo Mecmuası'nın 1941 ve 1942 yıllarını kapsayan ilk cildine dair bu dördüncü yazıda mecmuadaki bir başyazıdan başlayarak eldeki radyo cihazı sayısına bakacak, oradan cihaz sahiplerinin mesleklerini, bulundukları şehirleri ve tahsil hayatlarını kısaca tanımaya çalışacağız. Radyo yayınlarına ulaşmak, dinlemek pek de kolay değildir

Devamını Oku

TARİH

07 Haziran 2021

Bir Çağlayankuşu'ndan 'Kalan': Hasan Saltık

Hasan Saltık ve Kalan Müzik hayatıma ve bana birçok katkıda bulundu, zenginleştirdi, derinleştirdi. Sadece benim mi? Hiç sanmıyorum. Böyle insanlar bir "armağan" gibi hayatımıza gelir ve asla bizi terk etmezler

Devamını Oku

TARİH

02 Haziran 2021

Radyo Mecmuası: Savaş ihtimali kapıda, "musiki inkılabı" nerede? (3)

Son iki yazıda yakından okumaya çalıştığımız, Başvekâlet Umum Müdürlüğü tarafından yayımlanan Radyo Mecmuası'nın 1941 ve 1942 yıllarını kapsayan ilk cildinde çalınan müziklere, besteci ve müzisyenlere, radyodaki müzik yayınlarına dair yazılar var. Ve bunlara baktığımızda gizli açık bir başka "savaşın" sürdüğünü anlıyoruz. Yoksa, "musiki inkılabı"nın o ilk ateşi sönmeye mi başlamış?

Devamını Oku

TARİH

17 Mayıs 2021

Radyo Mecmuası: Ufku sarmış bir savaş havası, kitaplar farklılaşmış, bıyıklar fırçaya dönmüş (2)

Geçen yazıda başladığımız Başvekâlet Umum Müdürlüğü tarafından yayımlanan Radyo Mecmuası'nın 1941 ve 1942 yıllarındaki sayılarını okudukça savaşın kapıya dayandığını anlıyoruz. Bir yanda, görünürde bir "tarafsızlık" duygusu, bir "barış" içinde kalma vurgusu, öte yanda, alttan alta "Almanya dostu" imgeler, imalar…

Devamını Oku

TARİH

10 Mayıs 2021

Radyo Mecmuası: Aralık 1941, dış dünyada savaş, ya içeride? (1)

Başvekâlet Umum Müdürlüğü tarafından yayımlanan Radyo Mecmuası'nın 1941 ve 1942 yıllarındaki sayılarını karıştırdığımızda sadece devrin savaş havasını koklamıyor, içeride de işlerin bayağı bir farklı yöne doğru evrildiğini, radyo program içeriklerinde ciddi değişiklikler yapıldığını fark ediyoruz

Devamını Oku

TARİH

23 Nisan 2021

Kültürel bilinçdışıyla tanışmak, belki de hemhâl olmak: "50 Yıllık Türk Musikisi" kitabından isimler

Mustafa Rona'nın "50 Yıllık Türk Musikisi" isimli antolojisine dair yazıların sonuncusunda kitaptan aktaracağımız birkaç önemli isim sayesinde bu sosyolojisi derin ve zengin dünyanın müzik dışı kaygılarla ne kadar görünmez olabileceğine değineceğiz. Alaturka müziğin evreni en azından Alafranga kadar derin ve cerbezeli

Devamını Oku

TARİH

12 Nisan 2021

Küçük mucizeler, ölümsüz eserler, ekalliyet ve operet: "50 Yıllık Türk Musikisi" kitabından isimler (3)

Mustafa Rona'nın 1960 Yılında yayımlanan "50 Yıllık Türk Musikisi" isimli antolojisindeki isimlerle hemhâl oldukça çok katmanlı, çok değişkenli ama hiç de kaotik olmayan bir dünyayla karşılaşıyoruz. Bunun sırrı Osmanlı şehir kültürünün "kozmopolit" evreninde gizli

Devamını Oku