Gündem

DHA YURT BÜLTENİ-4

1)KAHRAMANMARAŞ'TA DAMAT DEHŞETİ: 3 ÖLÜ KAHRAMANMARAŞ'ta Ramazan Akpınar (27), boşanmak isteyen eşi Sibel Akpınar (24) ile kayınpederi Ali Çiftçi (58) ve kayınvalidesi Pakize Çiftçi'yi (56) av tüfeğiyle vurarak öldürdü

11 Kasım 2018 14:34

1)KAHRAMANMARAŞ\'TA DAMAT DEHŞETİ: 3 ÖLÜ

KAHRAMANMARAŞ\'ta Ramazan Akpınar (27), boşanmak isteyen eşi Sibel Akpınar (24) ile kayınpederi Ali Çiftçi (58) ve kayınvalidesi Pakize Çiftçi\'yi (56) av tüfeğiyle vurarak öldürdü.Olay, sabah erken saatlerde Oruç Reis Mahallesi\'nde meydana geldi. Eşiyle yaşadığı sorunlar nedeniyle boşanmaya karar veren Sibel Akpınar, pazartesi günü 1, 2 ve 7 yaşlarındaki çocuklarını da yanına alıp, babası Ali Çiftçi\'nin evine gitti. İnşaat boyacısı Ramazan Akpınar, bu sabah yanına aldığı av tüfeğiyle kayınpederinin evini bastı. Akpınar, eşi Sibel ile kayınpederi Ali Çiftçi ve kayınvalidesi Pakize Çiftçi\'ye peş peşe ateş etti. Çiftçi çifti ile Sibel Akpınar, kanlar içinde yere yığılırken, silah seslerine uyanan çocukları büyük panik yaşadı.  Olayın ardından polisi arayan Ramazan Akpınar, eşi ile kayınpederi ve kayınvalidesini öldürdüğünü belirterek, \"Gelin beni alın\" dedi. Bunun üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Sağlık ekibinin yaptığı kontrollerde Sibel Akpınar ile Ali ve Pakize Çiftçi çiftinin yaşamını yitirdiği belirlendi. 
Ramazan Akpınar, suç aleti silahla birlikte gözaltına alınarak emniyete götürüldü. Akpınar\'ın ilk ifadesinde, eşinin çocuklarını kendisine göstermediği için cinayetleri işlediğini söylediği belirtildi.
Cesetler, olay yerinde yapılan incelemenin ardından hastane morguna konuldu.

Görüntü Dökümü
----------------
- Olayın meydana geldiği ev
- Genel ve detay görüntüler
 Haber-Kamera: Ömer KOÇ-KAHRAMANMARAŞ-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 59 MB
====================================================

2)ANNESİNİ YÜZÜNDEN POMPALI TÜFEKLE VURAN KATİLİ ZANLISI TUTUKLANDI

DENİZLİ\'nin Sarayköy ilçesinde, annesi 35 yaşındaki Rahime G.\'i (Gencer), 2 yaşındaki kardeşinin yanında av tüfeğiyle yüzünden vurarak öldüren katil zanlısı 18 yaşındaki Osman G., jandarmadaki işlemleri tamamlanınca sevk edildiği adliyede tutuklandı.
Olay, dün (cumartesi) saat 13.00 sıralarında, kırsal Tepeköy Mahallesi\'nde meydana geldi. 3 çocuk annesi Rahime G.\'i evde kanlar içinde bulduğunu söyleyen oğlu Osman G., durumu jandarma ve sağlık ekiplerine bildirdi. Durumu oğlundan öğrenen kadının eşi Musa G. (40) de eve geldi. Cinayet anında Rahime G.\'in yanında 2 yaşındaki oğlunun da bulunduğu öğrenildi. Gelen sağlık ekiplerinin yaptığı kontrolde, Rahime G.\'in öldüğü belirledi. Jandarma olay yeri inceleme ekipleri, evde ve dışarıda detaylı inceleme yaptı, delil aradı. Rahime G.\'in cesedi, otopsi için Pamukkale Üniversitesi Hastanesi Adli Tıp Morgu\'na kaldırıldı. Jandarma tarafından Musa G., oğlu Osman G. ve kardeşi Mehmet G., ifadeleri alınmak üzere jandarma karakoluna götürüldü. Cinayeti kimin ve neden işlediği araştırılmaya başlandı. Şüphelilerden Rahime G.\'in oğlu Osman G.\'nin çelişkili ifadeler vermesi üzerine ekipler, üzerine ekipler çalışmalarını  yoğunlaştırdı. Yapılan sorgulamada Osman G.\'nin cinayeti işlediğini kabul ettiği belirtildi. Ölen kadının eşi Musa G. ve kardeşi Mehmet G. ise serbest bırakıldı. Jandarma olay yeri inceleme timi ise cinayette kullanılan av tüfeğini, olay yeri yakınlarında buldu. 
KAPI KİLİTLENİNCE CAMDAN GİRMİŞ
Osman G. ifadesinde ailesinin evinden 1 ay önce 20 bin liralık ziynet eşyasını söyledi. Osman G. ziynet eşyalarını kendisinin çaldığını, gazinolarda harcadığını, ailesinin durumu öğrenmesine rağmen kendisinden şikayetçi olmadığını söyledi. Dün (cumartesi) annesiyle bu konu yüzünden tartıştığı, iddiaya göre annesinin \"Sen karını bile satarsın\" sözüne öfkelendiğini, evin dışında bulunan av tüfeğini almaya gittiğini, silahı alıp dışarıda 1 el ateş ettiğini, eve girmek isteyince annesinin kapıyı kitlediğini gördüğünü, açık pencereden girip 2 el daha ateş ettiğini, bunlardan birinin annesinin yüzüne isabet ettiğini söylediği kaydedildi. Tekrar pencereden dışarı çıkıp kaçtığını, silahı çevreye attığını belirten  Osman G., yolda bir komşusuyla karşılaştığını, komşusunun \"Sizin evden silah sesi geldi\" demesi üzerine olaydan habersiz gibi davranıp, geri döndüğünü ifade ettiği belirtildi. 
Jandarma karakolundaki sorgusunun ardından adliyeye sevk edilen Osman G., tutuklandı.

Görüntü Dökümü
-------------------------
- Osman G.\'nin adliyeye sevk edilmesinden görüntü
Haber- Kamera: Ramazan ÇETİN- Hasan ASLAN / SARAYKÖY (Denizli), (DHA) 

=====================================================

3)ROMA DÖNEMİNE AİT 1800 YILLIK YÜZÜK TAŞININ BENZERİ YOK

ANTALYA\'nın Demre ilçesinde Likya Birliği\'nin en önemli 6 kentinden biri olan Myra ve limanı konumundaki Andriake antik kentlerinde devam eden kazı çalışmalarında 1800 yıllık yüzük taşı bulundu. Kırmızı renkli Jasper taşından yapılmış 1 santimlik yüzük taşının üzerine 4 atlı yarış arabaları, hipodrom ve anıtların resmedilmesi, \'sanat inceliğinin doruk noktası\' olarak tanımlandı.
Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Klasik Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nevzat Çevik, Demre ilçesinde Likya Birliği\'nin en önemli 6 kentinden biri olan Myra ve limanı konumundaki Andriake antik kentlerinde devam eden kazı çalışmalarının 9\'uncu yılda olduğunu belirtti. Kazı başkanlığını yaptığı çalışmaların 2018 yılında, bu 9 yılın bir uzantısı olarak devam ettiğini söyleyen Prof.Dr. Çevik, bu yıl Myra\'da temizlik ve koruma çalışmaları gerçekleştirdiklerini ve Andriake\'de yoğunlaştıklarını ifade etti. Prof. Dr. Çevik, bölgede kurdukları Likya Uygarlıkları Müzesi\'nin etrafındaki atmosferi tamamlamak için rıhtım boyu yapılarının kazılarının tamamlanması için özellikle gezi güzergahının yakınındaki alanlarda yoğunlaştıklarını belirtti. Prof.Dr. Çevik, \"Bilimsel amaçlarımızı sürdürürken aynı zamanda hem kentin genel havasını tamamlamak hem de müze güzergahını iyileştirmek istiyoruz\" dedi.
TERSANE BÖLGESİNE İLK KEZ GİRDİK
Bu yıl, Likya bölgesinin en büyük limanı olan Andriake\'de ikinci hamamın kazısına başladıklarını belirten Prof.Dr. Çevik, ayrıca Roma döneminde nekropol olan alanda da kazı çalışmalarının sürdüğünü söyledi. Nekropol bölgesindeki mezarlarda devam eden kazıların önemine dikkati çeken Prof.Dr. Çevik, şunları kaydetti:
\"Mezarlar sadece ölüyü anlatmıyor, hayatı da anlatıyor bize. Dolayısıyla içindeki buluntular çok önemli. Bu eşyalar o dönemde yaşayana ait eşyalar. Çok enteresan buluntularla karşılaştık. Sikkeler, kandiller, takılar gibi. Bu eşyalar sahiplerinin kimlikleri ve sosyal statüleri hakkında ve o döneme ait bilgiler de veriyor.\"
1800 YILLIK YÜZÜK TAŞI
Bu buluntular içerisinde ilk kez karşılaştıkları bir buluntunun çok özel olduğunu belirten Prof.Dr. Nevzat Çevik, şunları söyledi:
\"Roma dönemine ait yaklaşık 1800 yıllık bir yüzük taşı bulduk. Kırmızı renkli Jasper taşından yapılmış, 1 santimlik bir yüzük taşı. Üzerindeki işçilik ise çok şaşırtıcı. 1 santimlik alana 4 atlı yarış arabasının yarıştığı hipodrom sahnesi işlenmiş. Daha da önemlisi, bu yarış atlarının yarıştığı mimariyi de resmetmişler. 4 atlı yarış arabalarının yarıştığı \'quadriga yarışları\' ve hipodrom anlatılmış. Yüzük taşının alt yarısında atlı arabalar, üst kısımda hipodromun mimarisini çizmişler. Bir hipodromu, yarış atlarını, anıtların sadece 1 santimlik yüzük taşının üzerine resmedilmesi hayranlık uyandırıcı.\"
\'BÖLGEDE BENZERİ YOK, İLK KEZ KARŞILAŞTIK\'
Atların ve hipodromun bir yüzük taşına işlenmiş haline Likya bölgesinde hiç rastlanmadığını aktaran Prof.Dr. Çevik, \"Böyle bir örnekle hiç karşılaşmadık. Bu yüzük taşı, sanatın inceliğinin doruk noktası. Herhangi bir figür değil, olduğu gibi sahnenin işlenmiş olması, üstelik sadece 1 santimlik alanda bunu yapmış olmaları, gerçekten çok büyüleyici\" dedi.
SAHİBİ AT YARIŞÇISI YA DA AT YETİŞTİRİCİSİ ZENGİN BİRİ
Yüzük taşının, kazılan mezardaki pek çok zengin buluntu arasında gün ışığına çıkarıldığını belirten Prof.Dr. Çevik, \"Yüzük taşının Demreli üst sınıftan birine ait olduğunu düşünüyoruz. Zengin buluntular arasında çıkan bir parça. Büyük ihtimalle bir yarışçı ya da yarış atı yetiştiricisine ait. Çünkü diğer buluntuların bazılarında da at figürleri var\" diye konuştu.
Myra-Andriaeke kazılarının yaz döneminde 3 aylık programının çok yoğun olduğunu belirten Prof.Dr. Çevik, eylülden itibaren kasım ayı ortalarına kadar Likya Uygarlıkları Müzesi ile birlikte temizlik, çevre düzenleme, moloz transferi ve ağaç temizliği gibi çalışmaları 50 işçiyle yürüttüklerini sözlerine ekledi.

Görüntü Dökümü
---------------------
- Prof. Dr. Nevzat Çevik odasından detay görüntüler
- Prof. Dr. Nevzat Çevik ile röportaj
- Myra- Andriake bölgesinden drone görüntüler
- Myra-Andriake bölgesinden genel görüntüler
- İlk kez bulunan 1800 yıllık yüzük taşının fotoğrafı

HABER: Selma KUNAR- KAMERA: Alparslan ÇINAR/ANTALYA, (DHA)

=======================================================

4)LÖSEMİYİ YENİP, ANNE OLMAK İSTİYOR

KONYA\'da iki hamileliğinde de düşük yapan 5 yıllık evli Sevgi Aksoy\'a (34), hastanede yapılan tetkiklerde lösemi teşhisi konuldu. 5 aydır tedavi gören Aksoy için Türkiye\'de ve Dünya Kemik İliği Bankası\'nda uygun ilik bulunamadı. İyileşmesi halinde hayalleri olduğunu belirten Sevgi Aksoy, \"Eğer iyileşirsem, eşimle gerçekleştiremediğimiz balayına çıkmayı istiyorum. Karadeniz\'i ve Ege\'yi gezmek istiyorum. En büyük arzum da anne olmak\" dedi. 
 Ereğli\'de oturan ve daha önce Ereğli Belediyesi Halkla İlişkiler Müdürlüğü\'nde çalışan Sevgi Aksoy,  vücudundaki ağrılar ve ağzında oluşan yaraları nedeniyle doktora gitti. Boyun fıtığı teşhisi konulan Aksoy\'un ağzındaki yaraların da psikolojik olduğu söylendi. Fıtık için kullandığı ilaçlar, ağrılarını dindirmedi. Ağzındaki yaralar antibiyotik ilaçlarıyla da geçmeyince, 5 ay önce Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Plastik Cerrahi Kliniğine başvurdu. 5 yıllık evli  olan iki hamileliğinde de düşük yapıp bebeğini kaybeden Sevgi Aksoy\'a yanında bulunan ablası, aynı hastanenin Kadın Doğum Polikliniği\'nden düşük yapmasının nedenlerini araştırması için muayene olmasını istedi.
LÖSEMİ OLDUĞU ORTAYA ÇIKTI 
Muayene ve tetkikler sonrası hematoloji servisine sevk edilen Aksoy\'un lösemi olduğu ortaya çıktı. Ardından tedavi altına alındı. 5 aydır tedavisi süren Aksoy\'a  şu ana kadar Türkiye\'den ve Dünya Kemik İliği Bankası\'ndan uygun hücre bulunamadı.
İLİK BULMAK İÇİN HASTANE ODASINDA VİDEO HAZIRLAYIP 10 BİNLERE ULAŞTIRDI 
Sevgi Aksoy, uygun ilik bulunamayınca,  hem kendine hem de tüm lösemi hastalarına ilik bağışlayan kişi bulabilmek için hastane odasından duygu yüklü bir video hazırlayıp sosyal medyada paylaştı. Hazırladığı video binlerce kişiye ulaşırken yaklaşık 150 bin nüfuslu Ereğli ilçesinde 30 bin kişi bağışta bulunmak için müracaatta bulundu. Ancak onlardan da uygun ilik bulunamadı.
6 DOKTOR LÖSEMİ OLDUĞUNU ANLAYAMADI 
Sevgi Aksoy, ağzında çıkan yaralar nedeniyle 6 doktor tarafından muayene edildiğini, hiçbirisinin bunu teşhis edemediğini söyledi. Düşük yapma nedenini öğrenmek için tetkikler yaptırmasa belki de hala lösemi olduğunu bilemeyeceğini belirten Aksoy,  \"6 ayrı doktora gittim hiçbiri lösemiden şüphelenmedi. Ağzımdaki yaraların ve kendimi iyi hissetmememin psikolojik olduğunu söyleyen doktor bile oldu.\" dedi. 
EN BÜYÜK İSTEDİĞİ ANNE OLMAK 
Anne olmayı çok istediğini belirten Aksoy, şunları söyledi:
\"Burada lösemi olduğumu öğrendiğimde, o an tek düşündüğüm \'ben daha anne olmadım\' düşüncesiydi. En çok istediğim anne olmaktı. Düşük yapmanın nedeninin de lösemi olmamdan kaynaklandığını öğrendim. Keşke bu hastalığım ilk önce öğrenseydim belki tedavim daha hızlı ilerleyecekti. 5 aydır tedavi görüyorum, henüz bana uygun ilik bulunamadı.  Bu süre içerisinde karaciğerim iflasın eşiğine geldi.\"
AİLEME SARILAMIYORDUM
Aksoy, tedaviye başladığı ilk sıralarda ailesinden uzak kaldığını belirterek,  ‘\'Ailem hastane odamın penceresinin altına gelip bana el sallıyor. O kadar zor ki, onları görememek, sarılamamak.\" dedi.
\'LÖSEMİYİ YENİP BALAYINA ÇIKMAK İSTİYORUM\'
Aksoy, lösemiyi yendikten sonra ikinci hayalinin de balayına çıkmak olduğunu söyledi. Karadeniz ve Ege  bölgesini gezmeyi çok istediğini ifade eden Aksoy, \"Biz eşimle balayına gidemedik. İnşallah hastalığımı yenersem, önce Karadeniz turu, sonrasında Ege\'yi gezeceğim ve Ayasofya gitmek istiyorum. Hastane odamda Ayasofya\'nın tarihini okudum çok etkilendim. Orayı görmek istiyorum. Sürekli belgesel izledim. Bu beni daha çok rahatlatıyordu. İlk yapacağım şey de Karadeniz turuna çıkmak olacak.\" diye konuştu. 
HASTALIĞINI ÖĞRENİNCE, EŞİNE \'BENDEN BOŞAN\' DEMİŞ 
Aksoy, lösemi hastalığını öğrendikten sonra eşi Mehmet Aksoy\'a, eşinin de hayatını karartmamak \"Beni bırak git. Ben sana eş olamıyorum. Çocuk doğuramıyorum\" demesi üzerine eşi Mehmet Aksoy\'un da \"Bizi ancak ölüm ayırır\" dediği öğrenildi. 

Görüntü Dökümü 
-------------------------
- Sevgi Aksoy ve eşinden detay
- Sevgi Aksoy röp.
- Aksoy\'un hazırladığı video 
- Genel ve detay
Haber- Kamera: Hasan DÖNMEZ- Tolga YANIK KONYA DHA)

======================================================

5)KEMER LÖSEMİYE KARŞI TEK YÜREK OLDU

ANTALYA\'nın Kemer ilçesinde protokol üyeleri, turizmciler ve turistler lösemiye dikkati çekmek için maske taktı ve lösemi çocukların yanında oldukları mesajını verdi.
Kemer\'de kaymakamdan, belediye başkanına, turizmciden turistlere kadar herkes lösemiye dikkati çekebilmek ve farkındalık oluşturabilmek için maske taktı. Kaymakam Mehmet Şirin Yaşar ve eşi Fatma Yaşar, Belediye Başkanı Mustafa Gül, eşi Neşe Gül ve kızları Lavin Gül, İlçe Müftüsü Recep Balaban, İlçe Sağlık Müdürü Ceren Avanos İnce, İlçe Milli Eğitim Müdürü Veli Kaya, muhtarlar ve siyasi parti temsilcileriyle turizm çalışanları ve turistler maske takarak lösemiye farkındalık yarattı. Neşe Gül, \"Minik bedenleriyle zor şartlarda mücadele eden tüm koca yürekli çocuklarımızın yanındayız\" dedi.
Ak Parti İlçe Kadın Kolları Sosyal İşler Başkanı Leyla Şahin, \"Küçük bedenlerle büyük savaşlar veren lösemili çocuklarımız için farkındalık yaratmak amacıyla bu çalışmayı yaptık\" diye konuştu.
İlçe merkezinde bulunan bir otelin personeli ile otelin Ukraynalı konukları da \"Lösemili çocukların yanındayız\" mesajı verdi.

Görüntü Dökümü 
-------------------------
- Otel personeli yakın detay
- Otel personeli \'Lösemili çocukların yanındayız\' demeleri
- Otel personeli yakın detaylar
- Ak Parti İlçe Kadın Kolları Sosyal İşler Başkanı Leyla Şahin açıklama
- Ukraynalı turistler
- Ukraynalı turist yakın detay
- Kaymakam ve birim müdürleri toplu maske takmaları
- Kaymakam Mehmet Şirin Yaşar ve eşi Fatma Yaşar yakın detay
- Başkan Mustafa Gül ve ailesi

133 MB /// 01.10\"
(Haber- Kamera: Levent YENİGÜN/KEMER, (DHA)

===========================================================

6)KAPADOKYA’DA UYDU GÖRÜNTÜLERİNE GÖRE YIKIM

TÜRKİYE’nin peribacalarıyla ünlü turizm bölgesi Kapadokya’da, kaçak yapılaşmanın önlenmesi için sıkı bir takip başladı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın bölgeyle ilgili yeni uydu görüntülerini göndermesinin ardından 100’ün üzerinde kaçak yapı olduğu belirlendi. Bu yapıların yıkımıyla ilgili süreç de başladı.  
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın açıkladığı Kapadokya’daki 100’ün üzerindeki  kaçak yapının 58’i Uçhisar beldesinde bulunuyor. Uçhisar Belediye Başkanı Ali Karaarslan, beldedeki kaçak yapılarla ilgili yaptığı açıklamada, Kapadokya’da hem yaşamak hem de bölgeyi korumak zorunda olduklarını bildirdi. Karaarslan, ‘’1980 öncesi turizm verilerini, bugünkü turizm verileriyle kıyasladığımızda, çok ciddi turizm gelirlerimiz var ve turizm altyapımızda da çok ciddi bir performansımız var. Şu anda bölgede 28 bin yatak kapasitemiz var. Bu yatak kapasitesinin yüzde 10’u ise Uçhisar beldemizde bulunuyor. Dolayısıyla biz bu bölgede yaşamak ve burayı korumak zorundayız’’ dedi. Hükümetin, 31 Aralık 2017 öncesi kaçak yapılarla ilgili bir İmar Barışı getirdiğini anımsatan Karaarslan, ‘’Devlet, vatandaşla bir el sıkışma getirdi ve (Bu tarihten önce yapılan yapılarla barış yapıyoruz, bunları affediyoruz, Yapı Kayıt Belgesi adı altında bunları tescilliyoruz) dedi. Bu tür yapılar belli müktesep hakları kazanmıyor ama netice itibarıyla gerek elektrik temini konusunda gerekse belediyelerimizce su abonelikleri konusunda yardımcı oluyoruz. Bunun haricinde 31 Aralık 2017 tarihinden sonra yapılan yapılarla ilgili hem belediyemizin, hem Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün, hem Milli Parklar Koruma Müdürlüğünün hem de Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğünün gözetmenleri ve gezici denetim elemanlarının çalışmaları doğrultusunda, kaçak yapılarla ilgili tespitlerimiz var. Şu anda, Uçhisar’da 58 parsel üzerinde kaçak yapılaşmayla ilgili tespitlerimiz var. Biz bu kaçak yapılara ilişkin yazılarımızı gönderdik’’ diye konuştu.

Belediyeler Kanunu ve İmar Kanunu gereği, bu kaçak yapıların, 31 Aralık 2017 tarihinden önceki durumlarına getirilmesiyle ilgili yazıların, söz konusu kaçak yapıların sahiplerine gönderildiğini yineleyen Karaarslan, şunları söyledi:

‘’Tabii burada bizim de yaptığımız yanlışlar olabilir. Biz yazı gönderdik ama vatandaş, 31 Aralık 2017’den önce yaptığını iddia ediyor. Hatta şöyle bir örnek vereyim; 31 Aralık 2017’den önce bir kat yapmış ancak, yapılaşma müsamahasından sonra hemen bir kat daha çıkmış. Şimdi böyle bir uygulamaya ne yapacağız? Hepsini birden mi yıkacağız, yoksa sonradan yaptığı yapıyı mı yıkacağız? Bu gibi uygulamalarda birazcık tereddütlerimiz olmakla beraber,  31 Aralık 2017’den sonra yapılan her türlü yapılaşma bizim nezdimizde kaçak olarak değerlendiriyor ve bu tür yapıların üzerine gideceğiz. Kaçak yapılarla ilgili tebligatlarımızı yaptık, 15 günlük itiraz süreleri var, bu süre içinde varsa itirazları onu bildirecekler, biz de yeniden durumu değerlendireceğiz ve ona göre bir uygulama yapacağız. Kaçak yapılara önce para cezası uygulanacak ardından da yıkım kararı alıyoruz.’’

UYDU GÖRÜNTÜLERİNİN ÖRTÜŞMESİ LAZIM

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan, Kapadokya bölgesinin 31 Aralık 2017’den önceki uydu görüntüleri ile yeni görüntüleri Nevşehir’e Ekim ayında ulaştı. Bu görüntülerin karşılaştırılıp değerlendirme yapıldığını belirten yetkililer, ‘’İki görüntü birebir örtüşmesi gerekiyor. Örneğin, 31 Aralık 2017’den önceki görüntüde yer almayan bir yapı, yeni görüntüde varsa, bu yapı kaçak olarak değerlendiriliyor. Belirlenen kaçak yapıyla ilgili Tapu Kadastro Müdürlüğü’ne, bu yapının tescilinin yapılmayıp tapusunun verilmemesi, ilgili belediyelere de kaçak yapıyla ilgili yıkım sürecinin başlatılması konusunda yazı gönderiyoruz. Kaçak yapının sahibine ise tebligat gidiyor. Bu tebligatı alan muhatap, itirazını 15 gün içinde yapmak zorunda. Bu sürecin sonrasında ise Belediye Encümeni para cezası ve yıkım kararı alıyor. İmar Barışı yasası yürürlüğe girince vatandaşlar, beyanda bulunup harcını yatırarak Yapı Kayıt Belgesini aldıktan sonra işin bittiğini düşündüler ama işin aslı öyle değil. Belirlenen kaçak yapıların Yapı Kayıt Belgeleri iptal ediliyor ve yıkım süreci başlıyor’’ şeklinde bilgi verdiler.

‘’BAKAN BÖLGEDEYKEN YAPILAN YIKIM, TESADÜF’’

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un 3-4 Kasım’da Kapadokya bölgesini ziyaret etmesi ve bölgedeki kaçak yapıların yıkılacağını açıklamasından bir gün sonra Göreme beldesinde bir yapının yıkıldığını anımsatan yetkililer, ‘’Kamuoyunda, (Bakan geldi, kaçak yapıların yıkımı başladı) gibi yanlış bir algı oluştu. Ancak, kaçak yapılarla ilgili çalışmalarımız, birkaç aydan beri devam etmekteydi. Göreme’deki bu yıkım için de geçmişe dönük bir çalışma söz konusu. Sayın bakanın bölgemizde olduğu sırada yıkımın gerçekleşmesi ise sadece tesadüftür’’ ifadelerini kullandılar. Bu arada, Göreme Belediyesi’nin yıkımla ilgili yeterli ekipmanı bulunmadığı için İl Özel İdaresi’nin araç gereçleriyle yıkımın gerçekleştiği de öğrenildi.

Öte yandan, Zemi Vadisi\'ndeki bir kaçak yapının ise üzerinin toprakla örtülüp kamufle edildiği iddialara karşısında Göreme Belediye Başkanı Nuri Cingil, böyle bir şeye asla müsaade etmeyeceklerini ve kaçak yapının yıkılacağını bildirdi. 

Görüntü Dökümü 
-------------------------
-Uçhisar Belediye Başkanı Ali Karaarslan\'ın açıklamalı
-Kaçak yapılardan görüntüler
-Kaçak yapıların opak fotoğrafları
-Detay
Haber-Kamera: Zafer BARIŞ/NEVŞEHİR,DHA)
 1 Dosya 6 Dakika 09 saniye/ 196 MB


 

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir