Avrupa otomobil piyasası yavaş da olsa toparlanıyor. Dört ay önce başlayan satışlardaki artış 2014 yılının ilk ayında da devam etti. Almanya'nın önde gelen otomobil uzmanlarından Duisburg-Essen Üniversitesi öğretim üyesi Ferdinand Dudenhöfer temkinli konuşuyor: “Avrupa otomobilcilik şirketlerini iyi günler bekliyor. Ancak geleceği tozpembe görmek için de herhangi bir neden yok.”
Otomobil piyasasının durumunu en iyi şu rakamlar yansıtıyor: 2013 yılında Avrupa Birliği ve Norveç, İsviçre ve İzlanda'da toplam 12 milyon 300 bin otomobil satıldı. Bu rakam göze büyük görünüyor ama 2005 yılında Avrupa'da satılan fabrika çıkışlı otomobil sayısı 15,5 milyonun üzerinde olmuştu. Dudenhöfer “Krizden kurtulma yoluna girdi ama bu biraz zaman alacak. Şartların düzelmeye başlaması otomotivcileri ümitlendiriyor” diyor.
Almanya'nın ünlü markaları Audi, BMW ve Mercedes, durumları en iyi olan şirketler. Pahalı Alman markaları Avrupa'daki krizin kaybını Çin ve ABD gibi büyüyen otomobil piyasalarında fazlasıyla telafi edebildi. Bu üç marka gelecekte de satış ve kâr rekorları kıracak.
Otomobil piyasasında büyüme
Tahminler küresel ekonomik düzelmenin hız kazanacağını gösterdiği için dünya otomobil piyasasının genel olarak büyüyeceği söylenebilir. Adet başına kâr marjı düşük olup da sürümden kazanan şirketlerin durumu ise ‘şöyle böyle' olarak nitelendirilebilir. Avrupa'nın en büyük motorlu araçlar imalatçısı Volkswagen bütün dünyada üretip satıyor ve sadece Amerikan piyasasında biraz sıkıntı çekiyor. Premium markalarla sadece Avrupa piyasasına hitap eden satış hacmi geniş şirketler arasında yer alan Volkswagen pazar yelpazesinin genişliğinden dolayı rakiplerinden iyi durumda. Opel, Ford ve kısa süre önce Çinli ortak bulan Peugeot-Citroen yıllardır zarar ediyor. Avrupa piyasasının düzelmeye başlaması bu şirketler için de umut kaynağı oldu. Duisburg-Essen Üniversitesi öğretim üyesi Ferdinand Dudenhöfer “Bu şirketler, içinde bulunduğumuz 2014 yılında zararlarını daha da azaltır ve 2015'i zararsız kapatmayı başarabilirler” yorumunu yapıyor.
Küresel anlamda dünya otomobilciliğinin klasik trendlere geri döndüğü söylenebilir. Petrolün ucuzlaması, içten yanmalı motorlara yaradı.
'Elektrikli otomobiller rağbet görmedi'
2008 yılında 140 dolara kadar çıkan ham petrolün varil fiyatı şimdi yüz dolar seviyesinde seyrediyor. 2020 yılına kadar petrolün 200 doları aşacağı şeklindeki tahminler unutuldu. ABD'deki yeni petrol çıkarma teknikleri sayesinde enerji hammaddesi arzının artması otomotivcilik uzmanı Dudenhöfer'e göre madalyonun öteki yüzünü unutturuyor.
Dudenhöfer “Şimdiye kadar, otomobillere alternatif hareket mekanizması olarak geliştirilen yenilikler tutmadı. Elektrikli otomobil motorları öncelikle Almanya'da alıcı bulmuyor. Son olarak BMW i3 modelini piyasaya çıkardı ama bu çevre dostu aracın akıbeti meçhul. Diğer üreticiler elektrikli otomobillerini rafa kaldırmaya başladı” diyor.
Cenevre otomobil fuarında da alternatif modeller rol oynamayacak. Avrupa'daki yılın ilk büyük otomobil fuarı olması bakımından Cenevre otomobil fuarı büyük ilgi topluyor. “Konvansiyonel motorlu modellerin Rönesans'ına tanık olacağız" diyen Dudenhöfer'e göre "Duyguları okşayan büyük ve motor gücü yüksek otomobiller ilgi odağı olacak.”
Çevre dostu otomobiller sanki unutuldu. Otomobilin değeri yine motorunun gücüyle ölçülüyor. Yoksa spor arazi araçlarının satış rakamları katlanarak artmazdı.