Adnan Oktar ve grubuna yönelik 171'i tutuklu 226 sanık hakkında açılan dava Silivri'de başladı. Mahkeme, sanıkların kimlik tespitini bitirmeden savunmasının alınması için Adnan Oktar'ı kürsüye davet etti. Kadınlara yönelik sapkın cinsel fetvaları olduğuna yönelik hatırlatmalar üzerine Oktar, “Ben tüm kadınlara aşığım. Hepsini çok seviyorum. Allah aşkı olarak. Şefkat duyuyorum" dedi.
Adnan Oktar ve grubuna yönelik 171'i tutuklu 226 sanık hakkında açılan davanın görülmesine Silivri'de başlandı. İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları'nın karşısında bulunan duruşma salonunda görülen davanın ilk duruşmasına Adnan Oktar, Oktar Babuna, Tarkan Yavaş, Ayşegül Hüma Babuna'nın da aralarında bulunduğu 261 tutuklu ve 29 tutuksuz sanık katıldı.
Duruşmada savunmasını yapan Adnan Oktar, hakkındaki iddiaların tamamının boş olduğunu öne sürerek, “İddiaların boş olduğunu tüm Türkiye biliyor. İngiliz derin devletinin yıllardan beri Türkiye'ye karşı oynadığı oyun var. Benim arkadaşlarımın hepsi aklı başında insanlar. Biz çıldırdık mı hepsi uydurma. Deliller var ama bunların hiçbiri itibar edilecek deliller değil. Çıldırdık mı, oturup terör örgütü kuracağız. Arkadaşlarımızın hepsi aklı başında. Tüm bölgeyi Hristiyanlık'la kaplamayı düşünüyorlar. Bu oyunun etkili önleyicisi olarak beni gördükleri için beni hedef aldılar” dedi.
"Tayyip bey bizim evimize gelirdi"
Kendisi tutuklandıktan sonra AKP hükümetine baskının arttığını ve 'hükümetin sahil kesimleri ile iç kesimleri kaybettiğini' iddia eden Oktar, bunları 'psikolojik savaş uzmanlarıyla çalışan 100 kişilik bir grubun hazırladığını' da söyledi.
Oktar ifadesinde ayrıca, Erdoğan ve yakın çevresi ile yakın ilişki içinde olduklarını belirterek şöyle dedi:
"Tayyip bey bizim evimize gelirdi. Tayyip Bey hakkında anti-propaganda vardı. En az yüz basın mensubunu çağırıp onun propagandasını yaptırdım. Meclis başkanıyken Mehmet Ali Şahin de gelirdi. Tayyip Bey'in dünürü Sadık Albayrak da evimize gelirdi."
"Kadına ihtiyacım varsa kadın bulurum"
Aleyhine ifade veren kişilerin tehdit edildiğini öne süren Oktar, “Ben henüz 10 -12 yaşındaki kızı niye kucağıma alayım. Kadına ihtiyacım varsa kadın bulurum, neden böyle bir şey yapayım. Bu Serra M. beni çok seviyor, ben de onu çok severim. Çok tatlı bir çocuk. Annesi kızının benle yalnız görüşmek istediğini söyledi. Bana oyun oynayacaklarını anladığım için o kızla yalnız görüşmedim. Ondan dolayı annesine yanında durmasını söyledim. Tahmin ettiğim gibi. Yıllar sonra iftira atılıyor böyle. Bunlar hepsi İngiliz devletinin oyunu. Tutuklandığım gece dolar 3.70'lerden 5'lere çıkarıldı” dedi.
"320 kitabım var gücüm buradan geliyor"
Mahkeme başkanının 'Nasıl bir gücünüz var da bu şekilde sizle uğraşıldığını düşünüyorsunuz?' şeklindeki sorusu üzerine Adnan Oktar, “320 kitabım var, internet sitem var. Gücüm buradan geliyor” dedi.
"Ben tüm kadınlara aşığım"
Kadınlara yönelik sapkın cinsel fetvaları olduğuna yönelik hatırlatmalar üzerine Oktar, “Ben tüm kadınlara aşığım. Hepsini çok seviyorum. Allah aşkı olarak. Şefkat duyuyorum. Arkadaşlarımın hepsi zeki. Tarkan için sağ kolum derler ama Tarkan içine kapalı sessiz biri. Biz Allah rızası için çalışan, yaşayan Müslüman arkadaş grubuyuz” diye konuştu.
Yaptığı bazı görüşmeleri gizlice kayıt altına aldığı şeklindeki iddialara yönelik Oktar, “İyi niyetle kayıt edilen görüşmeler. Sonradan unutulmasın diye. Burada bir suç yok. Ama devlete hizmet için” dedi.
"Gülen kafa olarak zıt, yaptığı şey çılgınlık"
Oktar, bazı sohbetlerinde Fetullah Gülen'i övmesine ilişkin ise, “Fetullah Gülen kafa olarak tamamen zıt. Yaptığı şey çılgınlık. Akli dengesinin yerinde olmadığı anlaşılıyor. Kendini kainat imamı olarak tanımlıyor. Ben niye bunun peşinden gideyim. FETÖ'cüler sürekli hakkımızda dava açılıyordu. Başımıza bin bir türlü bela açmaya çalışan tehlikeli bir yapılanma. Fetullah Gülenciler aslında benden nefret ediyorlardı. Bunu söylediğimde daha çok nefret eder oldular. Sataşmasınlar diye söyledim. Biraz da kızdırmak için onları öyle dedim. Kendi sistemleri içinde benden nefret eder bir kafadaydılar. Belalarından korunmak için övdüysem de 10 misli yerdim. Allah belanızı verecek dedim. Pislik yapmasınlar, rezillik yapmasınlar diye. O dönem herkes yanlarındaydı, karşılarındaymışım gibi olmasın diye" ifadelerini kullandı.
Polislerin evine geldiği sırada arka kapıdan kaçtığı şeklindeki iddiaları da yalanlayan Oktar, “Kaçmıyorduk. Bu tarz operasyonlarda basının haberi olmuyor. Basına veriyorduk. Ben kendim vatana gidiyordum. Saklanacak olsam beni bulamazlardı. Suçum yok ki saklanayım” dedi.
Öte yandan Oktar'ın savunması sırasında zaman zaman güldüğünde salondaki diğer sanıkların da güldüğü görüldü. Bir süre ayakta savunmasını yapan Oktar'a mahkeme başkanı oturarak savunmasına devam edebileceğini söyledi. Bunun üzerine Oktar mahkeme heyetine teşekkür ederken, mahkeme başkanının ise Oktar'a “Teşekkür etmenize bile gülen arkadaşlarınız var” demesi salonda gülüşmelere yol açtı.
Şaçan: Sicil dosyalarımı Zekeriye Öz'e verdiler
Adnan Oktar suç örgütüne yönelik 1999 yılında yapılan ilk operasyonun başında yer alan, dönemin Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü ve müşteki Adil Serdar Saçan da duruşma salonu önünde bir açıklama yaptı. Oktar ve grubunun FETÖ ile bağlantılı olduğunu düşündüğünü söyleyen Saçan, şunları kaydetti:
"Ergenekon soruşturmasında burada, tam arkanızdaki mahkemede müdahil oldular. Benim kendimde bile olmayan gizli sicil dosyalarımı Zekeriya Öz'e verdiler. Bunlar dava dosyasında var. Ve bunlardan firarda olan Emre Çalıkoğlu denilen şahıs buraya gelip aleyhimde tanıklık yaptı. Güya 1999'da biz bunları alınca 'Sizi Ergenekon adına aldık.' demişiz. Doğrudan müdahale ettiler. O zamanki savcı Zekeriya Öz ile son derece sıkı fıkıydılar. O konuda söyledikleri hiçbir şey doğru değil. Zaten zaman bunu gösterecek. Bu bahsettiğim konu Ergenekon yargılama dosyasında var. İstedikleri kadar inkar etsinler. Dosyalar, belgeler konuşur."
Saçan, davada müşteki olduğunu ancak 'bir numaralı' müşteki olmadığını dile getirerek, "Adım A ve D ile başladığı için fihrist nedeniyle öyle" diye konuştu.