06 Şubat 2024

Unkapanı piyasasının güçlü yapımcılarından İskender Ulus: Kral'ın büyük faydasını gördüm

İskender Ulus, Kral TV'den hem kazanç sağladı hem de yeri geldi kafa tuttu

İskender Ulus, Kral TV müzik ödülleri gecesinde

İskender Ulus, 1990 yılında "Ulus Müzik"i kurarak sektöre hızlı bir giriş yaptı. Şirket kısa sürede başka firmaları da satın alarak Unkapanı'ndaki en büyük yapımcılar arasındaki yerini aldı. İskender Ulus, zamanın ruhuna uygun olarak bir yandan da çok sayıda ismi keşfetti. İlk keşifleri Zeynep ve İbrahim Erkal'ın Kral TV sayesinde hızla şöhret olup kasetlerinin çok satması Gökhan Tepe, Doğuş, Orhan Hakalmaz, Zara ve Yudum gibi isimlerin de önünü açtı. Ulus, dönemin en çok satan isimlerinden Müslüm Gürses, Mine Koşan, İsmail Türüt ve Müşerref Akay gibi seslerin de yapımcılığını yürüttü. Kral TV ile zaman zaman ciddi sorunlar yaşayan İskender Ulus'un gözünden o günlere bakıyoruz.

- Ağustos 1994'te Kral TV kuruldu. Müzik televizyonculuğu o dönem çok yeniydi. Şirket olarak ilk duyduğunuzda neler düşündünüz?

İlk kurulduğunda müzik sektörü çok sevindi. Çünkü biliyorsunuz tek TRT vardı. Orada da alternatif müzik, arabesk, rock ya da özgün müzik TRT'de yer almıyordu. Sonra InterStar açıldı. Cem Uzan ve Ahmet Özal kurmuşlardı. O zaman sanatçılar orada müzik programlarına çıkmaya başladı. Bizim sektöre eğlence programlarının çok büyük etkisi oldu. Star bu nedenle TRT'ye çıkamayanlar için büyük bir ses ve güzellik oldu. Sonra eğlence programları çok reyting alınca böyle bir kanal kurmaya karar verdiler. Bize de kuruluş aşamasında fikirlerimizi sormuşlardı. Onlara olumlu cevap vermiştik.

İskender Ulus

- Sizin o dönem ilk yayınlanan sanatçılarınız kimlerdi?

İbrahim Erkal, Zeynep ve Murat Yıldız'ı yayınlandık.

"Kral sayesinde çok iyi kazandık"

- Etkisi olmuş muydu?

Hepsi ünlü oldular. O dönemin en iyi satışlarını yaptılar. Çok iyi kazandık, büyük faydasını gördük.

- Sonra nasıl devam etti süreç?

Daha sonra kanal "Klipleri biz çekeceğiz, reklam parası alacağız" demeye başladı. Böyle olunca Kral TV müzik sektörüyle büyük olumsuzluklar yaşadı. Çünkü yapımcılar böyle bir işleyişe alışık değillerdi. Biz Ulus Müzik ve aynı zamanda Prestij Müzik de sektöre yeni girmiştik. Paramızı verdik kliplerimizi çektik ve yayınlattırdık.

- Daha sonra klipler konusunda nasıl ilerlediniz?

Baktım ki klipler çok pahalı çekiliyor, kendime bir tane minibüs aldım, içerisini teknik malzeme ile donattım. Başında Alparslan Bozkurt'un olduğu bir ekip kurdum. Türkiye'de ve dünyanın çeşitli yerlerinde kendi kliplerimi çektim. Kral TV de bunları yayınladı. Sadece yayın parası verdim. Bunların dönüşünün çok olumlu olduğunu söylemem lazım.

- Para verdiğiniz ve güzel klip çektiğiniz halde istediğiniz miktara ulaşmayan ya da ünlü olsa da satışa yansımayan isimler var mı hatırlıyor musunuz?

İlk dönemler yoktu sonradan olmaya başladı. Yani 2000'lerden sonra. Ne kadar yayınlatırsak yayınlayalım geri dönmemeye başladı. Nedenini müziğin dijitalleşmesi ve internete bağlıyorum.

- Kral TV ile aranızda sorun olan bir dönem var. Onu anlatır mısınız?

Kral TV o dönem Ulus Müzik'i yaklaşık 2-3 yıl boykot etti. Kliplerimizi yayınlamadı. O zaman 1997 yılında İbrahim Erkal'ın "Canısı" şarkısı patlamıştı. İbrahim Erkal çok sevildi. Biz de InterStar'a "Bunun dizisini çekin. 13 bölüm anlaşalım" dedik. Bunun yerine "Şarkının filmini çekelim, deneyelim" dediler. Kabul ettik. Film çekildi. Yayınlandığında da kendi deyimleriyle "maç reytingi" aldılar. Büyük patlama yaptı o film. Bu sefer tabii bütün kanallar beni aramaya başladı. Show TV, işin dizisini yapmamız için çok ciddi bir para teklif etti. Biz Star ile görüşmemiz gerektiğini söyledik. O esnada Kral'da benim bir sürü sanatçım çıkıyor. Keşfetmeyi sevdiğim için yeni prodüksiyonlar çıkarıyorum. Bunlardan boykot yersek tabii büyük kriz olacaktı. Gittik, Allah rahmet eylesin Cem Şaşmaz ile görüştük. Cem Şaşmaz, "Show TV'nin verdiği paranın biz yanından geçemeyiz ama ben yine de Cem Uzan'ın yanına çıkarım ve görüşürüm" dedi. Cem Şaşmaz görüştü geldi. Bize Show TV'nin onda bir fiyatını teklif etti. Ve Star'a bu diziyi yapmamız halinde de Cem Uzan bizi tehdit ediyordu. Biz de "Sonuçta bir şirketiz. İbrahim Erkal'ı sıfır ekonomiden almışız. Çocuk para kazanacak, hayata daha farklı gülümseyecek" dedik ve o tehdide kulak asmadık. Show TV'de 1998'de diziyi yaptık. O dönem Uzan grubu kanallarında bizi 3 sene boykot etti. Kral TV Müzik Ödülleri'nde de ödül vermedi.

İskender Ulus

"Kral ambargo koyunca alternatifini buldum"

- Kliplerinizin Kral'da yayınlanmadığı o üç senede maddi bir kaybınız oldu mu?

Hayır. Zor şartlar insanların farklı yöntemler geliştirmesine neden olur. O dönem Show TV'ye gittim. Kanalın başında Meliha Varol ve Murat Saygı vardı. Onlara "Bana öğlen saatinde bir saat veriyorsunuz. Klip 98 adında Ece Erken'in sunduğu bir klip programı yapıyorum" dedim. Haftanın yedi günü için o saati kanaldan satın aldım. O sırada Kral kablodan yayın yapıyordu, Show ise tüm ulusalda vardı. Yani Show seyirciye ulaşmak anlamında daha avantajlıydı. Program sayesinde kliplerimiz ve sanatçılarımız inanılmaz bir ivme kazandı. Benim her şarkıcım meşhur oldu. Meliha Varol, "Kanal tarihinde en fazla para kazandığımız program oldu" dedi. Çünkü hem reklam gelirleri arttı hem de programı üç saate çıkardı. Bütün sektör o programda inanılmaz bir ivme olduğunu görünce Show, kalan iki saati başka müzik şirketlerine sattı. Bir saatlik program üç saate çıktı. O sene ve devamındaki yıllarda çoğu sanatçı orada meşhur oldu.

- Kullandığınız başka kanallar var mıydı?

Her hafta "Ulus Müzik Saati" diye bir program yapıp onu da yerel kanallara yolladım. O esnada Türkiye'nin farklı şehirlerinde 40 ya da 50 tane yerel kanal açılmıştı. O zaman kurduğum klip ekibim ile Türkiye'de ve dünyanın her tarafında çektiğimiz kliplerden program yapıyorduk. Adamlar benim gönderdiğim içeriklerle inanılmaz mutlu oldular. Ben haftalık gönderiyordum, onlar o programı her gün yayınlıyorlardı. Oradan da çok büyük bir ivme kazandım. Yani Kral TV'nin alternatifini buldum. Dolayısıyla bir kaybım değil neredeyse kazancım oldu. 26 sene önceki o programları şu anda 4K yaptırıyorum. Kendi Youtube kanalıma yükleyeceğim.

- Sonra Kral TV ile barıştınız mı?

Kendileri 3 sene sonra boykotu kaldırdılar ama ödül vermeyi hiçbir zaman düşünmediler. Barıştılar çünkü Prestij ile de kavga ettiler, büyük kavgalar oldu. Bir dönemden sonra Kral TV'yi sektöre tehdit unsuru olarak kullanmaya başladılar. Doğru şeyler yapmadılar onu söyleyebilirim. Yani şimdi bugünden o güne baktığımız zaman bunlar doğru şeyler değildi.

"Türkiye'de müzik sektörü yok"

- Kral TV olmasa Türkiye müzik endüstrisi böyle olur muydu ya da Unkapanı bir sektör olabilir miydi?

Kral TV, müzik sektörüne başlarda katkıda bulundu. Bunu hep söylüyorum. Daha sonralar da sektöre zarar vermeye başladılar. Özellikle 2000'li yıllardan sonra. Ayrıca parantez içinde ben Türkiye'de müzik sektörü diye bir sektör olduğuna hâlâ inanmıyorum. O zaman da sektör yoktu şimdi sektör yok. Amerika'daki müzik sektörünün ekonomisi dünya çapında 30 milyar dolar biz de 60 milyon dolar. Maalesef durum böyle.

İskender Ulus kimdir?

İskender Ulus, 15 Mayıs 1962 tarihinde Ordu ili Gölköy ilçesi Ahmetli köyünde doğdu. İlkokulu Gölköy ilçesi Hürriyet İlkokulunda, Ortaokulu Gölköy Lisesi’nde; liseyi ise Ordu İmam Hatip Lisesinde okuyarak mezun oldu.

1980 yılında kazandığı İstanbul Yüksek İslam Enstitüsüne kayıt yaptırmak için İstanbul‘a giderken gözaltına alındı ve bir yıl sonra serbest bırakıldı. Serbest kalınca eğitimine devam edemediği İstanbul’a gelip önce Laleli’de bir müzik evinde şan dersi aldı. Sonra da çeşitli yerlerde sahne almaya başladı.

1982 yılında askerlik görevini Kütahya, Eskişehir ve Malatya Ordu evlerinde yaparak bitirdi.

1990 yılına kadar dört solo albüm yaptı. Çalıştığı şirkette yöneticilik, müzik prodüktörlüğü, müzik yönetmenliği gibi işlerde çalıştı.

1990 yılında “Ulus Müzik” şirketini kurdu. 1992 yılında Belkıs Akkale‘ye ait Midas plakçılık şirketini devralarak Ulus Müzik bünyesine dahil etti.

Müzik dünyasına yeni sesler kazandıran İskender Ulus; Zeynep Türkeş ve İbrahim Erkal ile başladı, ilerleyen yıllarda Gökhan Tepe, Doğuş, Orhan Hakalmaz, Zara, Yudum, Gaye Aksu, Uğur Işılak gibi kırka yakın yeni sesi müzik sektörüne kazandırdı.

Bunun yanı sıra Müslüm Gürses, Mine Koşan, İsmail Türüt, Müşerref Akay gibi seslerin de yapımcılığını ve prodüktörlüğünü yürüttü.


Yarın: Ali Çınar anlatıyor...

Dizinin diğer yazıları

Yazarın Diğer Yazıları

Mevhibe Turay: Gırgır'ın satışında inanılmaz şeyler yaşandı, polislerle giriş-çıkış yasaklandı, hazırlanmış sayfalar basılsın diye camdan atıldı!

"O dönem üniversiteye giden arkadaşlarımız babalarının 4-5 katı maaş alıyorlardı. Oğuz Aral'a bu konuda hiç kimse haksızlık edemez. Sigortasızlık, Simavilerle ilgili artı bir de -daha yüksek bir para kazanabilme adına- tercihti. Hapishaneden karikatür gönderen arkadaşlara malzeme gönderirdik"

Kemal Gökhan Gürses: 12 yaşında çizmeye başladım, para ödemeleri heyecan vericiydi 

"Koşa koşa gidip kendime çizmeyi hep hayal ettiğim Schoeller marka kağıt ile iyi tarama ucu ve mürekkep aldım. Kalan parayla da yanlış hatırlamıyorsam bir kadife pantolon almıştım. Oğuz Abi bize her zaman iyi ödemeler yaptı..." 

Levent Cantek: 12 Eylül diktası yüzlerce insanı öldürdü, kaybetti, sürgün etti; Gırgır o rejimi gerçekten rahatsız etseydi yayımlanamazdı

"Gırgır'ın muhalifliği daha çok bulvar gazetelerini andırıyordu. Komik manşetleri olur o tür gazetelerin, içeride de vatandaşı kollayan ve hesap soran pahalılık haberleri. İşaret parmağını sallayan ve bağırarak 'yazan' köşe yazarları olur. Haldun Simavi gazeteleri nasılsa Gırgır da o kadar muhalif ve politikti"