Euro 2016 grup elemelerinde Türkiye’nin Kazakistan’ı 3-1 mağlup ettiği maç ve maç öncesinde Fenerbahçeli Milli kaleci Volkan Demirel’in stadı terk etmesi köşe yazarlarının gündeminde yer aldı. Fotomaç yazarı Erman Toroğlu, “Kimse küfür edildi diye Milli Takım kalesini bırakıp gidemez. Bu iş çocuk oyuncağı değil ve bunun özürü olmaz. O kutsal forma bazı basit hesaplara alet edilemez. Volkan'a ceza verilmesi gerekiyor” dedi. Maç ile ilgili olarak Fanatik yazarı Mehmet Demirkol, “Bir Kazakistan Zaferi'ne ihtiyaç vardı. En azından grupta şimdilik kaldık ve toptan yıkılmadık” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin Kazakistan’ı 3-1 yendiği maç spor yazarlarının gündeminde yer aldı.
Fanatik yazarı Mehmet Demirkol, “Bir Kazakistan Zaferi'ne ihtiyaç vardı. En azından grupta şimdilik kaldık ve toptan yıkılmadık. Maç başında yaşanan olaya gelince... Herkesin herkesi protesto etme hakkı vardır. Genel hukuk kuralları içinde... Dolayısıyla küfür etmeden bunu yapabilen taraftar kadar Volkan'ın da... O ağır küfürleri edenlerinse suçu vardır hakkı ise yok” dedi.
Aynı gazeteden Feyyaz Uçar da maç ile ilgili olarak, “Bu maçla sadece 3 puan değil, özgüvenimizi kazandık. Grup sonunculuğu bize yakışmıyordu. Yukarılara uzandık. Ah be Arda.. Görmeseydin şu kartı da seyretseydik seni ardarda” ifadelerini kullandı.
Can Çobanoğlu ise, milli maçlar öncesi yaşanan olaylara değindiği yazısında şu ifadeleri kullandı:
“Ne yapıp ne ediyoruz maçların önüne geçecek bir gündem yaratıyoruz bu milli takımda. Ya silah konuşuyoruz ya lüzumsuz hazırlık maçı ya da dün geceki gibi milli takımlarda hatırladığımız kadarıyla ilk defa gelişen Volkan Demirel olayı.
Eyyamcıları siz bir kenara bırakın, son olayın objektif değerlendirmesi; Volkan tecrübesinde, kendisine milli forma teslim edilmiş hatta kaptanlık verilmiş bir futbolcunun stadı terk etmesi doğru değildir. Bir çift lafımız da kale arkasındaki birkaç terbiyesize. Ay- Yıldızı temsil eden hiçbir futbolcuya küfür edemezsiniz...”
Cem Dizdar da, “Ülkedeki birçok şey gibi futbol da hayli ıstıraplı halde. Çözüm var mı, varsa çözümü bilen var mı, kestirmek zor. Sorumluluk makamlarını işgal edenleri takip ederek ipuçlarına varmak ise imkansız. Onlar her şey yolunda gibi davranıyor!” dedi.
Milliyet gazetesi yazarı Şansal Büyüka, Türkiye’nin Kazakistan karşısındaki formunu değerlendirdiği yazısında, “Hani derler ya ‘yumurta mı tavuktan çıktı, tavuk mu yumurtadan’ diye... Bu sonuçtan sonra şu tartışılabilir; Biz mi çok iyi oynadık, Kazakistan hiç mi yoktu... Kabul edelim ki, Kazakistan hiç yoktu... Ama bizim istekli ve hırslı olduğumuzu, özellikle ilk yarıda gruptaki en etkili maçımızı oynadığımızı asla gözardı edemeyiz... Bundan sonra evdeki hesaplar gruptaki puan durumuna uyar mı bilemem ama, şurası kesin; Mart’a kadar soluklanacağız, derin bir nefes alıp, belki de daha iyi düşüneceğiz, planımızı, programımızı yapacağız...” dedi.
'Bu işin rengi olmaz'
Skorer’de Bilal Meşe, taraftarlara tepki gösterdiği yazısında, “Pes ki, pess... Bunca yıllık gazeteciyiz, böyle bir rezalet yaşamadık! Bu nasıl taraftarlıktır, bu ne biçim kindir? Belki de dünyada böylesi görülmemiştir... Kritik bir milli maça çıkıyoruz, ya ‘tamam’ ya ‘devam’ diyeceğiz... Arkadaş bu takım Milli Takım... Bu işin rengi olmaz... Söz konusu KIRMIZI-BEYAZ’dır... Ağzınıza, dilinize doksan dakika kilit vuracaksınız, kininizi kusmayacaksınız! Aferin size son dakikada kaleciyi hem değiştirdiniz, hem de tepki gösterdiğiniz kişiyi de eve gönderdiniz, bravo valla!” ifadelerini kullandı.
Fotomaç yazarı Mert Aydın “Çiçek böcek” başlıklı yazısında, “Kazakistan'ı yendik. Çiçek böcek. Ama maçtan önce bir grup taraftar, kaleci Volkan'a küfretti. O da oynamadan gitti. Olsun Kazakistan'ı yendik. Çiçek böcek. Ama kaliteli iki oyuncumuz, bir kavganın 1 yıldır çözülememesi nedeniyle kadroda yoklar. Olsun Kazakistan' yendik. Çiçek böcek. Küfür yiyen kalecinin kulüp başkanı, hakemlere küfrediyor, ama tribünlerindeki protestocuların ve hatta onların yanında hasbelkader oturanların kombinelerini iptal ediyor. Olsun Kazakistan'ı yendik” dedi.
'Şaka gibi gerçekten'
Rıdvan Dilmen, Volkan Demirel’e de taraftara da tepkisini gösterdi. Dilmen, “Ben Milli Takım duygularıyla geleceğim, hoca beni oynatacak ama ben eve gideceğim. Böyle bir şey yok. Kulüp maçlarında böyle şeylere ben de denk geldim ama milli maçta böyle şey olmaz. Şaka gibi gerçekten. Dünya bizimle dalga geçer. Görüntüleri izledim. Volkan uyarıyor, yapmayın diyor ama sonunda dayanamamış çocuk. Milli sporcumuz kaleyi ve stadı terk edip gidiyor. Bu çok kötü bir şey” ifadelerini kullandı.
Turgay Demir de yaşanan olaylara köşesinden değinerek, “Bu gerçekten bir milli maç mıydı!? Şapkamızı önümüze koyup bunu düşünmek zorundayız… Bir milli kaleci, kulüp aidiyetinden dolayı ısınırken yuhalanıyorsa sözün bittiği yerdeyiz demektir. Peki ne yapılmalı? Çok şey yapabiliriz ama önce ülke futbolunu, F.Bahçe-Galatasaray çekişmesine kurban etmemeli ve bu uğurda cesur adımlar atmalıyız! Gerekirse bir daha İstanbul'da milli maç oynatmayız bu bile bir çözüm olabilir” dedi.
'Bunun özürü olmaz'
Erman Toroğlu da Volkan Demirel’in maçı terk etmesine sert tepki gösterdi ve “Kimse küfür edildi diye Milli Takım kalesini bırakıp gidemez. Bu iş çocuk oyuncağı değil ve bunun özürü olmaz. O kutsal forma bazı basit hesaplara alet edilemez. Volkan'a ceza verilmesi gerekiyor” dedi.