Almanya ve Fransa’nın 2 trilyon Euro’luk fonda anlaştıkları haberi küresel borsalarda ve Euro-Dolar paritesinin yükselmesinde etkili olsa da, yetkililerin geç saatlerde yaptığı açıklamada 2 trilyon Euro’luk fonda anlaşıldığı haberlerinin doğru olmadığı açıklaması piyasalarda epey şaşkınlık yaratmış durumda.
Euro bölgesi borç krizine hemen bir çözüme dair ümitler sönerken Avrupa hisse senetleri düşüş Euro’yu da baskı altın almış oldu.
Almanya’nın Euro bölgesi borç krizine çabuk bir çözüm beklentilerine karşı uyarıda bulunmasından sonra emtia ve menkul kıymet piyasalarında kaydedilen düşüş altını da olumsuz etkiliyor.
Avrupa’da kalıcı bir çözüme ulaşılamaması durumunda doların bundan faydalanacağı, bunun da emtiaları kötü etkileyeceği kesin.
Altın bu yıl %17 oranında yükseliş kaydetmiş durumda.
ABD’de düşük faiz oranları beklentileri ve Avrupa’da karmaşa ortamında güvenli limanlara olan yatırımcı talebi ve gelişmekte olan ülkelerde artan enflasyonla değer kazanması bu artışın ana sebebi.
Çin’in yıllık büyümesi üçüncü çeyrekte % 9.1’e geriledi.
Dünyanın önde gelen emtia tüketicisi ülkesi Çin’de iki yıldır kaydedilen en yavaş büyümeden sonra ülkenin gelecekteki talebine dair endişeler endüstriyel metaller ve ham petrol üzerinde baskı yaratacaktır.
Çin’in yavaşlayan büyümesi ve Fransa’nın AAA kredi notuna dair Moody’s derecelendirme kuruluşundan gelen uyarıdan sonra Euro bölgesine dair ortaya çıkan endişeler emtia kompleksini zayıflatırken doları güçlendiriyor.
Geçen ay 1,534.49 $/ons’luk dip seviyeden yükselen altın yeniden bu seviyelere gerileyebilir.
Altının teknik olarak Ağustos ve Eylül aylarında ikili zirve oluşturması analistleri metalin yakın vadeli görünümüne dair düşüş beklentisinde olmaya yöneltmişti. CitiFX yorumunda altının yakın vadede 1,500 $/ons’un altına gerileyebileceğini, metalin güvenli liman cazibesini kaybetmekte göründüğünü belirtmekte. 2009 yılı ortasından beri ABD Doları dışı para birimleriyle altın almakta olan bağımsız yatırımcı Dennis Gartman da düşüş yönündeki teknik işaretlere ve teminat tamamlama satışlarına işaret ederek, altın pozisyonlarını yarıya indirmeyi planladığını belirtti.
Bununla beraber altının uzun vadeli görünümünün parlak olduğu, yavaşlayan global büyümenin çoğu piyasalardaki düşük faiz oranlarının ve yüksek enflasyon hakkındaki endişelerin altına olan talebi artıracağı da söyleyenler de az değil.
Sonucu özetlersek; altının yöne ile ilgili net olmayan havayı hesaba katarak, ciddi pozisyona alımına gitmemekte yarar var.