TARİH
19 Ekim 2025
“Yazan el her zaman okuyan gözü bilmezden gelse keşke”
Devamını OkuTARİH
28 Eylül 2025
Mabel Matiz’in, halkın dilindeki ‘ayran içtik, ayrı düştük’ olayı; sanatın önemi, popüler kültürün güçlü etkisi, iktidar-sanat ilişkileri vb. konuları tartışmaya açmasıyla üzerinde durulmaya değerdir. Pazvantlık görevi üstlenerek suç duyurusunu alkışlamak ya da karşı devrim muhalifliğiyle özgür sanat adına adlî süreci yermek tekrarın tekrarıdır, yararı yok
Devamını OkuTARİH
20 Temmuz 2025
İnsanın insanla ve insanın yazıyla/edebiyatla/sanatla ilişkisine dair ‘öz’ anlatımıyla Tüm Ders Notları kitabını bir yazarın kendi özünü değerlendirmesi, “en çok soru işaretini severim” diyen Ferit Edgü’nün kendisiyle çekincesiz konuşması görüyorum
Devamını OkuTARİH
29 Haziran 2025
İstanbul Edebiyat Haritası kitabı, bazı bildiklerimi hatırlatan çokça da bilmediğimi öğreten bir kitap oldu benim için. Kitabı okuyan başkalarının da benim durumumda olduğunu düşünüyorum. Okuyunca anımsadığımız ve şaşırdığımız ne çok şey var kitabın içinde ki bire bir karşılaşmak gerekir her biriyle
Devamını OkuTARİH
15 Haziran 2025
John Stuart Mill, şiirin insan yaşamındaki yerine dair görüşlerimizi yenilememize olanak sağlarken edebiyatın iyileştirici gücünü de yeniden anımsamıştır. Onun özel yaşamı, yaratıcı düşüncenin olgunlaşma aşamasındaki paylaşıma yönelik vurguyu da içerir ki yapıp ettikleri gündeme getirildiğinde -üvey kızını da sürece ekleyerek- bütün bunların, “bir değil üç aklın ve vicdanın ürünü” olduğunu söylemesi göz ardı edilmemelidir
Devamını OkuTARİH
11 Mayıs 2025
İnsanın sınıf atlama çabasının sürecine toplumbilim kaynaklarıyla tanıklık edilebilir ve bu çabanın psikolojik yanı da incelenmeye değerdir elbette. Edebiyatın sanat metinleri özellikle de roman ile ayrıca sinema ve tiyatro, sınıf atlama çabasının yansımalarıyla zenginlikler barındırır
Devamını OkuTARİH
22 Nisan 2025
Marquez, Fuentes ve Cortazar ile birlikte bir ‘dalga’ oluşturduğu Latin Amerikalı yazarların son temsilcisi Llosa, ölümünden sonra da çokça konuşulacağa benziyor
Devamını OkuTARİH
20 Nisan 2025
Gençler ayrımcılık istemiyor, gücü eline geçirenlerin ötekileştirdiği de olmak istemiyor ve onlar birbirlerini seviyor. Kaderleri herhangi bir kişinin iki dudağı arasında olmasın istiyor ve gençler, kimin için daha çok ölünür yarışına sokulmayı doğru bulmuyorlar
Devamını OkuTARİH
30 Mart 2025
Her geçen gün içeriği boşaltılan, cehaletin güç eliyle örgütlendiği bu dünyada, “İlkbahar gibi bir mevsimi olan bu dünya, üzerinde yaşanmaya değer…” diyen Ömer’in, “Hayat sahiden yaşanmayacak kadar küçüklükler ve bayağılıklarla dolu!..” çelişkisiyle yaşıyoruz
Devamını OkuTARİH
02 Mart 2025
“Ben bir kafa taşıyorum. Bu kafa yalnız karnımı doyurmak, üstümü giydirmek imkânlarını ihzar edecek bir makine, bir uşak değildir” diyen Sabahattin Ali bugünlerde yaşıyor olsaydı “Sulfata” (1942), “Böbrek” (1945), “Cankurtaran” (1947), “Dekolman” (1947) ve “Hakkımızı Yedirmeyiz” (1947) öykülerine yenilerini eklerdi herhalde
Devamını OkuTARİH
16 Şubat 2025
Türkiye’nin 30’lu ve 40’lı yıllarındaki ‘günlük yaşam’ biçimleriyle ilgilenecekler, Reşat Nuri’nin ‘toplum’ yazılarından yararlanmalıdır. Akademisyenler, romancılar, sinema ve belgesel yapımcıları, politikacılar vs. yüz yıl önceki Türkiye’yi ve özellikle de İstanbul’u, yirmi bir yaşında “viran bir Anadolu kasabasında” öğretmenliğe başlamış yazarın dikkatli gözlemleriyle tanıyabilirler
Devamını OkuTARİH
29 Aralık 2024
Oya Baydar ‘meselesi olan’ bir yazardır. Öncekilerinin meselesi, Hatırlamanın ve Unutuşun Kitabı romanında sorularını daha da çoğaltarak büyük bir 'sorun’a dönüşmüştür: Devlet adına işlenen suçlar mubah görülebilir mi?
Devamını OkuDaha Fazla