"Sen hastasın, ruh hastasısın, kafanda kuruyorsun, böyle yaparsan senden ayrılırım, bak ayrılacağım, sen zorla kavga ettiriyorsun, bu yaptığını erkekler yapar, düşün ve hatanı anla…"
Her kadının ilişki sırasında büyük ihtimalle hayatında en az bir kere duyduğu bu yukarıdaki cümleler insanı gerçekten öfkelendiriyor.
Öfkelendiriyor, çünkü; ben bir ruh hastasıysam karşımdaki kişi neden benimle hâlâ beraber olmayı tercih ediyor ya da neden her tartışmada beni ayrılıkla terbiye etmeye çalışıyor? Ya da neden hep ben suçluyum?
Bu soruyu insanın aynadaki kendi aksine de sorması gerektiğini düşünüyorum; Neden beni ruh hastası olarak tanımlayan biriyle hâlâ beraberim, karşımdaki kişi neden beni ayrılmakla tehdit ederek her seferinde özür dileyen kişinin ben olmamı sağlıyor? Nasıl oluyor da tüm tartışmalarda karşımdaki hep haklı çıkıyor?
Bir de şöyle bir soru ve cümle vardır ki insanı aşil topuğundan vurur, bıçağı karnına soktuğu yetmezmiş gibi bir de içeride döndürür. O soru ya da cümle şöyledir: "Yakıştı mı hiç sana?" ya da ''Senin zekâna yakıştıramadım."
Psikiyatrist Dr. Bahar Tezcan, 'Duygusal Oyunlar' isimli kitabında bu soru ve cümle için "birini alt etmenin yolunun utandırmadan da geçtiğinin bilindiğini ve duygusal manipülasyon uygulayan kişilerin sıklıkla bu yönteme başvurduğunu" söylüyor.
Bahar Tezcan'ın kitabını Küsurat Yayınları Koordinatörü Büşra Aksak önerdi. Aramızda "Bütün erkekleri yakacağız…" minvalinde geçen bir dertleşmeden sonra bütün erkekleri yakmamızın saçma olduğunu ve bu tip davranışları olan kadınların da var olduğunu anlatan -erkeklere bir not: elbette bu tip zihin oyunlarının tek bir cinsiyete ait olmadığının farkındayız- bir kitabın kendi yayınevlerinden çıktığından bahsetti.
Son dönemlerde gerçekten çok popüler olan bu Love Bombing, Gaslighting ve Ghosting terimleri hakkında ciddi bir okuma yapmak yerine kulaktan dolma bilgilere sahip olduğumu fark ettiğim için kitap ilgimi çekti.
Nihayetinde de yalın ve cinsiyetsiz bir dille yazılmış, olayı hiç de çetrefilleştirmeden, kafa karışıklığına yer bırakmayan doyurucu bir kitap bitirmiş oldum. Kitap ve duygusal oyunlar hakkında merak ettiklerimi Dr. Bahar Tezcan'a sordum…
- İşin en başından, 'Manipülasyon 101' dersinden başlayalım. Duygusal manipülasyon nedir?
Duygusal manipülasyon, birine karşı gücü ve yönetimi ele geçirme amacıyla onu etki altına alma, yönlendirme, ikna etme, kontrol etme yöntemlerini de kullanarak, çeşitli stratejiler uygulayarak diğerinin duygularını kendi yararına olacak şekilde, durumları kendine hizmet edecek bir planda organize etmektir. Manipülasyonun en temel unsuru duygularla oynamaktır. Bu yüzden hedefini tam olarak gerçekleştirir. Manipülasyon yapan kişi, kontrolcü olan herkes gibi dünyaya olan temel güven duygusundan yoksun olduğu için ilişkilerde de güvenmeyi öğrenememiş, sevgi alabilmenin yolunun birini yönetmek olduğuna inanmış ve duygusal oyunlara başvurmuştur.
- Son dönemde oldukça fazla duymaya başladığımız üç kavram ekseninde ilerliyor kitap. Love Bombing, Gaslighting ve Ghosting. Özellikle 'gaslighting' çok eski bir kavram olmasına rağmen tarihinin en havalı, en çok konuşulan günlerini yaşıyor gibi geliyor bana. Bu kavramları açıklar mısınız?
Kavramların tanımlarının yapılması geniş kitlelere ulaşmasına neden olurken, hakkında daha fazla konuşulmasına, bir uyanışa ve kişilerin kendi hayatlarını bu yönden de incelemesine neden oluyor. Moda olan tüm her şey gibi havalı olsa da arka plan çok dramatiktir aslında. Bilmek hayat kurtarıcı olabilir ve özgüven, özsaygı, öz sevginize yapılan istismara doğru yanıtları verebilecek duruma gelebilirsiniz. Örneğin gaslighting kavramını öğrendiğinizde akıl sağlığınız ile oynayan bir insanla yaşadığınız durumun bir manipülasyon tekniği olduğunu fark edebiliyorsunuz.
Love Bombing
Bu üç kavramın kısaca tanımını yapmak gerekirse, Love Bombing, bir aşk hikâyesinde olabilecek tüm belirtilerin ve daha fazlasının, partnerin üzerine boca edercesine yoğun bir şekilde döküldüğü, çok hızlı başlangıçlı, döngüsel süreçlerle ilerleyen bir ilişki biçimidir. Bağlanma ve ilişki sözü verme çok hızlı gerçekleşir. İlgi abartılı bir şekilde partnerin üzerindedir. Fazla bir gösteri ve görkem ortama hakimdir. Gerçek aşka benzese de oldukça farklıdır. Burada amaç sürecin kontrolünün aşk bombardımanını uygulayan kişide olması ve yönetimi ele geçirmesidir. Uygulayıcıların kişilik yapılanmaları faklılık gösterse de genelde narsistik kişiliklerin, borderline kişilik özellikleri taşıyanların daha fazla uyguladığını görüyoruz.
Gaslighting
Kişiyi kendi zihninden, duygularından, davranışlarından ve iradesinden şüphe etmesini sağlayarak onu yönlendirmeye çalışmak ve etki altına almak, böylece ilişkinin kontrolünü ele geçirmek üzerine kurgulanmış, çok zararlı sonuçları olabilecek bir duygusal manipülasyon tekniğidir. Uygulayan kişilerin çoğunlukla narsistik kişilik yapılanmasına sahip olduğunu görürüz.
Ghosting
Partnerle ilişkiyi tek taraflı olarak, aniden ve hiçbir sebep bildirmeden, açıklama yapmadan sonlandırmak ve partnerin de bağlantı kurma ve ulaşma çabalarını tüm iletişim kanallarından engellemek yani bir nevi hayalet olmaktır. Uygulayıcıların çok çeşitli kişilik yapılanmalarına sahip olduğunu görürüz. Narsistik kişilikler yine sahnededir. Ayrıca kaçıngan bağlanma yapısına sahip olanlar bu manipülasyonu sık uygular. Yeni dünya düzenindeki ilişki biçimleri ve kültürü de kişileri sorumluluk almadan, vedalaşmadan ayrılmaya doğru yönlendirmektedir.
|
- 'Duygusal Oyunlar' üç vaka ve üç deneme yazısından oluşuyor. Anladığım kadarıyla manipülasyona uğrayan bir kadın, manipülasyon uygulayan bir kadın ve son hikâyede de birbirlerinin hem mağduru hem de manipülasyonun başkanı olan bir çift var. Bu vakaları seçmenizin sebebi nedir?
İlk vaka love bombing, gaslighting ve ghosting üzerine kurgulu. Bu manipülasyonların uygulayıcıları genelde erkek oluyor. Bu nedenle manipüle edilen kişiyi kadın karakter olarak yazdım. Ama elbette bu roller daima değişebilir.
İkinci vaka ilişkilerde yapılan stratejiler üzerine. Bu manipülasyon tekniği her iki cinsiyete ait gibi dursa da söz konusu birini ilişkiye ve evliliğe ikna etmek için yapılan taktikler olduğunda başrolün kadınlarda olduğunu görüyoruz.
Üçüncü vakayı ise gündelik yaşamda çiftler arasında oldukça fazla yapılan karşılıklı manipülasyonları anlatmak amacıyla kurguladım. Böyle baktığımızda herkes aslında bir mağdur. Üstelik manipülasyon sanıldığı gibi sadece narsistik bireylerde değil pek çok kişilik ve yaşam biçiminde karşılaşabileceğimiz bir olgu.
Dr. Bahar Tezcan
- Bir insan planlı olarak manipülasyon uygular mı sahiden, yoksa bilinçli olmadan mı yapılıyor bunlar?
Manipülasyonlar kısmen bilinçli kısmen de bilinçdışı süreçlerle ilgilidir. Yani kişi bunları uygularken bilinçdışı dinamiklerinden sebeplenir, ancak birine ne yaptığının da yeterince farkındadır.
- Manipülasyona maruz kalanların ortak özelliklerinden biri 'suçluluk duygusu' gibi. Buradaki suçluluk hissini nasıl tarif edebiliriz?
Yaşadığı pek çok şey nedeniyle kendini kusurlu, başarısız gören, sürekli özür dileme ihtiyacı duyan, olayların ve başkalarının sorumluluğunu fazlaca üzerine alan kişiler suçluluk duymaya yatkın olduğu için böyle bir manipülasyonun mağduru olma ihtimalleri yüksektir.
- Şu an maruz kaldığımız ya da uygulayıcısı olduğumuz tüm manipülasyonların sebebi çocukluğumuz mu?
Elbette tüm psikolojik süreçlerin kaynağı genetik etmenlerin, kültürel faktörlerin ve anne-baba-çocuk ilişkisindeki dinamiklerin birleşimindedir. Ancak çocukluk sürecinde yaşananların rolü çok fazladır. Orada olanlar bizi manipüle eden veya manipüle olan biri olmaya hazırlar.
- Çocukluğumuzda yaşadıklarımız sebebiyle şu an böyle bir olay içinde olduğumuzu fark ettiğimizde hayatımızda ne değişecek? Sihirli bir değnek değmiş gibi her şey yoluna girebilir mi?
Sihirli değnek diye bir gerçeklik yoktur ve iyi ki de böyledir. Büyümemiz, yaşamda olanların anlamını kavramamız, kararlarımız, seçimlerimiz bize kim olduğumuzu gösterecek, belli bir zamanla, bol bilgiyle, kavrayışla ve sezgilerle mümkün olabilecek süreçlerdir. Çocukluk dinamiklerimizi ve orada yaşadığımız hikâyelerin alt metinlerini okuyabilmek bugün ki bize nasıl daha sağlıklı ilişkiler kurabileceğimizin ve yaşam tatminimizin nasıl sağlanacağının yollarını gösterecektir.
- Manipülasyona uğrayan kişi bunu fark ettiğinde tartışmalar sırasında karşısındakine nasıl davranmalı? Örneğin, şu an sen bana manipülasyon uyguluyorsun demek doğru mu, yoksa karşı bir 'savunma manipülasyonu' mu uygulamalı? Doğru cümleler nelerdir?
Her manipülasyon çeşiti ona özel bir yanıtı gerektirecektir. Güç uygulayarak mı, sevgiyi, zayıflığı veya suçluluk duygusunu kullanarak mı manipüle ediyor? Bazen karşı manipülasyon yapmak çok gerekli olur bazen de net bir yüzleştirme. Manipülasyon yapan kişiye bunun ne olduğunu gördüğünüzü ve anladığınızı söylediğinizde sınır koyabilirsiniz ve oyunu sonlandırmak için bir şansınız başlar.
Artık uyandığınızı hissettirin. Özgüveniniz, dik duruşunuz, otoriteniz olsun. Bunların hepsi birer yanıttır aslında. Konu hakkında çok fazla araştırın ve öğrenin. Karşınızdaki kişiye manipülasyon yaparken aslında neye ihtiyacı olduğunu doğrudan sorun.
Bazen de manipüle eden taraf olursunuz. Farkına varmaya, içgörü geliştirmeye gayret gösterin ve neden sevgiyi, saygıyı doğrudan isteyemiyorsunuz anlamaya çalışın. Gerçekleri saptırmaya olan inancınız nereden kaynaklanıyor? İnsanların birbirine duygusal oyunlar oynamaması gerektiğine dair bir kavrayış geliştirebilmek haddimizi bilmemize yol açacaktır.
Bahar Tezcan kimdir?
Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezun oldu. Afyon Dinar Devlet Hastanesi Acil Servisi'ne devlet hizmetine atandı. Görevini tamamladıktan sonra çeşitli hastanelerde acil servis hekimliği yaptı.
Ardından Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde psikiyatri ihtisasına başladı. Bir yıl eğitim aldıktan sonra Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne geçiş yaptı ve o dönem beş yıl süreli olan psikiyatri ihtisasını burada tamamladı.
Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne uzman doktor olarak atandı. Mecburi hizmetini burada tamamladıktan sonra özel psikiyatri kliniği deneyimi oldu. Halen kendi muayenehanesinde serbest hekim olarak çalışmaktadır.
Meslek yaşamı boyunca depresyon, anksiyete bozuklukları; panik bozukluk, sosyal fobi, obsesif kompulsif bozukluk, duygudurum bozuklukları; bipolar bozukluklar, aile ve çift ilişki sorunları, yeme bozuklukları, obezite, bağımlılık; alkol ve madde kullanım bozuklukları, narsistik ve borderline kişilik bozuklukları mevcut olan pek çok birey ile çalıştı.
Ayrıca Beykent Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sinema ve Televizyon bölümünde yüksek lisans yaptı. Tezi için Universal Studios Hollywood'da çektiği kısa film ile yüksek lisans programını tamamladı. 'İmkânsız İlişkilerden Mümkün İlişkilere' ve 'Terapi Odasında İyileşen İlişkiler' adlı kitapları Küsurat Yayınları tarafından yayımlandı.
Not: Bu bölüm kitapta yayımlanan kısımdan alınmıştır
|