Van'da kaybolduktan 18 gün sonra cansız bedeni bulunan üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş (21) ile ilgili yürütülen soruşturmaya ilişkin 1 savcı daha görevlendirilirken, baba ile anne ve kız kardeşlerin SEGBİS üzerinden yeniden ifadesi alındı.
Van'da kaldığı yurttan 27 Eylül 2024’te çıkan ve bir daha haber alınamayan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Eğitim Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölümü 1'inci sınıf öğrencisi Rojin Kabaiş'in cansız bedeni, 15 Ekim'de Mehmet Emin Ankay (60) tarafından kırsal Mollakasım Mahallesi'nde bulundu. Otopsi sonucuna göre genç kızın ölüm nedeninin suda boğulma olduğu belirtildi.
Devam eden soruşturmaya ikinci bir savcı görevlendirildi. Yeni savcı Rojin’in babası Nizamettin Kabaiş ile annesi ve 3 kız kardeşinin yeniden ifadelerine başvurdu. Dün avukat Nahit Eren ile Diyarbakır Adliyesi’ne gelen Nizamettin Kabaiş ve ailesi, SEGBİS üzerinden savcıya ifade verdi.
Rojin ailesi (Fotoğraf: DHA)
"'Rojin Van’dayken durumu nasıldı, neyi seviyordu?' diye konuştuk"
Nizamettin Kabaiş, Van Emniyet Müdürlüğü’nden arandıklarını belirterek, şunları söyledi:
“Bana yeni bir savcı görevlendirildiği, dosyanın ikinci savcısı olduğu söylendi. Onun için dediler ki ‘Rojin'in annesi, ablaları bir de küçük kardeşi Elif var. 4 kişi istediler. Dediler ki gelsinler ifade gibi bir şey yani, Rojin’i tanıyalım. Bunlar Rojin'i konuşmuşlar, Rojin Van’dayken durumu nasıldı? Neyi seviyordu diye. Bu şekilde o amaçla çağırdı bizi.
Biz gittik Diyarbakır Adliyesi’ne. İlk önce annesinin ifadesi alındı. Zaten hepimiz bir odadaydık. Nahit Bey'e de söyledik. O da avukatımız olarak geldi. Hep birlikte odadaydık. Ayrı ayrı ilk önce annesinden başladı. Savcı dedi ki onunla konuşmuşsunuz. Rojin’in morali nasıldı? Durumu nasıldı, neyi seviyordu? Bu tür bu şeyleri sordu. Annesi de savcıya SEGBİS üzerinden konuştu. 'Ben Rojin’e sesli mesaj bırakmışım, kendisi de bana yemek fotoğrafı gönderdi tepsiyle beraber' demiş. Yani ben yemek yiyorum anlamına geliyor.
Sonra annesi yine sesli mesaj atıyor, diyor ki, 'Sen müsait olduysan beni ara, konuşalım'. Kendisiyle yukarıda konuştuk. Aşağıya kadar geliyor. Sonra Rojin demiş ki ben markete gidiyorum, kahve alacağım. Marketin kapısına kadar gitmiş. Ondan sonra telefonu kapatmışlar. Ondan sonra o da arkadaşıyla konuşmuş. Yani bu konuşmaları savcı sordu. Kardeşlerin ifadesini de aynı şekilde savcı sordu. Ablası da bir iki sefer konuştuklarını söyledi. Morali iyiydi, görüntülü konuştuklarını, Rojin’in kaldığı odasını ve manzarayı gösterdiğini söyledi.”
"Rojin'imize ne oldu; kim, ne yaptı?"
Kendisinin de yeni savcıya kızıyla ilgili bilgiler verdiğini belirten Kabaiş, “Savcıya anlattım. Dedim ki Rojin’in kaybolduğu gece Sait Faik Abasıyanık kitabını okuduktan sonra Google’a girdikten sonra intihar ettiği iddiası üzerine ben de merak edip Yenişehir ilçesinde bulunan Sümerpark içerisindeki kütüphaneye giderek kızımın oradan ödünç alarak okuduğu kitapların listesini istedim. Bana dediler ki Rojin, üniversiteye gitmeden 8 ay önce Sait Faik Abasıyanık’ın kitabı da dahil olmak üzere eve kitap getirmiş. 8 ay önce okumuş. 19 Şubat 2024’te kitapları eve getirmiş, 13 Mart 2024’te de kitapları geri teslim etmiş. O 3 kitap, 24 gün evimizde kalmış. Ben bunu merak ettim. Savcıya anlattım. Dedi biz buna da bakacağız. 2 savcı birlikte görev yapacak. Rojin'imize ne oldu? Kim ne yaptı? Bunun sonucunu bir an önce çıkartsınlar. Kim buna zarar verdi? Bunun katili kimdir? Niye böyle oldu? Niye 4 ay sürdü? Daha biz ne soru soruyoruz? Cevabını alamıyoruz. Kim o telefonu oraya bıraktı? Ters akıntı, 24 kilometre... Bunların hepsini merak ediyoruz” diye konuştu.
"2 savcı olması nedeniyle biraz rahatladım"
Kızının soruşturmasına bakan savcı sayısının artırılması üzerine rahatladığını söyleyen Kabaiş, “Yeni savcımız gelmiş, 2 savcı olması nedeniyle ben biraz rahatladım, çok iyi oldu, ilgileniyorlar. Yani kimsenin elinde Rojin’in fotoğrafı yoktu, kimse merak etmiyordu. Hani ben bunu istiyordum. Televizyon kanalları olsa, avukatlar olsa, ünlüler olsa milletvekilleri olsa... Kim olursa olsun Rojin’imin davasını takip etsinler. Onlara da merak etsin. Desinler ki bu genç öğrencimize ne oldu? Kim, ne yaptı? Niye böyle oldu? Yani bu sadece bana düşmüyor. Tek aileye düşmüyor. Herkese bu görev düşüyor” diye konuştu.
"Telefonu 4 aya yakındır nasıl çözülemedi?"
Kendisine yönelik sosyal medyada "Devleti hedef gösteriyor" diyerek yapılan yorumlardan dolayı üzüldüğünü aktaran baba Kabaiş, şunları söyledi:
“Üniversiteye götürdüm, teslim ettim. Yurda teslim ettim. Sahip çıkmadılar. Ben bunu söylediğim zaman çoğu insan yanlış anlıyor. Diyor ki Nizamettin abi devleti hedef alıyor. Üniversiteyi kötülüyor, yurdu kötülüyor. E peki biz bunları takip etmezsek, bunları söylemezsek biz nasıl katilin izini bulacağız? Rojin'imize ne oldu, nasıl öğreneceğiz?
Her şeye yasak koymuşlar. Kısıtlılık getirmişler. Dosyada gizlilik vardır. Soruyorum, merak ediyorum karşılık alamıyorum. Telefonuna ne oldu? Cansız bedeni kim buraya bıraktı? Kameraları izlemek istiyorum. Telefonu 4 aya yakındır nasıl çözülmedi, ben onu anlayamadım. Hala WhatsApp’ın bir kısmı açılmamış. Yurt dışına gönderin. Olmazsa biz de yurt dışına göndereceğiz. Yani en çok fazla bir hafta olsun, 10 gün olsun. Niye 4 ay sürüyor? Bir telefonun açılması o kadar mı zor? Telefon şirketine göndersinler. Telefonun içinde ne var? Kim ona mesaj atmış? Kim onunla konuşmuş? Belki birisi ona plan kurdu. Bu ortaya çıkar en azından” ifadelerini kullandı. (DHA)
Cesedi 18 gün sonra bulunmuştu, Rojin, kaybolduğu gün ölmüş ve bulunduğu tarihe kadar suda kalmış
Rojin’in babası: Cenazede 2 erkeğe ait DNA örneği bulunmuş!
Rojin'in Google aramaları ortaya çıktı: "Otopsi nasıl yapılır?"
Rojin Kabaiş’in babası: Darbedildiğine dair belirtiler var, sırtındaki morlukları bizzat kendim gördüm
CANDAN YILDIZ YAZDI
Rojin için adalet ararken dikkati çeken ihaleler
Gürsel Tekin’nin Rojin Kabaiş raporundan çarpıcı iddia: Ciğerlerinde su yoktu, midesi yemek doluydu…