T24 - Pozantı Belediye Başkanı Mustafa Çay, Evrensel, Özgür Gündem ve Dicle Haber Ajansı'nı hedef gösterdi. Çay, “Bunlar PKK terör örgütünün yayın kuruluşları” dedi. Belediye başkanının açıklamalarına gazeteci örgütleri, siyasi partiler ve insan hakları örgütleri tepki gösterdi.
Pozantı Belediye Başkanı Mustafa Çay, cezaevi ile ilgili yayınların mesnetsiz olduğunu iddia ederek “Pozantı’nın adını karalamaya kimsenin hakkı yok” dedi.
Cezaevinde yatmış çocukların görüşlerine dayanan haberleri, “Hiçbir maddi delile dayanmayan karalama ve linç yaklaşımı” şeklinde değerlendiren Çay, hepsi imzalı çıkan haberlerin kimler tarafından kaleme alındığının dahi belli olmadığı söyledi. Çay, “Yasa dışı PKK terör örgütünün yayın kuruluşları olduğu bütün kamuoyu tarafından bilinen Evrensel, Özgür Gündem ve Dicle Haber Ajansı tarafından haberleştirilip gündeme taşınan bu mesnetsiz ve gayri ahlaki yaklaşımı şiddetle kınıyoruz” diye konuştu.
"Terör örgütü yandaşları hükümeti yıpratmaya çalışıyor"
Evrensel gazetesinin haberine göre; belediye başkanı olmadan önce 18 yıl emniyet teşkilatında Terörle Mücadele Şubesi Müdürlükleri'nde görev yaptığını ve suç ve suçlu profilini yakından bildiğini ileri süren Çay, “Göreve geldiğim andan itibaren mevcut cezaevi bitişiğine mahkum yakınlarının güneşten ve soğuktan korunmalarını sağlayacak ve tuvalet ihtiyaçlarını karşılayabilecek bekleme salonu yaptırdık. Cezaevi yönetiminin talebi ve Cumhuriyet Başsavcılığının onayı ile suçlulara konferans verip onlarla sohbet ettik. Çocukların moral motivasyonunu yükseltmek amacıyla belediye müzik ekibimizle konserler düzenledik. Bu kadar sıcak ve samimi bir yaklaşımın olduğu ilçeyi bu derece çarpık ve sapıkça bir iftiranın odağı haline getirmek yanlıştır” ifadesini kullandı. Başkan Çay, haberleri “Terör örgütü yandaşlarının yönetimi zafiyete uğratmak, cezaevini kapattırmak ve bakanlık nezdinde hükümeti yıpratmak” olarak niteledi.
Çağdaş Gazeteciler Derneği: Bu kafalardan çok var
Gazeteci örgütleri, siyasiler ve insan hakkı örgütleri ise Çay’a tepki gösterdi. “Bir Pozantı Belediye Başkanı eksikti, bu zulümleri ve baskıları savunacak. O da aramıza hoş geldi” sözleriyle Belediye Başkanı'nın sözlerine tepki gösteren Çağdaş Gazeteciler Derneği Başkanı Ahmet Abakay, Türkiye’de benzer anlayışlara sahip kafaların az olmadığına dikkat çekti. “Ne yazık ki, bu tür yöneticiler, istikrarla, bu denli çağ dışı görüşleri sıkılmadan söyleyebiliyorlar” diyen Abakay, “Bunların cesaret aldığı yerler var. Benzer sözleri, onların üstlerindeki iktidar yöneticileri de söylüyor. Gazetecileri terörist ilan ediyorlar, gazeteleri bomba olarak gösteriyorlar. Medya üzerinde sansür uyguluyorlar” dedi. Abakay, “Öyle anlaşılıyor ki, bu şahıs, bir zamanlar dindar gençlik olarak yetişti ve bugün de bu açıklamasıyla, büyüklerine saygıda kusur etmiyor” değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye Gazeteciler Sendikası: Suçu işleyen suçsuz, yazan suçlu!
Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Ercan İpekçi de Çay’ın sözlerine tepki gösterdi. “Türkiye’de gazeteciler dışında herkes gazeteci kesilmiş. Herkes kendi görevini yapsın. İyi ki, Evrensel var, iyi ki Özgür Gündem, BirGün, Cumhuriyet, Aydınlık gibi gazeteler var” diyen İpekçi, anayasayı ihlal edecek şekilde, gazeteleri, ‘terör örgütü’ yayın organıymış gibi göstermenin kimsenin haddine olmadığını ifade etti. “Pozantı cezaevinde bu suçu işleyende bir kabahat yok da bu suçu ortaya çıkartan gazetelerin mi kabahati var. Gazetecileri, cezaevlerine koymak için CMK’de değişiklikler yapıyorlar. Ondan sonra siz, Hükümeti yıpratmayı amaçlıyorsunuz diyorlar” diye konuşan İpekçi gazetecilerin, demokrasinin, ifade özgürlüğünün ve insan haklarının peşinde koştuğunu, gerçek suçluları ortaya çıkarmaya çalıştıklarını söyledi. İpekçi, belediye başkanının suçluların peşinden koşmak yerine, gerçeği açığa çıkartan gazetecilerin peşinde olduğunu söyledi.
CHP: Gazeteleri kutluyorum
İddiaların ardından CHP heyetiyle birlikte Pozantı cezaevinde incelemelerde bulunan heyette yer alan CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, haberleri yapan gazetelerin kutlanması gerektiğini dile getirdi. İlk iddiaların 11 Nisan ve 22 Haziranda hazırlanan raporlarla gündeme geldiğini ve Adalet Bakanlığı’nın ‘körleri ve sağırları oynadığını’ hatırlatan Ağbaba, Pozantı’yı kirletenin geçen yıl Meclis İnsan Hakları Komisyonunun hazırladığı raporu kapatan, soruşturma izni vermeyen Adalet Bakanlığı olduğuna dikkat çekti. Belediye başkanının açıklamalarını kınadığını söyleyen Ağbaba, “Pozantı’da yaşanlar İDH, TTB vb. gibi bağımsız sivil toplum kuruluşları tarafından incelenmeli. Burada bir kez daha Evrensel gazetesi, Özgür Gündem gazetesi ve Dicle Haber Ajansına teşekkür ediyorum” diye konuştu.
İHD: Belediye Başkanı, Pozantı adını karalamıştır
İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan: Olayın Pozantı halkıyla bir ilgisi yok. Pozantı cezaeviyle ilgisi var. Belediye başkanı belli ki kendine vazife çıkarmış. Eğer belediye başkanı Pozantı’daki hak ihlalleri ve cinsel istismar iddialarının üzerine gitseydi o zaman Pozantı halkına daha iyi hizmet etmiş olurdu. Ama bu olayı açığa çıkaran, hak ihlallerini, şiddet ve istismarı yazan medyaya saldırması ırkçı ve milliyetçi zihniyet ile açıklanabilir. Hak İhlalleri ve şiddeti göz ardı etmek daha başka bir sorumsuzluktur. Bu yayın kuruluşları belediye başkanı hakkında hukuki işlem başlatmalıdır. Çünkü ırkçı ve milliyetçi bir tavır sergilemiştir, hiçbir meşru dayanağı olmayan Pozantı olayları hakkında söyledikleri maksatlıdır ve cezasız kalmamalı. Bence Belediye başkanı bu açıklamayı yapmakla Pozantı’nın ismini karalamıştır, Pozantı’ya kötülük etmiştir.
Kürkçü: Kuru gürültü
BDP Milletvekili Ertuğrul Kürkçü: Belediye Başkanı bunu niye üstüne alınıyor. Pozantı Cezaevini Belediye Başkanı değil, Cezaevleri Yönetimi Genel Müdürlüğü ve onun bağlı bulunduğu Adalet Bakanlığı yönetiyor. Belediye başkanı kendine yanlış bir vazife çıkarmış. Bu arada mesleğini icra eden gazeteleri yayın kuruluşlarını hedef almak doğru değildir. Evrensel gazetesi, Özgür Gündem gazetesi, Dicle Haber Ajansı PKK’nin yayın organı değil, PKK’nin kendi yayın organları var. Cezaevi yönetimi ve belediye başkanı aynı görüşü paylaşıyor. Pozantı’da yaşananlarla ilgili sorumluların açığa çıkması gerekir. Ben şu anda yoldayım ve Pozantı’ya gidiyorum. Bildiğiniz gibi Pozantı’da yaşananlar 2011 yılında İHD ve Kadın dayanışma dernekleri tarafından belirlenmişti. Dolaysıyla Pozantı’daki iddialar yeni değil. Bu nedenle gazeteler, basın kuruluşları yaşanmış bir olayı haberleştirmiş. Neresinden tutsanız dökülüyor. Pozantı halkı mı koydu onları oraya? Pozantı’yla, Pozantılı'yla alakası yok. Kuru bir gürültü etrafında taraftar toplama gayretidir.