Şubat'ta enflasyon bir kez daha sürpriz yaparak çift haneli rakamlara ulaşırken, giyim fiyatları iki ayda yüzde 10 düştü. Mevsimsel olarak beklenen ise, düşüşün çok daha yüksek olmasıydı. Giyim fiyatlarındaki bu gelişmeyi ekonomistler, enflasyonist baskıların en zayıf hissedildiği grubu dahi etkisi altına aldığının sinyali olarak okuyor.
Enflasyon 5 yıl sonra çift haneyi gördü!
Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) açıkladığı son verilere göre şubat ayında tüketici enflasyonu (TÜFE) 2012 Nisan'ından bu yana ilk kez çift haneye çıktı.
TÜFE'de manşet rakam yüzde 10,13 olurken giyim ve ayakkabı fiyatlarında ise bir önceki aya göre yüzde 3,43 düşüş var.
Üstelik ana harcama gruplarında yüzde 0,67 gerileyen ev eşyaları ile birlikte bir önceki aya göre fiyat düşüşü raporlanan tek kalem. Aralık 2016'dan bu yana gerileme ise yüzde 10,1'i buluyor.
Şubat verisinin şifresi giyim grubunda
BusinessHT'den Fırat Bora Taş'ın haberine göre, ilk bakışta dezenflasyonist olarak yorumlanabilecek bu gelişme ise enflasyonist baskıların daha çok yükseldiğinin bir yansıması; mevsimsel olarak ocak ve şubat aylarında yüzde 10'u aştığı görülen giyim ve ayakkabı fiyatları düşüşü bu kez sadece yüzde 3,43 düştü. 2016 şubat'taki düşüş ise yüzde 6,16 ve 2 aylık dönemde düşüş yüzde 12,45'ti.
Ekonomistlere göre bu durum, özellikle AVM'lerde yaşanan kira fiyatları baskısı ve satın almalarda kurdaki yükseliş ile maliyetleri artan hazır giyim mağazalarının bunu tüketici fiyatlarına yansıtmakta olduğunu gösterebilir. Daha kritik olan ise beklentilerde bozulmanın mevsimsel olarak enflasyonist açıdan en zayıf olduğu gruba bile sıçramış olabileceği.
Giyimde mevsimsel etki saptı
Enflasyon verisi detaylarının fiyatlama davranışındaki bozulmayı ve ayrıca kurdaki değer kaybının gecikmeli etkilerini net bir şekilde yansıttığını belirten HSBC Portföy Yönetimi Stratejisti İbrahim Aksoy, buna örnek olarak giyim ve ayakkabı gurubu fiyat gelişmelerini gösteriyor. Aksoy, "Giyim ve ayakkabı grubunda mevsim değişikliği nedeniyle son beş yılın şubat ayında ortalamada yüzde 5,6 indirim olmuş. Fakat bu yılın şubat ayında yüzde 3,3’lük çok daha sınırlı bir indirim olduğunu görüyoruz" diyor.
Bürümcekçi Araştırma ve Danışmanlık Ekonomisti Haluk Bürümcekçi de benzer şekilde, giyim fiyatlarının sezonluk indiriminin geçen yıldan çok düşük olmasını, "kurlara hassas gruplardaki yüksek artışlar" ve "işlenmemiş gıda fiyatlarında yukarı yönlü düzeltmenin devamı" ile birlikte enflasyonun önceki yıla göre yüksek gelmesinin nedenleri arasında sıralıyor.
Şubat verisinde giyim ve ayakkabı fiyatları hiç artmıyor
Ekonomistlerin işaret ettiği mevsimsel etki, verilere tarihsel bir bakışla yaklaşıldığında çarpıcı şekilde gözler önüne seriliyor.
2003 başlangıçlı veri setinde giyim ve ayakkabı fiyatlarının şubat ayında daha önce hiçbir zaman önceki aya göre artış yaşamadığı görülüyor. En sınırlı düşüş yüzde 1,66 ile 2003 şubat'ında. Bir sonraki en sınırlı düşüş ise bu yılın şubat verisinde.
Aylık bazda en büyük üç düşüş ocak ve şubat aylarında:
1) Yüzde 10,22: 2008 Ocak
2) Yüzde 8,43: 2007 Ocak
3) Yüzde 8,23: 2009 Ocak
4) Yüzde 8,22: 2006 Şubat
5) Yüzde 8,20: 2010 Ocak
En büyük beş yükseliş ise yüzde 12,30 ile yüzde 13,20 arasında ve tamamı Nisan aylarında. Tarih aralığı da 2012-2015 aralığı.
Enflasyon beklentilerinde bozulma sinyali mi?
Sektör temsilcilerinin hem mağaza hem de ürün ve personel maliyetlerinde artışın tüketiciye nihai fiyatlarda indirimleri sınırladığını belirttikleri Şubat ayı giyim fiyatlarındaki mevsim normallerinden ayrışmaya bir başka neden olabilecek faktör ise "beklentilerde bozulma".
Bu konu fiyatlama davranışı açısından oldukça hassas.
BloombergHT canlı yayını, Yatırım Bülteni programında Açıl Sezen'in sorularını yanıtlayan İstanbul Bilgi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ege Yazgan, bu noktada "Korkumuz, beklentilerin bozulmasıyla birlikte enflasyonun kendi kendini besleyecek bir sarmala girmesidir." değerlendirmesinde bulunmuştu.
Talep sanılandan daha mı güçlü?
Yazgan ayrıca "Talep baskısı aynı zamanda ekonominin o kadar da cansız olmadığını gösteriyor." dedi.
Anadolu Bank Hazine Bölümü Genel Müdür Yardımcısı Recep Atakan ise "Uzun süredir maliyet enflasyonu olarak açıklayabileceğimiz genel yapı kıpırdayan tüketimin getirdiği değişkenlerin yarattığı talep bazlı etkilerle birleşince yıllık enflasyon beklentilerinde bir miktar bozulma yaşatabilir." yorumunda bulundu.
JP Morgan'dan yapılan değerlendirmede de yurt içi talebin piyasa katılımcılarının varsaydığından daha güçlü olabileceği ifade edildi.
Tüketici harcamalarına dair detaylar da talep düşüşünün daha çok lüks ürünlerde yoğunlaştığını, mevsimsel düşüş ektisinden sapma yaşadığı görülen giyimin de aralarında bulunduğu zorunlu kalemlerde sürdüğünü gösteriyor. AVM Ciro Endeksi'nde giyim kategorisinde cironun istikrarlı şekilde artış trendi çizdiği izleniyor.
Diğer taraftan zayıf talep uzun süredir Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) enflasyon raporları ve PPK karar metinlerine enflasyonu sınırlandırıcı faktör olarak yer aldı. TCMB, ocak ayı PPK karar metninde "Toplam talep koşullarının düşüş yönlü katkısına rağmen, döviz kuru gelişmelerinin gecikmeli etkisi ve işlenmemiş gıda fiyatlarındaki oynaklık nedeniyle kısa vadede enflasyondaki belirgin yükselişin devam edebileceği öngörülmektedir." demişti.