Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesiyle ilgili soruşturma kapsamında tutuklanan emniyetçi Özkan Mumcu'nun avukatı Zafer Kiremitçi müvekkilinin cinayetten 11 ay önce, istihbari bilgileri İstanbul İstihbarat Şube Müdürlüğü ve İstihbarat Dairesi Başkanlığı’na resmi yazıyla bildirdiğini söyledi.
Mumcu’nun Trabzon İstihbarat Şube’de görevliyken Dink cinayetiyle ilgili aldıkları ihbarı üstlerine ilettiğini belirten Kiremitçi, “İstihbarat Şube Müdürü Engin Dinç’in neden ifadesi dahi alınmamıştır? Engin Dinç’in ifadesinin alınmaması hukukun mu yoksa bilmediğimiz bir menfaat ilişkisinin gereği midir?” diye sordu.
Avukat Kiremitçi, müvekkilinin, cinayetten 11 ay önce istihbari çalışmasını Engin Dinç’e sunduğunu anlattı. Dink suikastının da Özkan Mumcu askerdeyken işlendiğini hatırlattı. Mumcu tutuklu bulunurken resmi yazıda imzası bulunan Engin Dinç’in ifadesinin dahi alınmamasına, “Hem yazıyı yazan hem de yardımcı istihbarat elemanı olmaması gerekirken Erhan Tuncel’i yardımcı istihbarat elemanı yapan Engin Dinç nerede?” diyerek tepki gösterdi. İfadesine ilk başvurulması gereken kişi hakkında hâlâ gereken adımın atılmadığını ifade eden Kiremitçi, müvekkilinin tutuklanmasını da ‘siyasi oyun’ olarak değerlendirdi. Kiremitçi, savcının dosyayı aldıktan kısa süre sonra Mumcu’yu tutuklamasını da eleştirdi ve ekledi: “Savcının karşısında şüpheli olmanın gerekleri ne? Dosyada kusurlu olmak mı yoksa siyasi olarak arkanın bir yere dayanmıyor olması mı?”
Faruk Alan'ın Zaman gazetesinde yayımlanan haberine göre, Zafer Kiremitçi, cinayetten sadece Trabzon İstihbarat Şube’nin sorumluymuş gibi gösterildiğine de dikkat çekti. Cinayette dönemin İstanbul İstihbaratı ve Trabzon’daki Jandarma ekiplerinin de ihmali olduğunu belirterek Mumcu’nun avukatı, şu ifadeleri kullandı: “Gerek Erhan Tuncel gerekse Yasin Hayal, Trabzon İstihbarat Müdürlüğü tarafından takip edilmiş. Trabzon İstihbaratı dinlemiş, araştırmış elde etmiş olduğu istihbari bilgileri değerlendirip İstanbul’a resmi yazı yazmış. İstanbul İstihbarat Müdürlüğü ise bu resmi yazıya rağmen hiçbir şey yapmıyor. Koruma kararı aldırmak için müracaatını yapmıyor. Cinayetten sonra sahte bir tutanak düzenliyorlar. ‘Sarıgazi ilçesine gittik orada Osman Hayal’i bulamadık.’ diyorlar. Tutanağın sahte olduğu sonra müfettiş raporları ile ortaya çıkıyor ve disiplin cezası alıyorlar. Trabzon Jandarma’nın da ifade vermesi gerekiyor. Yasin Hayal’in eniştesi cinayetten 1,5 ay önce Trabzon Jandarma’ya gidiyor ve diyor ki: ‘Ogün Samast Hrant Dink’i öldürecek. Benden 300 liraya silah almak istediler’. Ancak Trabzon Jandarma hiçbir şey yapmıyor.”
Dink'in ailesi de savcılığa başvurmuştu
Hrant Dink’in ailesi de atılmayan adımlara tepki göstererek İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurmuştu. Geçtiğimiz hafta savcılığa verilen dilekçede, Engin Dinç’in ifadesinin alınması da istendi. Cinayetin önlenememesinde Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü’nün diğer görevlileri gibi Dinç’in de ciddi şekilde sorumluluk sahibi olduğu vurgulanarak, “Engin Dinç, tüm bu önemli süreçlerde Trabzon İstihbarat Şube müdürüdür, Dink cinayetinin önlenmemesinde Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü’nün diğer görevlileri gibi ciddi şekilde sorumluluk sahibidir” denildi.
