Mavi Marmara saldırısının ardından 3 yıl sonra İsrail Başbakan'ı Netanyahu'nun, Erdoğan'ı arayıp, olayda öldürülenler hakkında öldürülmesi ile ilgili olarak özür dilemesi ve öldürülenlerin ailelerine tazminat verileceğini söylemesinin akabinde, İnsan Hak ve Hürriyetleri Vakfı'nda (İHH) basın açıklaması yapıldı. Gazze'ye gitmek üzere Mavi Marmara gemisinin organizasyonunu düzenleyen ve saldırıda, 2 üyesini kaybeden İHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım, İsrail'in özrüne ilişkin olarak, "Mavi Marmara büyük bir zafere imza atmıştır." dedi.
Bülent Yıldırım konuşmasının devamında, "Gazze'de ve Filistin'in genelinde insani durumun iyileştirilmesi gündeme gelmiştir. Filistine uygulanan ambargo kalkmıştır ve israil özür diledi bu önemli bir diplomasi başarısıdır. Dilenen özür çok önemlidir. Bu özürle birlikte Gazze'ye uygulanan ambargonun ve ablukanın kalkması söz konusu olmuştur. Her zaman cesaretli olmak gerektiği düşündük. Bugün haklıdan yana gösterilen cesaretin sonucunu aldık. Özür suçun kabulüdür, davamız devam edecektir. Özür dileme olayı siyasi ve diplomatik olarak büyük bir başarıdır" ifadesini kullandı.
'Oğlum bu uğurda şehit olmuştu'
radikal com.tr'de yer kalan haberde, Mavi Marmara saldırısında şehit olan ve Mavi Marmara saldırısının sembol ismi olan 19 yaşındaki ABD vatandaşı Furkan Doğan'ın babası, İsrail 'in özür dilemesi ve tazminat ödemeyi kabul etmesinden ziyade Gazze'ye uygulanan ambargonun kaldırılmış olmasına sevindiklerini söyledi. Radikal'e konuşan Ahmet Doğan, " Oğlum ve diğer 8 şehit, Mavi Marmara'da Gazze'ye olan ambargonun kaldırılması uğrunda şehit olmuştu" diyerek sözlerine şöyle devam etti:
"Furkan ve diğer şehitlerimiz olduğunda bunu söylemiştik. Özür dileme ve tazminatın yanı sıra en önemlisi ambargonun kaldırılmasıydı. Eğer Ambargonun kabul edilmesi şartını da kabul ediyorlar ve ambargoyu kaldırıyorlarsa şehadetin ambargonun kalkmasıyla sonuçlandığı için amacına ulaştığını düşünüyorum. İnşallah sözlerinde dururlar. İsrail'e somut olarak sonuçlarını görmeden inanamıyorum. Ambargonun kaldırılması uğrunda şehit oldu. Furkan'da oraya ambargonun kırılması için gitmişti. Ambargo kalkıyorsa Furkan ve diğer şehitler amacına ulaşmış demektir. Eğer bu şartlar yerine getirilirse ve ambargo kaldırılırsa bizde amaca ulaştığı için memnun oluruz."
'Furkan Doğan 19 yaşındaydı'
Mayıs 2010'da gönüllü olarak İsrail ablukası altındaki Gazze'ye insani yardım götüren Gazze filosunda yer aldı. Mavi Marmara gemisinde kampanyaya katılan Doğan, İsrail askerlerinin filoya saldırısında öldürüldü. Adli Tıp raporuna göre Doğan 45 cm'den daha kısa bir mesafeden yüzünden, kafasının arkasından, iki kez bacağından ve bir kez de sırtından olmak üzere toplam 5 kez vurulmuştu.
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliğinin hazırladığı rapora göre Furkan Doğan, İsrail komandoları tarafından "infaz" yöntemiyle öldürüldü. Raporda, 19 yaşındaki Furkan Doğan'ın elindeki küçük kamera ile çekim yaparken iki kere kafasından olmak üzere defalarca vurulduğu ifade edildi. Adli tıp raporundan yola çıkarak Furkan Doğan'ın güvertede bilinci açık ya da yarı bilinçli bir zaman yattığını ve daha sonra yüzünden vurulduğu tespit edildi. Doğan'ın cenazesi 4 Haziran 2010 Hunat Camii'nde kılınan cenaze namazının ardından Kayseri'nin Talas ilçesinde toprağa verilmişti.
