İzmir’de yaşayanlara bu hafta sonu yanı başlarındaki bir doğa cennetinde zaman geçirmelerini öneriyorum. Hava hafta sonuna doğru açacak gibi görünüyor. İzmir’in meşhur sahil lokantalarına bir haftalığına da olsa ara verin ve kendinizi doğanın kollarına bırakın. “İzmir’de nerede o doğa ?” diyenlere “Karagöl’de” diyeceğim ama ardından gelecek soruyu da biliyorum: “İzmir’de Karagöl diye bir göl mü var ?” Evet İzmir’de bir göl var. Hem de İzmir’in yanı başındaki Yamanlar dağı üzerinde. Dağın zirvesinin hemen altındaki düzlükte bulunan göl olağanüstü doğa görüntüleri sunuyor. Karagöl ne yazık ki İzmirliler tarafından bile çok fazla bilinmiyor. Her mevsim muhteşem görüntülerin izlendiği Karagöl'e araçla da gidilebilir, yürüyerek de. Araçla gidenler Çanakkale yolunda ilerlerken Örneköy tabelasına saptıktan 25 kilometre sonra Karagöl'e varabilirler. Yol biraz bozuk. Yer yer çukurlar var ama her türden binek otomobilin rahatlıkla gidebileceği bir yol. Arabanızı gölün girişinde bıraktıktan sonra gölün etrafında yürüyebilir, piknik yapabilirsiniz. Piknik yapmak istemeyenler için bir lokanta da var. Sabah erken giderseniz hafta sonları otantik bir fırında pişirilen taze köy ekmeği ile güzel bir kahvaltı da yapabilirsiniz. Göl alanına girişte araçlar ve yayalar için belli bir ücret alınıyor. En son araç girişi için alınan ücret 15, yaya için ise 4 liraydı. Böyle bir doğa için hiç de fazla bir ücret değil aslında.
Karagöl'e bir doğa yürüyüşü yapmak isteyenler, baharın henüz yüzünü gösterdiği bu günlerde çiçeklerle bezenmiş bir rotada keyifli birkaç saat geçirebilirler. Rotanın başlangıcı Menemen'in Emiralem köyünün çıkışındaki derenin 100 metre ilerisindeki patikadan başlıyor. Ancak buradan göle yapılacak yürüyüş için, grupta daha önce bu rotayı yürümüş birilerinin olması şart. Yürüyüş performansa göre 4-5 saat sürebilir. Aslında orta karar bir ekip için 3 saat sürüyor ama ilkbahar renklerinin doyulmaz güzellikleri sık sık fotoğraf molalarına yol açtığı için yürüyüş uzayabiliyor.
Yüksekliği 1076 metre olan Yamanlar dağının üstünde bulunan Karagöl, ismini bir zamanlar bölgede yaşayan Tantalos’tan almış. Gölün diğer bir adı da Tantalos gölü zaten. Tantalos Zeus’un bir ölümlü ile olan ilişkisinden doğmuş. Kimi zaman frigya kralı olarak anılsa da bununla ilgili kesin bir delil yok. Şimdi Manisa sınırları içinde olan Spilos (Spil) dağında yaşarmış. İsminin antik dönemlerden günümüze kadar gelmesi, ona uygulanan ve “ Tantalos İşkencesi “ olarak anılan eziyetle ilişkilidir. Olympos’u ziyaretinde tanrılardan nektar çalar. Zeus da onu bir delikten yer altı dünyasına atarak cezalandırır. Ceza, suyla dolu olan bir yerde olmasına rağmen asla suya ulaşamaması şeklindedir. Boğazına kadar suyla dolu olan bir yerdedir ama canı su içmek istediğinde su çekilir ve asla suya ulaşamaz. Acıkınca başının üzerindeki meyvelere uzanır ama meyveler hemen yükselerek ondan kaçarlar. Zeus’un Tantalos’u attığı delik daha sonra suyla dolarak bir göl oluşur. Bu göl yamanlar dağı üzerindeki Karagöl’dür.
Tantalos gölü de denilen Karagöl’ün etrafında bir çok yürüyüş rotası bulunuyor. Bu yürüyüş rotalarında biri de Karaçam köyünden geçerek Çamiçi köyündeki Homeros mağarasına kadar uzanır. Göl kenarındaki tesislerde yemek yiyebilir, etrafındaki küçük rotalarda yürüyüşler yaparak İlkbahar renklerinin tadını çıkarabilirsiniz.