11 Eylül 2001 saldırısında ABD’de yaklaşık 3 bin insan hayatını kaybetti. Saldırı medeniyetler çatışması olarak yorumlandı. Başkan George W. Bush, “Terörizmle Savaş” kampanyası başlattı. ABD NATO'nun 5. maddesini işletti ve birçok NATO üyesi ülkenin desteğiyle önce Afganistan'ı (2001), sonra Irak'ı (2003) işgal etti.

Hem ABD Dışişleri Bakanlığı Küresel Terörizm Raporları hem de Ekonomi ve Barış Enstitüsü tarafından hazırlanan Küresel Terörizm Endeksi Raporları şunu gösteriyor:

ABD’nin Terörizmle Savaş kampanyası terörü azaltmadı. Tersine ölümleri ve terörden zarar görenleri artırdı. Ve dünyamız artık daha az emniyetli bir hale geldi.

ABD kökenli Reader Supported adlı bir haber portalında Paul Gottinger imzasıyla yayımlanan bir haber analizdeki ABD Dışişleri Bakanlığı Küresel Terörizm Raporu ve CIA verilerine dayalı tespitler ve bulgular ilginç:

- ABD Dişişleri Bakanlığı verilerine göre 2002 – 2014 yılları arasında küresel düzeyde terör saldırılarının sayısı yüzde 6500 arttı.

- ABD ordusu tarafından işgal edilen ya da bombalanan ülkeler terörizmdeki artıştan en fazla etkilenen ve zarar gören ülkeler oldu.

- 2007-2009 yılları arasında dünyada meydana gelen terör olaylarının neredeyse yarısı ABD’nin işgal ettiği Irak ve Afganistan’da oldu.

- 2014 yılında terör saldırısı sonucu hayatını kaybeden insanların yüzde 74’ü Irak, Nijerya, Afganistan, Pakistan veya Suriye’de meydana gelen saldırılar sonucunda hayatını kaybetti. Bunlardan aynı yıl içinde ABD tarafından işgal edilmemiş ya da hava saldırısı yapılmamış tek ülke Nijerya’dır.

- Bu analiz Ekonomi ve Barış Enstiüsü tarafından hazırlanan Küresel Terörizm Endeksi 2015 Raporu’ndaki bulgularla da örtüşüyor. Rapor şunu söylüyordu:

“Terörist faaliyette artış, ABD’nin Irak’ı işgaliyle çakıştı. ABD işgali ülkede büyük bir iktidar boşluğu yarattı ve farklı hiziplerin ortaya çıkmasına ve saldırganlaşmasına yol açtı.”

- 7 Ekim günü ABD’nin Afganistan işgalinin 14. yıl dönümüydü. ABD’nin “Terörle Savaş” kampanyası nedeniyle Irak, Afganistan ve Pakistan’da öldürülen insan sayısı 1.3 milyon ile 2 milyon arasında. Bu sayıya Somali, Yemen, Libya ve Suriye’deki ölümler dahil değil.

10 Aralık günü MSNBC’ye konuşan Cumhuriyetçi aday Ted Cruz şunu söyledi:

“Evet, hata nerede? Dış politikamızda sık sık tekrar eden, hatta bundan da fazla bir hata gördük. Demokratların ve Washington bağlantılı birçok Cumhuriyetçinin Orta Doğu hükümetlerinin düşürülmesinde rol aldıklarını gördük. Ve sonuçta kazananlar kötü adamlar oldu. Sonuçta bu ülkeleri radikal İslamcı teröristlere teslim ettik.”

Yani, Orta Doğu “Terörle Savaş” stratejisinden önce çok daha istikrarlıydı.

Medeniyetler İttifakı Projesi de bir oyundu, oynandı ve bitti. Artık daha tehlikeli bir dünyada yaşıyoruz.

Geçen hafta Ben Swann adlı, ABD dış politikasını yüksek sesle eleştiren bir gazeteci şunu söyledi:

“2003 ABD işgalinden önce Irak’ta kaç kez intihar saldırısı olduğunu biliyor musunuz? Hiç! Ülkenin tarihinde intihar saldırısı hiç yok. Ama 2003 yılından bu yana 1892 intihar saldırısı oldu.”

Bir hatırlatmaya bitirelim: Bugün mezhep farkı, hatta aynı mezhepten olup örgüt farkı nedeniyle birbirlerini yok edecek kadar öfkeli Müslümanların yaşadığı Irak’ta, demokrasi inşa edeceğiz diyerek ABD tarafından 2003 yılında işgal edilmeden önce, 1.5 milyon Hristiyan yaşıyordu ve beğenmediğimiz Saddam Hüseyin’in hem dışişleri bakanlığını (1983–1991), hem de başbakan yardımcılığını (1979–2003) yapmış olan Tarık Aziz bir Hristiyandı.