Geçen Cuma, G-7 ülkelerinin Yen’e ortak müdahale etmeleri ve Libya’nın ateşkes açıklamasıyla piyasalardaki toparlanma eğilimi korudu.

BM Güvenlik Konseyi'nin Libya'daki sivilleri koruma amacıyla uçuşa yasak bölge oluşturulmasına yetki veren karar tasarısını kabul etmesine karşın, Libya’nın ateşkes kararı açıklamasıyla bölgeye yönelik tansiyon da azalmış oldu.

Ancak, Libya’nın ateşkes kararını destekleyici bir tutum sergilememesi sonrasında, hafta sonu Paris'te düzenlenen ve ABD, Fransa, İngiltere ve Almanya liderleri ile Arap ülkelerinin temsilcilerinin katıldığı zirvenin ardından, BM Güvenlik Konseyi şemsiyesi altında askeri müdahalenin resmen başlatılmasıyla bölgede tansiyon tekrar arttı. Libya lideri Kaddafi'nin ikinci ateşkes açıklamasına karşın, uluslararası güçlerin diplomatik çözümün masaya gelmesinde ihtiyatlı davrandığı gözleniyor.

Böylece geçen Cuma, 104 dolara kadar çıktıktan sonra Libya’nın ateşkes kararıyla 101 dolara gerileyen ham petrol fiyatları tekrar 104 dolara yaklaştığı izleniyor. Altın fiyatları ise 1.430 dolara yakın seviyelerde kaldı.

Piyasalardaki alım eğilimi ve Fed ile Avrupa Merkez Bankası politikaları arasındaki farklılığın korunmasıyla, Euro dolar paritesi 1,42 seviyesine yaklaştıktan sonra 1,4150’nin hafif altına inmiş görünüyor.

Çin’den munzam karşılıklarına yeni bir artış

Beklentilerin üzerinde çıkan Şubat enflasyon verisinden sonra oluşan beklentilere paralel olarak, Çin merkez bankası geçen Cuma munzam karşılık oranlarını 50 baz puan daha artırarak % 20 seviyesine çıkardı. Zaten beklenen bir karar olduğundan ve faiz artışının gelecek aydan önce gelmeyeceği düşüncesiyle kararın etkisi sınırlı oldu. Mart ayında da ihracattaki yavaşlama kaynaklı dış ticaret açığı beklenmesi, faiz artırım beklentilerinin ötelenmesine neden olabilir.

Libya gelişmeleri ve birleşme-satın alma haberlerine odaklı bir hafta

BM’nin hafta sonu başlattığı askeri müdahale sonrası Libya’daki gelişmelere odaklı bir başlangıç olacağı anlaşılıyor. Libya’nın ikinci ateşkes kararı bölgedeki tansiyonun temkinli de olsa yatışmasını sağlamış durumda. Ancak kalıcı rahatlığı, uzlaşmacı bir tavrın sergilenerek diplomatik çözüm önerilerinin gündeme gelmesi sağlayacaktır.

Piyasalara önemli bir destek unsuru olan birleşme ve satın almaların AT&T ve T-Mobile haberi ile devam etmesi, politik risk unsurları dengeleyici bir rol üstlenebilir.

Diğer taraftan, piyasaların nükleer krize yönelik gelişmeleri yakından takip ettiği Japonya ile ilgili olarak ise, kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s’in ileriki dönemde not indirimi ile ilgili risklere dikkat çeken uyarısı bulunuyor. Ancak, Japon piyasalarının tatil olması ile etkisi sınırlı kalabilir.

Ayrıca, küresel veri açıklamalarının yoğun olmadığı bir günle başlıyoruz. Sadece, ABD’de Şubat mevcut ev satışlarının beklenen yavaşlığı yansıtıp yansıtmayacağı özellikle parite açısından oldukça önemli.

Önümüzdeki günlerde, Yen’deki değerlenme baskıları, petrol fiyatlarının seyri ve merkez bankalarının politikalarına ilişkin yeni sinyaller piyasa trendinin oluşması açısından kritik göstergeler olacak.

Farklı sinyallerin alındığı gelişmiş merkez bankalarının politikaları test edilmeye devam edecek. Birleşme ve satın almaların desteği ise sürecek gibi görünüyor.