Para politikası ile ilgili belirsizlikler nedeniyle, iç piyasaların küresel toparlanmaya katılma konusunda tereddütler yaşadığı gözleniyor.
Bankalar Birliği’nden yapılan açıklamada, “ekonominin zayıf halkası güçlensin derken güçlü halkayı zayıflatmayalım” mesajı geldi. Yani, cari açık endişelerini yatıştırmak için bankacılık sistemine zarar verilmemesi gerektiği açıkça söyleniyor artık.
Merkez Bankası’nın son şok munzam artış kararının bankalarda yarattığı rahatsızlığın devam ettiği anlaşılıyor.
Bankalar Birliği’nden son munzam artışlarına tepkisi yerinde.
Merkez Bankası Başkanı Durmuş’un açıklamaları
Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz’ın Ankara Sanayi Odası’nda yaptığı basın toplantısında öne çıkan açıklamalar dikkate değer:
*2010 büyüme oranı % 8-9 arasında tahmin ediliyor (bizim tahminimiz % 8,8; gerçekleşme bu ay sonunda açıklanacak);
*Kredi genişlemesinde yavaşlama olduğu yineleniyor ancak yeterli düzeyde olmadığı düşünülüyor. Alınan tedbirlerin etkisinin ikinci çeyrekten itibaren daha belirgin gözlenmesi bekleniyor. Bu arada, kredilerdeki artışın milli gelire oranının yüksek seviyede olduğuna dikkat çekilerek, sadece kredi genişlemesi oranına bakmamak gerektiğine işaret ediliyor;
*Son faiz kararı sonrasında kurda gözlenen artışın likiditeyi sıkılaştırıcı etkiden kaynaklandığı vurgulanıyor;
*Cari açıktaki artış devam etmekle birlikte, 12 aylık rakamlardan ziyade mevsimsel olarak düzeltilmiş aylık verilerin gelişimine bakılması gerektiğine dikkat çekiliyor;
*Kamu maliyesinin desteğinin devam etmesi gerektiği yineleniyor;
*Petrol ve diğer emtia fiyatlarındaki artışa karşın, enflasyondaki rahat tavır devam ediyor. Özellikle hizmet enflasyonu, enflasyon risklerinin kontrol altında kalması için önemli bir destek unsuru. İşlenmemiş gıda fiyatları da diğer bir olumlu faktör (Mart ayında işlenmemiş gıda fiyatlarının katkısının belirginleşebileceğini düşünüyoruz);
Sonuç olarak, Merkez Bankası’nın yeni para politikası çerçevesinde alınan önlemlerin etkilerini ikinci çeyrekte de gözlemeye devam edeceğini anlıyoruz.
Şimdiye kadar elde edilen etkinin arzu edilen seviyede olmamasına karşın, yeni yaklaşıma yönelik izleme döneminin sürdürülmesi iç piyasalardaki dalgalı seyrin de devam edebileceğine işaret ediyor.
Veri ve açıklama hassasiyeti yüksek kalacaktır.
Bu dönemde güven unsurunun kaybedilmemesi ise daha kritik bir hale gelmiş oluyor.
Nitekim, Merkez Bankası da bugün yaptığı açıklamalarda piyasalara mesaj vermede daha dikkatli davranacağını söyleyerek, bu risk unsurunun artan öneminin farkında olduğunu açık bir şekilde dile getirmiş oldu.