05 Temmuz 2011

Gıda fiyatların​da volatilite artıyor

İhracatta sınırlı artış devam ediyor. Aylık ihracat % 3,8’lik sınırlı artışla...


İhracatta sınırlı artış devam ediyor. Aylık ihracat % 3,8’lik sınırlı artışla  11,5 milyar dolar olarak gerçekleşti,  yıllık artış da % 25,2 düzeyinde  kaldı.
Türkiye  İhracatçılar Meclisi’nin Haziran verileri, dış taleple ilgili sıkıntıların  devam ettiğine işaret ediyor.
Diğer yandan, CNBC-E’nin  endekslerine göre, tüketici güveninde Haziran’da % 2’lik bir  düşüş yaşanırken, tüketim eğiliminde % 11,3’lük gerileme dikkat çekti.  Özellikle tüketim eğilimindeki düşüş, öne alınan talebin yerini yavaşlayan  bir tüketime bırakabileceğinin sinyalini veriyor.
İstanbul Ticaret  Odası’nın Haziran verileri % 0,66’lık düşüşe işaret etti. Düşüşün  en önemli kısmı da, taze sebze ve meyve fiyatlarındaki % 11’lik  düşüşten kaynaklandı. 
Son iki yılın Haziran gelişimine  baktığımızda, taze sebze ve meyve fiyatlarında İstanbul’da gözlenen  keskin düşüş hareketlerinin ülke çapındaki fiyatlara yansımadığı gözleniyor.  Daha önceki dönemde ise farklı bir gelişim söz konusu. Ayrıca, Mayıs ayında  ülke bazında gözlenen ciddi yükselişin sinyali önceden açıklanan İstanbul  fiyatlarında yoktu.

Gıda fiyatların​da artan volatilite

Mayıs ayında aylık enflasyon oranında ani sıçramaya neden olan işlenmemiş gıda fiyatları, Haziran ayında da beklentilerin ötesinde bir düşüş sağladı. Tüketici fiyatları aylık olarak % 1,43 düşerken, yıllık enflasyon oranını da yaklaşık bir puanlık gerilemeyle % 6,2’ye çekti. Böylece, Merkez Bankası’nın yılsonu öngörüsü olan % 6,9 ile daha uyumlu bir enflasyon tablosu ortaya çıkmış oldu.
Ancak, gıda fiyatlarında artan volatilite tam bir rahatlamaya izin vermeyecek gözüküyor.
Özellikle, Ramazan ayı öncesi gıda fiyatlarında beklenen artışlar ve düşük baz etkisi, yıllık enflasyonu yine % 7 seviyesine çıkarabilir.
Çekirdek enflasyon göstergelerindeki artışların devam etmesi de, diğer yakından takip edilmesi gereken bir unsur. “I” göstergesindeki yıllık oran % 5,3’e ulaşmış durumda. Her ne kadar orta vadeli öngörüler açısından ılımlı bir görünüm yaratsa da, geçen Ekim sonunda % 2,5 seviyesinde olduğu düşünülecek olursa yükselişin nasıl bir seyir izleyeceği önemli.
Diğer taraftan, hizmet enflasyonu ve kur etkisi ile ilgili ciddi bir baskının gözlenmemesi, fiyat istikrarı açısından para politikasını destekleyici bir tablo sunuyor.
Finansal istikrar hedefiyle ilgili olarak hala endişelerin sürdüğü para politikasında, faiz artırımı yönündeki baskıların yatışması açısından manşet enflasyonundan yansıyan tablo şimdilik destekleyici görünüyor.
Geçen ay işlenmemiş gıda fiyatlarında % 13’ü aştığını düşündüğümüz aylık düşüşten sonra, yıl sonu tahminimizi % 7,6’dan % 7,2’ye ılımlı bir şekilde çekiyoruz. 

Yazarın Diğer Yazıları

Altın fiyatları baskı altında

Almanya ve Fransa’nın 2 trilyon Euro’luk fonda anlaştıkları haberi küresel...

Altında güçlü bir hareket beklenmiyor

Küresel piyasalar büyüme endişeleri, Avrupa borç krizi ve Yunanistan

Altında 1500 dolar eşiği kritik

Bu ayın başlarında 1,920.30 $/ons ile rekor seviyeleri gören altın bu...

"
"