ABD’nin kredi notunda yapılan indirim sonrasında sert satışlara maruz kalan küresel piyasalar, Fed toplantısı öncesinde teşvik paketine işaret edilebileceği beklentisiyle toparlanma çabası içinde. Avrupa merkez bankasının devam eden tahvil alımları ek destek unsuru olsa da piyasalardaki tedirginlik had safhada.
ABD hazinesinin ülke notundaki indirim sonrasında gerçekleştirdiği ilk ihalede beklenenin üzerinde taleple karşılaşılmasıyla güven ortamının tekrar oluşturulma çabalarının karşılık bulduğu gözlense de henüz güven ortamından bahsetmek zor.
Olumsuz risk algılamasının yatışmasıyla emtialarda gözlenen toparlanmaya paralel, ham petrol fiyatları 82 dolar seviyesine yükselse de bu fazla sürmedi.
Küresel belirsizlik unsurlarının ağırlığını artırmasıyla altın dün yeniden 1.779 doların üzerine çıktı.
Geçen hafta ABD’nin not indiriminden sonra artan global resesyon korkuları üzerine hisse senedi piyasaları düşüş kaydetmesi altını tetikledi. Politik liderlerin Avrupa’da ve ABD’deki borç krizlerini çözemeyeceği korkusu, yatırımcıların riskli varlıklardan çıkmasından sonra yükselen altın fiyatları kısa bir süre sonra kar satışlarını da beraberinde getirdi.
Yatırımcılar altın ve bono almak üzere hisse senetlerinden çıkması ile altın fiyatı Aralık 2008 tarihinden beri ilk kez platin fiyatının üzerine yükselmiş oldu.
Daha zayıf büyüme senaryosuna geçiş; ancak şimdilik 3. genişleme sürecine geçiş yok. Fed politika faiz oranlarını % 0,0-0,25 bandında tuttuğu faiz toplantısında, büyüme görünümü açısından daha karamsar bir senaryoya geçtiğinin işaretlerini açık bir şekilde verdi.
Önümüzdeki dönem için, büyüme hızı önceki toplantıya göre daha düşük seviyede öngörülürken; genel görünümdeki aşağı yönlü risklerin arttığı düşünülüyor.
Emtialardaki son düzeltme hareketi sonrasında, enflasyonda tarafında daha güvenli bir duruş söz konusu.
Dolayısıyla, faizlerin olağanüstü düşük seviyelerinin 2013 ortası gibi bir tarih de verilerek devam edeceği belirtiliyor.
Ancak, anapara ödemesi gelen tahvillerin yenilenmesi dışında ek bir genişleme süreciyle ilgili bir ifade yok. Sadece, ekonomik toparlanmayı destekleyici birçok politika aracının tartışıldığı ve ekonominin gidişatına göre uygun olanların uygulanabileceği dile getiriliyor.
Ekonomi ve finansal piyasalardan alınan sinyallere göre, 25 Ağustos’taki Jackson Hole toplantısı bu önlemlere yönelik daha net işaretlerin alınmasına imkan tanıyabilir.
Çin faiz artırımını 2012’ye erteleyebilir.
Çin merkez bankasının da, küresel ekonomide oluşan aşağı yönlü risklere karşı savaşan merkez bankalarının arasına katılabileceği öne sürülüyor. Aslında, son enflasyon rakamlarının yüksek çıktığını ve yavaşlama beklentilerinin son çeyreğe kaldığını biliyoruz. Ancak, global para politikalarında alınan son duruşa küresel ekonominin önemli güçlerinden biri olarak Çin’in de katılması bekleniyor.
İç Piyasalar
Küresel piyasalardaki rahatlama ve Merkez Bankası’nın kurda oluşan baskıları azaltmak için döviz depo oranlarını bir puan düşürmesi ve günlük ihalelerde satış miktarını 10 milyon dolar daha yükseltmesiyle, önceki günlerin yoğun satışlarından sonra İMKB 100 endeksi % 1,3’lük artışla 52.961 puana çıkmıştı. Ancak dün, İMKB Ulusal 100 Endeksi, arka arkaya gelen satışlarla ikinci seansın sonuna doğru yüzde 7'nin üzerinde düşerek 49 bin 193 puana kadar gerilerken, günü 2 bin 653 puanlık kayıpla 50 bin 307 puandan tamamladı. Hisse senetlerinin değer kaybı ortalama yüzde 5,01 oldu.
Piyasaların bu görüntüsü ile dalgalanmaların devam edeceği kesin. Ancak volatilite bu oranlarda olmayacaktır.
Fed’den gelen düşük faizin uzun süre devam edeceği mesajının küresel piyasalarda yarattığı rahatlamadan İMKB’nin de olumlu etkilendiği gözlenebilecek. Ancak, hem Merkez Bankası’nın politikasıyla ilgili kafa karışıklığı hem de bugün açıklanacak Haziran cari açık rakamı öncesinde dış dengenin seyrine ilişkin endişeler nedeniyle gün içinde yükselişler kar satışlarıyla karşılaşabilir.
Dün yapılan ekonomi değerlendirme toplantısında, ekonomi yönetiminde tüm kurumların gelişmeleri yakından takip ettiği, tüm senaryolara karşı hazırlıklı olunduğu ve gerekli adımları zamanında uygulamaya koyduğu vurgulandı. Yüksek cari açıkla ilgili olarak, önümüzdeki dönemde kalıcı çözüm sağlayacak yapısal düzenlemelerin süratle uygulamaya konulmasına odaklanacağı kesinleşti.
Ayrıca hedeflerin, 2012-2014 orta vadeli programda detaylandırılacağı da belli oldu.. Tüm bu taahhütlerin yerine getirilmesi, dışarıya karşı artan kırılganlığı azaltmak için kritik bir önem taşıyor.