Tartışma sert, keskin... Çünkü mesele Saray'da yapılacak adli yıl açılış törenine katılıp katılmamanın ötesinde... Sığ değil, derin... Tartışılan rejim... Tartışılan kuvvetler ayrılığı...
Geçen yıl 24 Haziran seçimleriyle resmen tek kişilik yürütme modeline geçtik... Erdoğan 9 Temmuz'da yemin ederek yeni dönemi başlattı...
Erdoğan artık Anayasa'ya göre; hem devletin başıydı, hem tek başına yürütme organıydı hem de AKP'nin genel başkanıydı... Yani üç şapkalı...
Erdoğan üç şapkayı taktıktan yaklaşık iki ay sonra adli yıl açılış töreni yapıldı...
Nerde?
Yargıtay'da... Neden Yargıtay'da yapıldı?
Çünkü; AKP/MHP ortaklığıyla kurulan Türk usulü başkanlık rejiminin adına Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi denildi... Bu değişiklikle eskiden hükümetin başı Başbakan’dı artık Cumhurbaşkanı oldu... Eskiden hükümetin merkezi Başbakanlık binasıydı artık Saray oldu... Eskiden Türkiye başbakanlıktan yönetilirdi artık Saray'dan yönetilmeye başlandı... Saray yürütmeyi temsil etmeye başladı... Saray bakanlarıyla, danışmanlarıyla, kurullarıyla, ofisleriyle artık yürütmenin merkezi haline geldi...
Bu sebeple olsa gerek, geçen yıl adlı yılın açılışı Yargıtay'da yapıldı... Yargıtay Başkanı yürütme organının başı (Cumhurbaşkanı) ile yasama organının başını (TBMM Başkanı'nı) davet ederek kuvvetler ayrılığı ilkesine vurgu yaparak adli yılın açılışını yaptı...
Bu yıl ne oldu da Yargıtay Başkanı adlı yıl açılışını kendi binasında yapmaktan vazgeçti; Saray'da yapmaya karar verdi... Yani yürütmenin merkezinde...Talebin Saray'dan geldiği kuşkusuz... Çünkü Saray, çünkü Tayyip Erdoğan, yerel seçimlerde kaybettiği gücünü toplamaya çalışıyor...
Erdoğan ilk kez yanlış strateji izledi... MHP'nin peşine takıldı... Yerel seçimi beka seçimi ilan etti... Kendisini ortaya koydu... Her kentin belediye başkanı adayıymış gibi mitingler yaptı... Sonuç hüsran oldu... Büyük kentlerin çoğunu kaybetti... Bu sonuçla; o seçim kaybetmez efsanesi bitti... Reis ne yapar ne eder bir yolunu bulur, kazanır inancı darbe yedi... Gündemi Reis belirler, politikayı en iyi o bilir anlayışı çöktü... Kısaca Cumhurbaşkanı 31 Mart seçimiyle ağır yara aldı... İmajı sarsıldı...
Adli yıl açılış törenini Saray'da yapılmasını istemesi bundan... Mardin, Diyarbakır, Van Belediye Başkanları'nı görevden aldırtıp yerlerine kayyım ataması bundan... Altından kayan zemini durdurmak istiyor... Bürokrasiye, seçmenine, partilisine çok güçlüyüm mesajı vermeye çalışıyor...
AKP'nin 18 yıl kutlama mesajında 'dostlarım, dün bitti, geçti gitti. Bugün yeni bir gündür' demesi bundan... Dünü unutun demek istiyor... Seçimi unutturmak istiyor... Kendi mekanında bir yanına Yargıtay Başkanı'nı (yargı erkini) öteki yanına Meclis Başkanı'nı (yasama erkini) alarak T.C Devlet Başkanı fotoğrafı vermek istiyor...
Bir başka amacı da kuvvetler uyumu adı altında kuvvetler birliğini sağlamak... Bütün kuvvetleri kendinin temsil ettiğini dünya aleme göstermek...
Şimdi diyecekler ki, zaten devlet başkanı... Evet doğru sorun zaten burada... Ucube rejimde... Erdoğan devlet başkanı ise o şapkasıyla törende yerini alacaksa yürütme nerede? Yasama orada olacak, yargı orada olacak, yürütme nerde?
Yargıtay Başkanı'na sormak lazım ... Yürütme'ye de (eskiden yürütmenin başı denirde artık tek kişi, bu sebeple yürütme dedim) davetiye yolladı mı? Yürütmeyi davet etti mi? ettiyse davetiyeyi kime gönderdi?