30 Ağustos 2021

Atatürk’ü camiden silme projesi ve veda…

İmamlara Atatürk’ün adını anmama yasağı koyan eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’di. Yerine gelen Ali Erbaş daha katı daha sert bir üslupla devam ettirdi. Atatürk’e ima yoluyla hakaret edilmesine bile izin verdi.

Cuma günü camilerde imamlar Malazgirt Savaşı’nı anlattılar, ağustos ayındaki büyük zaferlere dem vurdular, mecburen Büyük Taarruz'a atıf yaptılar.

Ama Atatürk’ün adını anmadılar.

Çok konuşuldu, çok eleştirildi. Ama beni şaşırtmadı çünkü ilk defa yapılan bir uygulama değildi. Atatürk adını camilerden silme projesinin devamıydı.

2010 yılındaki Anayasa değişikliğinden sonra…

Hani Fetullah Gülen "İmkân olsa mezardakileri bile kaldırıp evet oyu kullandırsak" diyerek destek verdiği referandum var ya…

O referandumla birlikte camilerde Atatürk’ün adı anılmaz oldu.

İmamlara Atatürk’ün adını anmama yasağı koyan eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’di. Yerine gelen Ali Erbaş daha katı daha sert bir üslupla devam ettirdi.

Atatürk’e ima yoluyla hakaret edilmesine bile izin verdi.

Hatta teşvik etti.

Eeee… İmam hatip mezunu Cumhurbaşkanı Atatürk ve İnönü için ‘iki sarhoş’ derse cami imamı geri kalır mı?

Biliyorsunuz… Ayasofya’da Cumhurbaşkanı’nın katıldığı hafızlık eğitimi töreninde imamın teki Atatürk’e "Kâfir ve zalim" dedi.

Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet sayesinde Cumhurbaşkanı olan Erdoğan sesini çıkarmadı.

Sustu…

Zımnen onaylamış oldu!

Bu bir ilk değildi.

Hatırlarsınız… 2017 yılında 10 Kasım Cuma günü denk gelmişti. O gün bile imamlar ne vaazda ne hutbede Atatürk’ün adını anmamışlardı.

Bu ülkenin kurucusu için bir Fatiha’yı bile çok görmüşlerdi.

Hutbe Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yazılıp tüm camilere yollanıyor. Vaaz ise imamların inisiyatifinde. Korkudan hiçbiri Atatürk diyemedi.

Geçen hafta, devlet büyüklerimiz koşa koşa Ahlat’a gidip Malazgirt savaşının 950 yılını kutladılar, Büyük Taarruzu, Sakarya savaşını görmezden geldiler. Adını bile anmadılar.

100 yıl önce Atatürk o savaşı kazanmasaydı, AKP ve MHP Genel Başkanları Ahlat’a gidemeyecekti!

O topraklar bizim olmayacaktı.

Nankörlük böyle bir şey!

Gelelim yazının veda kısmına.

 ***

T24’ü sevmiştim, umarım T24 okurları da beni sevmiştir. Başka bir mecraya gidiyorum. Uzağa değil, kardeş yayına.

1 Eylül’den itibaren beş gün Halk TV.com.tr’de yazacağım.  Bu kadarla değil.  Ayrıca hafta içi beş gün de Halk TV ekranında olacağım.

Pazartesinden cumaya…

Her sabah 08’den 11’e kadar…

Kiminle mi?

İbrahim Kahveci ve Seda Selek ile…

Ekonomiden siyasete, günlük hayattan magazine hatta spora kadar günü konuşacağız, günü yorumlayacağız.

Beklerim…

Noktayı koymadan şu notu da düşeyim.

Bugün en büyük bayram. 30 Ağustos olmasaydı 29 Ekim olmazdı. 30 Ağustos olmasaydı Cumhuriyet olmazdı. 30 Ağustos olmasaydı Diyanet olmazdı. 30 Ağustos olmasaydı camiler olmazdı. 30 Ağustos olmasaydı imamlar olmazdı. 30 Ağustos olmasaydı Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı olamazdı.

Yani Atatürk olmasaydı, özgür cumhuriyet olamazdık.

Ama hala Atatürk’e hakaret ediyorlar ya içim sızlıyor…

         

Yazarın Diğer Yazıları

‘Menfaatimiz’ yeni mi aklınıza geldi?

Menfaatlerimiz için herkesle görüşmeliyiz yaklaşımını destekliyorum ama! Sormadan da edemeyeceğim. Esad ile neden görüşmüyorsunuz?

Bizleri Şi Cinping kurtardı, kendisine minnettarız!

Yurt dışına gitmek isteyen iki Sinovac bir doz BioNTech olmuşsa bile bir doz daha BioNTech olmaz zorunda! Bu duruma bakınca Çin Devlet Başkanı Şi Cinping iyi ki Sinovac aşılarının zamanında ülkemize gelmesini engellemiş diyorum.

Cumhurbaşkanı kaçar mı?

Ülkesini terk eden Suriyeliler için Suriye vatan değil, Afganistan’dan kaçan Afganlılar için de vatan değil. Ülkenin halini düşünün. İlk kaçan Cumhurbaşkanı!