11 Şubat 2023

Nereye kadar?

Biliyoruz ki koyvermişlik zayıf kılar, zorbaya davettir, bize yakışmaz

Bugünleri nasıl yaşıyoruz?

Çaresizlik

İsyan

Acı

Öfke

Anlamsızlık

Gün kendimizi dingin tutmanın günü.

Gün, yası, isyanı, çaresizliğimizi yaşamın hakkını vermeye dönüştürme günü.

Gün, kendimize inanmamızın günü.

Kader diyenler var!

Kadere isyan edilmez.

İsyanım, kader diyenlere.

İsyanım, Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Fizik Bölümünden Prof. Dr. Ali İhsan Göker'in Deprem veya binalar öldürmez, Allah öldürür. O da eceli geleni. Depremde ölenler aynı anda Mars'ta bile olsalar yine öleceklerdi.” sözlerine tepkisizliğiyle sahip çıkan kurumlarına. (1)

İsyanım Gaziantep'te depremzedelere "Bunlar kader planının içerisinde olan şeyler" diyen Cumhurbaşkanının devleti kadere teslim eden düşüncesine. (2)"Biliyoruz ki bizim inancımıza göre bu tür afetlerde vefat edenlerin makamı şehadettir, şehitliktir" sözleriyle kurbanların sorumsuzluğuna tanrıya teslim etmesine.(3) Bu sözlerin hayal kırıklığında müridleri de var mıdır bu mantığı sürdürüp, "Tanrı sana küstü, iktidarını sallıyor, seni cezalandırıyor,'' diyen çıkarsa şaşmam.

Bir yakınım, "İnan robot gibiyiz,'' diye yazmış, "Kendimizi bırakmamak için çaba harcıyoruz." Kanserle boğuşurken kitabını tamamlayan başka bir yakınım, soruyor "Kitabım çıkmış, çıkmamış, artık ne anlama gelir ki?'' Genç bir arkadaşımın depremde yaşadıklarına tepkisiyse çocuk yapmaktan vazgeçmek.

Alman filozofu Adorno, "Auchwitz'ten sonra şiir yazmak barbarlıktır,'' demişti.

Havluyu atmış, halt etmiş.

İnsan hâli, evet.

Nasıl hissettiğini anlıyor, empati duyuyoruz, evet.

Yaşamdan, gülmekten, dondurma yemekten suçlu hissediyoruz evet.

Ama biliyoruz ki koyvermişlik zayıf kılar, zorbaya davettir, bize yakışmaz.

Ne de serseri mayın isyanıyla öfkemizi bizi yiyip bitiren dipsiz kuyulara salmak.

Bizi zor günler bekliyor.

Acımızı öfkemize mi gömeceğiz?

Kadere teslim bayrağı mı çekeceğiz?

Sevdiklerimizle kabuğumuza kapandığımız dünyamızla mı kendimizi kandıracağız?

Nereye kadar?

Kimseden beklemeyelim bize yön vermesini.

Biz yol gösterelim, iktidarlarının yön arayışlarında yollarını şaşıranlara bizden kopanlara.

Toplumun çözülüp çözülmemesi, anarşiye ya da diktaya dönüşmemesi bizim elimizde.

Bizim temkinimizle, sağduyumuzla, önümüze kimsenin duramayacağı gücümüzle, bizim elimizde.

Bizim elimizde, bize karşı seferber edilene, edilecek olana, bize taraf diye bakana karşı elimizi uzatmamız, "Bize katıl,'' çağrımız.

Bizim elimizde eğitim hakları gasp edilip üniversitelerinden topluca uzaklaştırılan genç nüfusun birlikteliğini, ideallerini, diri tutmak.

Biz kimiz?

Hepimiz ekranlardan görüyor, yakınlarımızdan duyuyor, dalga dalga ülkeye yayılan sesi duyuyoruz. Ankara'nın acz ve ataleti karşısında vatandaşlık bilinciyle yeni yoldaşlıklar kuran herkes.


1. https://kisadalga.net/haber/detay/profesorden-depremle-ilgili-akil-almaz-sozler-allah-eceli-geleni-oldurdu_55672

2. https://www.birgun.net/haber/erdogan-bu-kez-deprem-icin-soyledi-bunlar-kader-planinin-icerisinde-olan-seyler-420668

3. https://t24.com.tr/haber/erdogan-depremlerde-yasamini-yitirenlerin-sayisi-18-bin-991-e-yukseldi,1091252

Yazarın Diğer Yazıları

Açık Radyo’yu susturmak cüret değil, cehalettir

Kainatın tüm seslerine ve renklerine, dünyanın her dilinde yayın yapma kudretinde Açık Radyo’ya, bugün de, yarın da günaydın!

Hâlâ askerler var hepsi üniformalı

Gündüz Vassaf'ın; 3 Eylül’de kaybettiğimiz Mehmet Güleryüz'ün 2003-2004'teki savaş karşıtı temalı resimlerin yer aldığı "Eksik Olan" sergisi için yazdığı şiiri yayımlıyoruz...

"Bize güçlü lider lazım"

Korkum; genel seçimlere kadar zaman diliminde, iktidarla muhalefetin seçmeni hayal kırıklığına uğratmasıyla, toplumun "Bize güçlü lider lazım," şartlanması sonucu, bu günlerde başka ülkelerde de gördüğümüz gibi, "Aradığınız benim" diyen birinin, iktidar ve muhalefetin arasından sıyrılıp popülizm dalgasında başımıza bela olacağı

"
"