ABD'li uzmanlara göre Akdeniz diyeti insanları genetik olarak daha genç tuttuğu için uzun yaşamanın reçetesi olabilir.
İngiliz Tıp Dergisi'nde yayımlanan araştırmaya göre zeytinyağı, sebze, taze balık ve meyvelerden oluşan Akdeniz diyeti yaşlandıkça DNA kodumuzun bozulmasını durdurabiliyor.
BBC Türkçe'de yer alan habere göre, ABD'nin Boston kentinde yapılan çalışmada uzmanlar 5 binden fazla hemşirenin yeme alışkanlıklarını 10 yıldan uzun süre izledi ve Akdeniz diyetini uygulayan hemşirelerin hücrelerinde daha az yaşlanma işareti görüldü.
Akdeniz diyeti DNA'yı koruyor
Birçok araştırmada Akdeniz diyetinin pek çok açıdan sağlığa yararlı olduğu sonucuna varılmıştı. Tam olarak neyin yararlı olduğu açık olmasa da, taze meyve ve sebze, kırmızı et, tereyağı ve hayvansal yağlar yerine zeytinyağı, beyaz et ve balık tüketilmesinin vücuda yararları birçok çalışmayla doğrulandı.
Vitamin zengini gıdalar doku ve hücrelerin gördüğü hasara karşı bir tampon oluşturuyor. Bu son araştırma da Akdeniz Diyeti'nin DNA'mızı koruduğunu gösteriyor.
Araştırmada DNA kodlarımızı saklayan kromozomların uçlarını koruyan telomer adlı küçük yapılar incelendi.
Telomerler hücre bölünmesi sırasında genetik bilgi kaybını önlüyor.
'Telomerleri koruyor'
Yaşlandıkça ve hücrelerimiz bölündükçe telomerlerimiz kısalıyor, yapısı bozuluyor ve bu durum da hücre ölümleriyle sonuçlanıyor.
Uzmanlar telomer uzunluğunun hücresel yaşlanmanın bir göstergesi olduğunu inanıyor.
Telomerlerin kısalması yaşlanmayla birlikte ortaya çıkan kalp hastalıkları ve bazı kanser çeşitleriyle ilişkilendiriliyor.
Çalışmada Akdeniz Diyetini uygulayan hemşirelerin daha sağlıklı telomerlere sahip olduğu görüldü.
Çalışmayı yürüten uzmanlar Akdeniz Diyeti'nin herhangi bir parçasının özellikle öne çıkmadığını vurguluyor ve bunun da dengeli yeme alışkanlığının önemini gösterdiğini söylüyor.
Bağımsız uzmanlarsa bulguların ilginç olmakla birlikte, nihai olmadığını kaydediyor.
İngiltere'deki Exeter Üniversitesi'nden Klinik Epidemiyoloji Uzmanı Dr. David Llewellyn "Tüm gözleme dayalı araştırmaların yanıltıcı tahminler üretme potansiyeli vardır ve telomer uzunluğunun yaşlanmayla doğrudan ilişkili olduğu anlamına gelmez. Bununla birlikte bu geniş kapsamlı araştırma yeme alışkanlıklarının sağlığımıza katkıda bulunduğu teziyle tutarlı" dedi.
