CERN, dünyanın oluşumunda çok önemli bir rolü olan "Tanrı Parçacığı" olması muhtemel yeni bir atomaltı parçacığı bulunduğunu açıkladı. Ancak bunca zamandır çoğu insanın aklında Tanrı Parçacığı'na dair binlerce soru işareti oluştu. İşte en basit anlatımıyla tanrı parçacığı hakkında bilmeniz gerekenler...
Taraf gazetesinde yer alan habere göre; Peki CERN direktörünün “Eğer onlar olmasaydı, siz de olmazdınız” dediği bu parçacıklar neden varlığı açıklamakta önemli?
Büyük Patlama’dan sonra ne oldu: Big Bang’i takip eden mikrosaniyelerde dünyanın bir madde çorbası olduğu düşünülüyor. Herhangi bir ağırlığa sahip olmayan bu parçacıklar ışık hızında her bir yana doğru yayılıyordu. İşte bu noktada Higgs Bozonu devreye girdi.
Higgs Bozonu nedir: Higgs Bozonu atomdan da küçük parçacıklar, ama boylarından çok daha büyük işler başarıyorlar. Evrene yayılan maddeler, bu parçacıkların bulunduğu alanlardan geçene kadar herhangi bir ağırlığa sahip değilken,Higgs Bozonu sayesinde ağırlığa kavuştular. Bu sayede yıldızlar, gezegenler, dünya ve tabii, nihayetinde insanlar oluşabildi.
Nasıl ağırlığa kavuştular: İşte burası Higgs’in teorisinin en cazibeli yönü. Mecazi olarak anlatırsak: Örneğin George Clooney’i (madde) yoldan geçerken düşünün. Etrafını bir anda paparazziler (Higgs parçacıkları) sarıveriyor. Peşine takılan paparazziler sayesinde “ağırlığı” artıyor. Oysa sıradan bir adam sokakta yürüyor (mesela fotonlar, yani ışık parçacıkları). Paparazziler onu rahat bırakıyor. Bu nedenle ışık fotonları herhangi bir ağırlığa sahip değil.
Fizik için neden bu kadar önemli: Çünkü fiziğin temellerinin üzerine kurulu olduğu “Standart Model” tarafından öngörülen 11 parçacık bugüne kadar keşfedildi. Ortaya bir türlü çıkarılamayan, bilimadamlarını sürekli olarak atlatan bir tek Higgs’in öngördüğü parçacıklar kaldı. Ama bu köşe kapmaca oyunu dün sona ermiş olabilir.
Bu bulgu ne işe yarayacak: Standart Model’i doğrulamak fiziğin “kutsal kâsesi”ne yani her şeyi açıklayan bir teoriye doğru yeni bir adım atılması demek. Zira daha evrende açıklanamayan şey çok: Özellikle tüm kozmosun enerji ve kütlesinin yüzde 96’sını oluşturan kara madde ve karanlık enerjiyi açıklayamıyoruz. Tüm bu olguları da kapsayan hatta paralel evrenleri de bünyesine katan bir fizik teorisi “kapıda,” yani asırlarca sürecek deneylerin ardından mümkün olabilir.
Higgs fiziğin yeni Einstein’ı mı: En azından CERN bu benzetmeyi yapmaktan geri kalmadı. CERN sözcüsü James Gillies, nasıl Einstein’ın teorileri Isaac Newton’ın çalışmalarını kapsayıp ileriye taşıdıysa, CERN’ün şu an içinde bulunduğu çalışmaların da aynı şekilde Einstein’ın teorilerini ileriye götürebileceğini belirtti. Yani Higgs’in öncülük ettiği sahada Einsteinvari bir gelişim potansiyeli var.