Gündem

Muammer Güler: Telefon konuşmama parayla ilgili ekleme yapılmış

Yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda oğulları gözaltına alınan üç bakanın açıklamalarında öne çıkan vurgu, 'tuzak kurulduğu' iddiası oldu

23 Aralık 2013 12:01

Türkiye’yi sarsan yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda oğulları da gözaltına alınan Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, İçişleri Bakanı Muammer Güler ve Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar konuyla ilgili açıklama yaptılar. Üç bakanın açıklamalarında öne çıkan vurgular, “masumiyet karinesi ilkesi" ve de “kendilerine tuzak kurulduğu” iddiası oldu.

Soruşturmada delil olarak gösterilen oğlu Barış Güler ile arasında geçen konuşma kayıtlarının değiştirildiğini savunan Muammer Güler, "Yayınlanan sözde belgelerin ilk bakışta dahi birçok çelişkiyi içinde barındırdığını gördüm. Hatta bizim konuşma tapelerimizde çok can alıcı yerlerde maalesef parayla ilgili konularda eklemeler olduğunu gördüm. Bunlar son derece güzelce düzenlenmiş ve eklemeler yapılmış, ilk bakışta dahi açıkça anlaşılabilecek düzenlemelerdir" dedi.

 

‘Tapeler düzenlenmiş’

 

İçişleri Bakanı Muammer Güler, 17 Aralık’ta başlayan ve oğlu Barış Güler’in de gözaltına alındığı operasyonla ilgili Twitter’dan açıklama yaptı. Güler, ''Önümüzdeki günlerde herşey açığa çıkacaktır. Hepinize saygılar ve sevgiler sunuyorum. Sevgili hemşehrilerim, itimadınız için çok teşekkürler. Hiçbir kanunsuz işimiz olamaz. Veremeyeceğimiz hiçbir hesap da yoktur'' dedi.

Delil olarak gösterilen tapelerin düzenlendiğini ileri süren Bakan Güler’in açıklaması şöyle:

"Yayınlanan sözde belgelerin ilk bakışta dahi birçok çelişkiyi içinde barındırdığını gördüm. Hatta bizim konuşma tapelerimizde çok can alıcı yerlerde maalesef parayla ilgili konularda eklemeler olduğunu gördüm. Bunlar son derece güzelce düzenlenmiş ve eklemeler yapılmış, ilk bakışta dahi açıkça anlaşılabilecek düzenlemelerdir. Bunların kamuoyu tarafından en iyi şekilde değerlendirileceğine inanıyorum."

"Maalesef bu operasyonun, yolsuzluk kılıfı altında sunulan son derece çirkin bir tuzak olduğunu değerlendiriyorum. Çok daha önemlisi operasyon, medyanın da manipülasyonlarıyla yürütülen bir karalama kampanyasına dönüşmüştür. Operasyonla ilgili bütün hukuki ve usuli hükümler yerle bir edilmiştir.”

“Daha operasyonun başladığı günden itibaren bütün medyaya görüntüler, ifadeler , kaydedilmiş ne varsa bütün deliller deşifre edilmiştir. Soruşturmada gizlilik kararı olmasına rağmen maalesef hem polis camiası içinden, hem de maalesef başka kanallardan önceden sızdırılmış, bir algı oluşturulmaya çalışılmıştır.”

“Burada maalesef yasaların açıkça çiğnendiğini görüyoruz. Bir kere öncelikle yargı sürecinin devamı boyunca verilen her karara elbette ki saygılı olacağız. Masumiyet ilkesinin özenle korunması gerektiğini burada bir kez daha ifade ediyorum.”

"Bu kirli oyun bize ve ailemize karşı olmanın da ötesinde AK Parti ile ilgili, millet iradesiyle ilgili bir operasyona döndürülmüştür. Şimdi burada bir tuzak operasyonu olarak değerlendirdim. Maalesef 3 ayrı operasyon birleştirilerek tek bir operasyon gibi, tahrip gücü yüksek bir hale getirilmiştir. 14 ay sürdürülmekte olan bir operasyon, bir başka operasyonla birleştirilmiştir. 25-26 Ekim'de biten bir operasyon 52 gün bekletilmiş ve diğer operasyonlarla birleştirilmiştir"

"Ben bu olayın sonucunda tarafıma yönelebilecek her konuda, her türlü soruşturmaya açık olduğumu, konu Türkiye Büyük Millet Meclisine geldiğinde hemen soruşturmasının yapılmasını talep edeceğimi açıkça ifade ediyorum. Tarafımdan rüşvete ilişkin hiçbir tespit edilmiş delil yoktur. Böyle bir tespit yapılmamıştır. Asla bunu kabul etmem mümkün değildir. Sonuçta da bu açıkça ortaya çıkacaktır."

 

‘Büyük bir tuzak’

 

Yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda oğlu Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ise Anadolu Ajansı'na yazılı bir açıklama yolladı. Çağlayan "tuzakla karşı karşı olduklarını" söyledi. Çağlayan'ın açıklaması şöyle:

"Amacı ve hedefi çok farklı olan, büyük bir tuzakla karşı karşıyayız. Ne benim, ne evladımın ve ne de onun kadar değerli çalışma arkadaşlarımın bir yanlışın içinde olması söz konusu olamaz. Önümüzdeki günlerde her şey açığa çıkacaktır. Hukukun üstünlüğüne ve masumiyet karinesine herkesin özellikle de hukuku uygulamakla görevli ve yükümlü olanların çok daha fazla itina göstermesi gerektiğine inanıyorum.  Bu süreçten alnımızın akıyla, milletçe güçlenerek çıkacağımıza inanıyorum."

 

‘Masumiyet karinesine özen gösterilmeli’

 

Yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda oğlu Abdullah Oğuz Bayraktar'ın gözaltına alınmasıyla ilgili geçtiğimiz gün yazılı bir açıklama yapan Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, serbest bırakılan oğlunun masum olduğuna inandığını söyledi.

Bakan Bayraktar şunları söyledi:

"Yürütülen bir soruşturma kapsamında 17 Aralık 2013 tarihinde gözaltına alınan ve içlerinde oğlum Abdullah Oğuz Bayraktar'ın da olduğu kişilerin tamamı tutuklanmayı gerektirecek bir unsura rastlanmadığı için serbest bırakılmışlardır. Soruşturma kapsamında iddia edilen hususların hiçbirisinin şahsımla bir ilgisi bulunmamaktadır.  Yine aynı şekilde oğlum ve çalışma arkadaşlarımın da masum olduklarına inancım tamdır.  Bu manada süreci dikkatle takip ettiğimizi ifade ediyor hukukun üstünlüğüne ve Masumiyet karinesine özellikle bunu uygulamakla yükümlü olanların daha bir özen göstermesi gerektiğini düşünüyorum."

 

İlgili Haberler