Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, son Bakanlar Kurulu toplantısında, medreselere yasallık kazandırılması önerisi getirdiğini söyledi. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki medreselerin sorunlarını daha önce Başbakan Ahmet Davutoğu ve Diyanet İşleri Başkanı Görmez’e ileten Medrese Alimleri Vakfı’nın projesi, “Medreselere yasal statü kazandırılması, üniversitelerle denkliklerinin sağlanması, medrese mezunlarının pedagojik formasyon almasını” ve böylece müderrisler bölgede “barış gücü” görevi üstlenebilecekler.
Cumhuriyet Gazetesi’nden Sinan Tartanoğlu’nun haberine göre, Çankaya Köşkü’ndeki son Bakanlar Kurulu toplantısına katılan Diyanet İşleri Başkanı Görmez, gazetecilerin sorularına yanıt verdi. Bölgedeki medreselerin denetimlerinin yapılabildiği bir yasal statüye kavuşturmak istediklerini dile getiren Görmez, “Müfredatı, sınavları, öğreticileri, ne öğretimdiği belli olan, hangi sonuçarı elde ettiğimizi bize gösteren bir yapıya kavuşmasını istiyoruz. Aksi takdirde bu yapıların da terör örgütü marifetince istismar edilmeye başlandığını, buradan mezun olan yahut burada bir kaç şey öğrenen insanların bazılarının belediyelerce görevlendirilerek, din istismarı malzemesi olarak kullanılmalarına şahit oluyoruz” dedi. Yasal statünün örgün eğitime alternatif yeni bir kurumun önünü açmak anlamına gelmediğini belirten Görmez, “Zaten bir kısmı Diyanet’in Kuran kursuna dönüşerek legal statü aldılar, bizim denetimimizde eğitim hizmeti verenleri var ancak başka ne yapılabilir, bunun üzerinde durulması gerekiyor” diye konuştu.
Davutoğlu’ndan statü istediler
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki medreselerin sorunlarının giderilmesi için kurulan Medrese Alimleri Vakfı’nın Görmez’in dile getirdiği proje üzerinde çalıştığı, bölgede seminerler ve konferanslar düzenlediği, bölge ziyaretlerinden birinde Başbakan Ahmet Davutoğlu’na bir rapor sundukları öğrenildi. Medreselere yasal statü projesinin ayrıntıları sözkonusu raporlara şöyle yansıdı:
İmam hatipler boşluğu kapatamadı: Tevhid-i Tedrisat Yasası ile medreselerin kapatılması “İslam Alimi” yetiştirmek açısından bir boşluk oluşturdu. Din ve dünya ilimlerini birbirinden koparan laik eğitim anlayışı içinde imam hatip okulları, islam enstitüleri ve ilahiyat fakülteleri bu boşluğu kapatamadı.
Kürt kültürü medreseler sayesinde yaşadı: Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki medreseler bu koşullar altında yaşamaya çalışıyor. Kürt halkının dini, dili, kültürü, örf ve adetleri medreseler sayesinde günümüze kadar ulaşabildi. Medreselerde okutulan ders kitaplarının bir kısmı bu yüzden Kürtçe.
Merdeselerin inşa ve ihyası: Bu emektar kurumu yeniden değerlendirmek ve sahip çıkmak, yeniden inşa ve ihya etmek dini bir mesuliyet ve vefakarlık gereğidir.
Müfredat, program ve mekan: Medreselerin müfredat, metodoloji ve program, mekan sorunu vardır. Medreselerde sınav sisteminin olmayışı da bir sorundur. Medreselen ders araç gerecinden ve teknolojik imkanlardan yoksun. Medreselerin hiçbir hukuki statüye sahip olmaması en büyük sorun.
Önce Diyarbakır medreseleri: Hedef birinci aşamada Diyarbakır medreseleri, ikinci aşamada bölge medreseleri ve uzun vadede tüm ülke medreselerine ulaşmak.
Medreselere üniversite denkliği: Medrese mezunlarının resmi bir statüye kavuşturulması için üniversite denkliği verilmesi gerekir. Bunun ardından bunlar üniversitelerde ders verebilir.
İlahiyat entegrasyonu: Medreselerin ilahyat fakülteleri ile entegrasyonu sağlanmalı. Başarılı genç müderrisler, belli sürelerde El - Ezher gibi köklü ilim tecrübesi olan merkezlere gönderilebilir. Diyarbakır’da İslami İlimler Üniversitesi kurulmalı.
Müderrislere barış gücü rolü: Bölge genelinde meydana gelen kavga ve sosyal huzur bozucu olaylarda barış gücü rolu üstlenilenerek, taraflar arasında arabulucuk yapılabilir. Yayılmaya yüz tutan uyuşturucu ve benzeri durumlara karşı kamuoyunu ve özellikle de gençlik uyarılmalı, bunun için kampanyalar başlatılmalı.
Medrese kitaplarını Diyanet Vakfı basmalı: Müderrislerin Diyanet İşleri Başkanılğı bünyesindeki temsil sorunu çözülmeli. Medreselerde öğretilen kitapların Diyanet Vakfı tarafından yayımlanması sağlanmalı. Tebliğde Kürtçe de kullanılmalı.