29 Aralık 2014 20:38
Konya Selçuk Üniversitesi'nde görevli Doç. Dr. Celalettin Özdemir'i bıçaklayarak öldüren Prof. Dr. Ahmet Gülce mahkemedeki ilk ifadesinde, cinayetin ayrıntılarını anlattı. Prof. Gülce "Onun için her gün Yasin okuyorum. Ailesi onun için benim kadar dua etmiyordur" ifadesini kullandı.
Konya'da geçen 2 Haziran'da Selçuk Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Kimya Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Celalettin Özdemir'i, duygusal ilişki yaşadığı sekreter Asuman E.'ye ilgi duyduğu gerekçesiyle üniversitedeki odasında bıçaklayarak öldürdüğü suçlamasıyla tutuklanan Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet Gülce'nin yargılanmasına başlandı. Prof. Dr. Gülce, mahkeme heyetine, "Böyle bir olay nedeniyle karşınızda olmaktan utanç duyuyorum" dedi. Öldürdüğü Doç. Dr. Özdemir için cezaevinde her gün dua ettiğini ve onun için her gün iki kez Yasin suresini okuduğunu söyleyen Prof. Dr. Gülce, "Belki ailesi bu kadar dua etmiyordur" dedi. Yaklaşık 4 saat süren duruşmanın ardından mahkeme heyeti duruşmayı 20 Mart 2015 tarihine erteledi.
Hasan Dönmez’in DHA’da yer alan haberine göre, Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Handan Gülce'nin eşi olan 2 çocuk babası 53 yaşındaki Kimya Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet Gülce, iddiaya göre duygusal ilişki yaşadığı fakültedeki o dönem evli olan 1 çocuk annesi 28 yaşındaki sekreter Asuman E. yüzünden tartıştığı 3 çocuk babası 42 yaşındaki Doç. Dr. Celalettin Özdemir'i geçen 2 Haziran'da bıçaklayarak öldürdü. Fakültedeki odasında olaydan 2 gün sonra cesedi bulunan Doç. Dr. Özdemir'in vücudunda ve boğazında 14 bıçak darbesi saptandı.
Olayla ilgili olarak, cinayetin ardından emeklilik dilekçesi veren Prof. Dr. Gülce ile Asuman E. gözaltına alındı. Prof. Dr. Gülce, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı, sekreter Asuman E. ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Konya 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya 'tasarlayarak öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle tutuklu olarak yargılanan Prof. Dr. Ahmet Gülce ile 'cinayete yardım etmek' suçundan 20 yıla kadar hapis cezası istemiyle tutuksuz yargılanan Asuman E. katıldı. Asuman E. öldürülen Doç. Dr. Celalettin Özdemir'in yakınlarıyla karşılaşmaması için salona, tutuklu sanıkların girdiği kapıdan alındı. Kimlik bilgileri okunan Prof. Dr. Ahmet Gülce, olaydan sonra emekli olduğunu ve boşandığını belirtti.
Asuman E. de işsiz olduğunu herhangi bir gelirinin olmadığını ve babasının evinde kaldığını belirtti. Davaya Selçuk Üniversitesi de müdahil olmak istedi. Ancak mahkemeye heyeti, bu talebi reddetti.
Prof. Dr. Ahmet Gülce, ifadesinde Selçuk Üniversitesi'nde 2004 yılından itibaren görev yaptığını ve öldürdüğü Doç. Dr. Celalettin Özdemir'i, o yıldan itibaren tanıdığını, sekreter Asuman E.'yi ise 3 yıldır tanıdığını söyledi. Asuman E. ile ilk tanıştıklarında kendisini o dönem dekan yardımcısı olduğunu ifade eden Prof. Dr. Ahmet Gülce, "İlk tanışmamız ben dekan yardımcısıyken oldu. O zaman iş nedeniyle geldi ve tanıştık. 2012 yılının Haziran ayında eşim dekan olduktan sonra Asuman ile ilişkimiz başladı. Kendisi Çevre Mühendisliği bölümünde görev yapıyordu" dedi.
Prof. Dr. Gülce, ifadesinde sekter Asuman E.'nin hem kendisiyle, hem de Doç. Dr. Celalettin Özdemir ile ilişkisinin olduğunu ve bu yıl içinde Özdemir'den hamile kaldığını söylediğini öne sürdü. Doç. Dr. Özdemir'e, sekreter Asuman E. ile ilişkisinin olup olmadığnı sorduğunu belirten Prof. Dr. Gülce, "Celalettin'e sordum, böyle bir şeyin olmadığını söyledi. Ancak Asuman, Celalettin'in kendisini yüz üstü bıraktığını ve ondan kurtulamadığını söylüyordu bana" dedi.
Asuman E.'in olaydan önce kendisini Doç. Dr. Özdemir'in odasına çağırdığını öne süren Prof. Dr. Gülce, şöyle devam etti:
"Asuman olaydan önce beni Celalettin'in odasına çağırdı. İkisi de odadaydı. Hakkımda dosya hazırlandığını ve bunları YÖK'e bildireceğini söyledi. 'Benim hakkımda ne olacak ki, her şeyimiz ortada' dedim ve çıkıp gittim. 1-2 gün sonra Asuman odama gelerek, dosyada kendisine attığım mesajların olduğunu söyledi. Nasıl aldığını sorunca 'gizlice almış' dedi. Rektör, Asuman'ın fakülteden uzaklaştırılarak başka bir fakülteye gönderilmesini istedi. Bir hafta önce de başka bir yere gönderildi, benim haberim yoktu. Olay günü Asuman saat 5 gibi beni aradı ve eşime teşekkür için yanımıza geleceğini söyledi. Ancak geç geldi ve nerede olduğunu sorunca Celalettin'in yanına uğradığını ve onun dosyayı göndereceğini ifade etti. Daha sonra konuşmak için Asuman ile odadan çıkarak, Celalettin Özdemir'in yanına gittik. Celalettin odada oturuyordu ve Asuman geldi kapıyı kilitledi. 'Siz benim evleneceğim kadını rezil ettiniz, buradan gönderdiniz, ben de sizi rezil edeceğim' diye konuşunca ben de 'Rektör böyle istedi, ben göndermedim' dedim. Bana küfür etmeye başladı. Yakamdan tuttu, benden daha güçlüydü. Hortum kestiğim için bıçak cebimdeydi. Kendimi korumak amacıyla 2-3 kez bıçağı salladım. Hatta bıçağı elimden almaya çalıştı. Bu arada kapı çalındı, kapı kilitliydi, üzerime baktım, kanlıydı. 'Celalettin Hocam' diye seslendiler. Önlüğüm kan olduğu için çıkardım ve maktulün montunu giyerek pencereden atladım."
Olaydan sonra eşi dekan Prof. Dr. Handan Gülce ile birlikte eve gitmek için yola çıktıklarını anlatan Prof. Dr. Gülce, eşinin üzerindeki lekeleri sorması üzerine laboratuvarda oldu, kimyasal madde olduğunu söylediğini belirtti.
Prof. Dr. Ahmet Gülce, eve gittiklerinde Asuman E. yüzünden Doç. Dr. Celalettin Özdemir ile kavga ettiğini söylemesi üzerine dekan eşinin, kendisine evden gitmesini söylediğini ifade etti.
Prof. Dr. Gülce, eşi evden kovduktan sonra babasının evinde olan Asuman E.'nin yanına gittiğini ve Doç. Dr. Özdemir'i öldürdüğünü anlattığını söyledi. Prof. Dr. Gülce, "Asuman'a kapıyı neden kilitlediğini sorduğumda bana 'Celalettin'in baskısıyla' cevabını verdi. Bana anahtarı kapının altından attığını söyledi. Öldürdüğümü söyledim, o da bana 'küçük çocuğum var, beni bulaştırma' dedi" diye konuştu.
Prof. Dr. Ahmet Gülce, ifadesi sırasında mahkeme heyetine de böyle bir olay nedeniyle karşılarına çıkmaktan dolayı utandığını dile getirdi. Öldürdüğü Doç. Dr. Celalettin Özdemir için cezevinde her gün dua ettiğini ve onun için her gün iki kez Yasin suresini okuduğunu belirterek, "Belki ailesi bu kadar dua etmiyordur" dedi.
Prof. Dr. Ahmet Gülce, olaydan sonra eşinin evi terk etmesini söylemesi üzerine Asuman E. ile görüşüp tekrar evine dönüp, binanın bodrum katında geceyi geçirdiğini belirtti. Prof. Dr. Gülce, ''Celalettin'in beton zeminde yatığını göründe ben de bodrum katta beton zeminde yatarak kendime ceza verdim. Hatta yanıma laboratuvardan siyanür almıştım. Kendimi öldürecektim, sonradan vazgeçtim. Hakim bey bir de şunu belirtmek istedim. Basında 'aşk cinayeti' gibi çıktı, ama bu olay tamamen aniden gelişen bir olaydır" dedi.
Asuman E. ile cinsel ilişkiye girmediklerini belirten Prof. Dr. Gülce, "Asuman bana hep Celalettinden yakınırdı, 'Ondan nefret ediyorum, vücudu kokuyor. Bana zarar vereceğinden endişe duyuyorum.' Hep yakınırdı bu şekilde. Ayrıca Asuman bana bir gün dedi ki, 'dosyayı YÖK'e verirse, sen onu öldürürsün.' Ben de ona dedim ki, 'Cuma hutbesinde hoca bir insanı öldürmenin tüm insanları öldürmek gibi olduğunu söyledi bu mümkün değil' dedim" diye konuştu.
Prof. Dr. Ahmet Gülce, öldürdüğü Doç. Dr. Özdemir'in içinde kendi ve diğer hocalar hakkında kazırladığı YÖK'e vereceği raporların bulunduğu öne sürülen kayıp olan flaş bellekle ilgili de şöyle konuştu:
"Asuman, olaydan sonra görüştüğümüzde bana kayıp flaş belleğin kendisinde olduğunu söylemişti. Ben de ona 'Yarın getir' dedim. O da avukata gösterdiğini, avukatın flaş belleğin sıkıntı doğrubileceğini söylemesi üzerin tuvalete attığını söyledi."
'Cinayete yardım etmek' suçundan tutuksuz yargılanan ve cinayetin ardından eşi F.S.'den boşanan Asuman E., öldürülen Doç. Dr. Celalettin Özdemir'i 2, Prof. Dr. Ahmet Gülce'yi de 5 yıldır tanıdığını belirtti. Doç. Dr. Özdemir ile ilişkisini kabul eden Asuman E., Prof. Dr. Gülce ile olan ilişkisini ise reddetti. Asuman E., "Ahmet Hoca bana mesaj gönderiyordu ve bunu Celallettin de görüyor ama dert etmiyordu. Gelen birkaç mesajın fotoğrafını çektik. Celalettin'in böyle bir takıntısı yoktu. 'Evlenince de bu mesajlar devam ederse, bunları Ahmet Hoca'nın eşine gösteririz' diye birbirimize söyledik" dedi.
Asuman E., olaydan 3 gün önce Turizm Fakültesi'nde atandığı için olay günü Mühendislik Fakültesi Dekanı ve aynı zamanda Prof. Dr. Ahmet Gülce'nin eşi Prof. Dr. Handan Gülce ile helalleşmek için fakülteye geldiğini söyledi. Dekan ile yaptığı görüşmenin ardından merdivenlerden inerken Prof. Dr. Gülce ile karşılaştığını belirten Asumen E., ifadesinde şunları anlattı:
"Merdivenlerden inerken Ahmet hoca ile karşılaştım. Bana gülerek 'Celalettin Hoca'yı öldürdüm' dedi. Daha sonra da bunun şaka olduğunu söyledi. Celalettin Hoca'nın odasına gidince de kapının kilitli olduğunu gördüm. Eve geldiğimde meraklandığım için Ahmet Hoca'yı cep telefonundan aradım, ancak telefonu açmadı. Daha sonra o beni aradı. Evimin önüne geldi, ben Celalettin'i sorunca 3 dakika durdu ve gitti. Bir gün sonra okulda yanıma gelerek, şaka yapmadığını ve kendisinin Celalettin'i öldürdüğü söyledi. Benden bunu kimseye söylemememi, aksi halde beni de bu işe ortak edeceğini ifade etti. Salı akşamı aileme söyledim. Amcam da polis arkadaşını aradı, böyle bir olay olmadığını öğrendik. Ben zaten öldüreceğini düşünmedim. Beni otele çağırdı, 50 bin lira borcu olduğunu, o parayı vermezsem cinayete beni ortak edeceğini söyledi. Çarşamba akşamı Cinayet Büro'ya gittim, orada her şeyi anlattım. Ama şikayetçi olmadık. Cinayet olup olmadığından emin değildim. Bir gün sonra psikolojim bozuldu, izin almak için Turizm Fakültesi'ne gittim. Eşim de yanımdaydı. Orada Hasan isimli bir kişiye Celalettin Hoca'yı sormasını istedim. Odasına gittiler ve cinayet ortaya çıktı."
Odanın kapısını kilitlemediğini ifade eden Asuman E., "Ben kapıyı kilitlemedim, suçlamaları kabul etmiyorum. Ben kapıyı kilitleseydim normal olur muyum? Beni fark ederlerdi" dedi.
Öldürülen Doç. Dr. Özdemir'den halime kaldığını ve düşük yaptığını kürtaj yaptırmadığını belirten Asuman E., "Celalettin Hoca'dan hamile kaldım. Ama düşük yaptım. Para talebim olsa verirdi zaten. Ahmet Gülce'den de böyle bir talebim olmadı. Celalettin Hoca, anlaşmalı boşandığı için karısın kardeşleri malların peşine düştü. Otelde kaldığımızı hatırlamıyorum. Telefonunun ve flaş belleğin nerede olduğunu bilmiyorum."
Cinayetten 1 hafta önce Doç. Dr. Özdemir ile ayrılıp, eşi F.S. ile barıştığını belirten Asuman E., "Celalettin ile aramız açılmıştı. Ben ona 'Yuvama dönüyorum' dediğimde. 'Tamam Asuman, ama birbirimizi unutana kadar arayıp görüşelim' dedi" diye konuştu.
Asuman E., öldürülen Doç. Dr. Celalettin Özdemir'in ülkücü, Prof. Dr. Ahmet Gülce'nin de cemaatçi olduğunu ve aralarında ülkücü- cemaatçi kavgası olduğunu da öne sürdü. Mahkeme başkanı ise "Cemaatciydi derken?" diye sorunca Asuman E. de "Fethullan Gülenciler mi ne onlardan" diye cevap verdi.
Asuman E.'nin bu iddiası üzerine söz alan Prof. Dr. Ahmet Gülce'nin avukatı Fatih Ruşen ise "Cemaatçi denilerek olay çarpıtılmaya çalışılıyor. 410 bin lira ortada yok. Asuman E., sütten çıkmış ak kaşık gibi konuşuyor. Bu para nerede sorulmasını istiyorum" diye konuştu.
Avukat Fatih Ruşen, cinayetten sonra olay yerinde yapılan incelemede Asuman E.'nin odanın kapı arkasında ve sehpanın ayaklarında parmak izinin olduğunu hatırlatıp, cinayetten sonra odaya girdiğini öne sürdü.
Prof. Dr. Ahmet Gülce'nin, Doç.Dr. Özdemir'i 3 bıçak darbesiyle yaraladığını ifade eden avukat Fatih Ruşen, "Müvekkilim, maktüle karşı 3 kez bıçaklama yaptığını, ancak otopsi raporlarında 19 santimlik vücudunda bir yaranın olduğu ve bağırsakların dışarı çıktığını görülmektedir" dedi.
Avukat Ruşen, müvekkilinin odadan çıktıktan sonra Doç. Dr. Celalettin Özdemir'in yaşadığını, müvekkilinin odadan çıkmasının ardından üçüncü bir kişinin odaya girip öldürme eylemini gerçekleştirdiğini öne sürerek iddiasıyla ilgili hazırladığı belgeleri mahkemeye sunduğunu belirtti. Ruşen, müvekkilinin duygusal biri olduğunu ve çoğu şeyi ifade edemediğini belirtti. Bu sırada Prof. Dr. Gülce'nin duygulandığı görüldü.
Doç. Dr. Celalettin Özdemir'in avukatı Süleyman Çimen ise Asuman E.'nin sürekli çelişkili ifade verdiğini söyleyerek, tutuklanmasını talep etti.
Asuman E.'nin avukatı Hasip Şenalp de "Müvekkilim Asuman evliyken zina yapmıştır. Bunun dinen kabul edilecek bir yeri yoktur. Dinimizde bunun cezası 'recm'dir. Bu ahlaksız bir davranıştır. Yaptığı hatayı cinayet işlemiş gibi gösteriyorlar" diyerek savunma yaptı.
Öldürülen Doç. Dr. Celalettin Özdemir'in kardeşi Mustafa Özdemir ifadesinde, "Sanık Asuman'ı tanırım. Ağabeyim bir gün bana gelerek. Fakültedeki bir sekreterle gönül ilişkisinin olduğun evlenmek istediğini, kendileriyle tanıştırmak istediğini söyledi. Biz de kabul ettik. Birlikte yemek yediğimizde Asuman'ın çok çenebaz birisi olduğunu ağabeyimi kendine bağladığını fark ettim" dedi.
Mahkeme heyeti ifadeler tamamlandıktan sonra duruşmaya 5 dakika ara verdi. Aranın ardından mahkeme heyeti, Doç. Dr. Özdemir ve Prof. Dr. Gülce'nin avukatlarının Asuman E.'ye tutuklama talebini redetti. İddianamede ismi geçen tanıkların dinlenmesi, Doç. Dr. Özdemir'in odasındaki bilgisiyara ait hard diskinin ve bir kişinin ihbarı üzerine bulunan suç aleti olduğu öne sürülen bıçağın incelenmesine karar verdi. Yaklaşık 4 saat süren duruşmanın ardından mahkeme heyeti duruşmaşı 20 Mart 2015 tarihine erteledi.
Bu arada üniversitede işlenen bu cinayetin ardından Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Handan Gülce, yaklaşık 30 yıllık eşi Prof. Dr. Ahmet Gülce'den anlaşmalı olarak tek celsede boşandı. Dekan Prof. Dr. Gülce, duruşmada 150 bin lira tazminat ile üniversitede okuyan 2 oğlunun eğitimleri bitene kadar aylık 1000'er lira eğitim masrafı istedi.
Üniversitede taşeron kadrosunda sekterlik yapan, cinayetin işlenmesiyle iki öğretim üyesiyle de ilişkisi bulunduğu ortaya çıkan Asuman'ın olaydan sonra işine son verildi. İlk evliliğini 8 yıl önce yapan ve 45 gün evli kaldıktan sonra eşinin dava açması sonucu boşandığı belirtilen Asuman, cinayetin ardından 4 yıldır evli olduğu ikinci eşi eczacı kalfası F.S. ile anlaşmalı olarak boşandı. Asuman E. eşinden nafaka ve herhangi bir mal talep etmedi, oğlunun da velayeti babaya verildi.
© Tüm hakları saklıdır.