Diyarbakır'da yargılamaları devam eden KCK/TM ana davasından tutuklu 43 sanığın tahliyesi için, sanık avukatlarının üst mahkemeye yaptığı itiraz reddedildi. Mahkeme sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verdi. Mahkeme gerekçesinde “Tutuklulukta geçirdikleri süre makul ve tutuklama tedbiri ölçülü” dedi.
Zaman gazetesinde yer alan habere göre, Özel Yetkili Diyarbakır 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nin kapatılması ardından, KCK/TM Ana Davası, Diyarbakır 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Kısa süre önce dosyanın kabul duruşmasını yapan mahkeme, 91 tutuklu sanıktan 38 kişi için tutuklulukta geçirdikleri süre 5 yılı doldurduğundan, 10 kişi için ise mevcut delil durumu ve tutuklu kaldığı süreyi göz önüne alarak tahliyesine, 43'ünün de tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Sanık avukatları bu karar üzerine, üst mahkeme konumundaki Diyarbakır 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'ne itirazda bulundu İtirazı değerlendiren mahkeme, 43 sanığın kaçabileceği, kanıtları karartıp yok edebilecekleri tanıkları etkileyebileceği gerekçesiyle tutukluluk halinin devamına karar verdi. Sanık avukatlarının itirazını reddeden mahkeme, dosyayı yeniden yargılamanın yapılacağı 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdi. Sanık avukatlarından Tahir Elçi ve Cihan Aydın’ın başvurusunu değerlendiren mahkeme sanıkların, “Silahlı terör örgütüne üye olmak, devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak, silahlı terör örgütünün yöneticisi olmak, silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek’ suçlarından tutuklu olduğunu belirtti. Mahkeme savcının “Tutukluluğun devamına ilişkin karar usul ve yasaya uygun olduğundan sanıklar ve müdafilerinin talebinin reddine karar verilmesi mütalaa olunur" görüşünü de değerlendirerek kararını açıkladı.
Mahkeme heyeti sanıklara “isnat edilen suçların katalog suçlardan olması ve isnat edilen suçlar için öngörülen ceza miktarı ve sanıkların mensubu oldukları örgüt nedeniyle, sanıkların kaçma şüphesinin bulunduğunu” savundu. Mahkeme kararında şunlara yer verdi: “ Sanıklar hakkında öngörülen cezaya, yargılanan sanık sayısının çokluğuna ve dosyanın karmaşıklığına göre, tutuklulukta geçirdikleri sürenin makul ve tutuklama tedbirinin ölçülü olduğu, bu koşullar altında ( delilleri karartma ve kaçma şüphesi devam ederken ) adli kontrol uygulamasının, tutuklamadan beklenen amaca ulaşılmasını sağlamayacağı göz önüne alınarak tutukluluk hallerinin devamına ilişkin Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararındaki gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan sanıklar müdafilerinin tutukluluk halinin devamına yönelik itirazlarının reddine karar verilmiştir” denildi.