ABD’de üniversite öğrencileri kampüslere dönerken, geçen dönemde yüzden fazla okulun gündemini meşgul eden Filistin eylemleri de yeniden başlıyor. Üniversite öğrencilerinin ülke ve okullarının politikalarına karşı çıktığı eylemlerin, Demokrat Başkan adayı Kamala Harris ve Cumhuriyetçilerin Başkan adayı Donald Trump arasında kıyasıya geçmesi beklenen Kasım seçimi öncesi de kritik bir gündem olması bekleniyor.
İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları 335 gündür sürerken 11 bin 300 kilometre uzakta, ABD’de pek çok köklü üniversitenin öğrencileri saldırılara karşı Filistinlilere desteklerini göstermek, okullarının tutumuna karşı çıkmak için eylemler düzenliyor. Geçen yılın eğitim döneminde Columbia, Harvard, Yale, UCLA başta olmak üzere ülkede toplam 130’dan fazla üniversite kampüsünde yüzlerce eylem düzenlendi.
Harvard Üniversitesi verilerine göre, 7 Ekim 2023’ten sonra ABD’nin 317 farklı şehrinde 525 farklı üniversite, lise ve ilkokulda Filistin için destek eylemleri düzenlendi. Verilere göre okullarda Filistin eylemleri 7 Ekim 2023’te başlasa da 2024’ün Nisan sonu ve Mayıs başında zirveye ulaştı, pek çok okulun final sınav dönemleri ve mezuniyet sürecine kadar devam etti. |
Peki, ABD’nin Kamala Harris ile Donald Trump arasında bir seçim yapmasına aylar kala, İsrail-Gazze gündemi, genç üniversite öğrencileri tarafından yine aynı yoğunlukta tartışılacak mı? Geçen dönem kampüse polis çağıran üniversite yönetimleri, bu kez nasıl bir yol izleyecek?
Öğrenciler ne istiyor?
Üniversite öğrencileri yalnızca ABD hükümetinin İsrail politikasına karşı eylem yapmıyor. Pek çok üniversitede öğrenciler okullarının İsrail hükümetiyle iş yapan çeşitli silah üreticileri ve teknoloji şirketleriyle finansal bağını kesmesini talep ediyor.
Columbia’da yükselen ateş
Ülke genelinde okullarda Filistin eylemlerinin pik yapması, New York’ta bulunan Columbia Üniversitesi’nde kampüs çimlerinde kurulan çadırlı eyleme ve okulun polisli müdahalesine denk geliyor. Yeni eğitim döneminde Filistin eylemlerinin geleceğini anlamak için Columbia Üniversitesi’nde yeni dönemin nasıl başladığına bakmak gerekiyor.
Columbia Üniversitesi’ne, geçen dönem yapılan Filistin protestoları sırasında öğrenciler çadır kurmuştu
New York’ta şehir merkezinde bulunan ve Filistin eylemlerinin başladığı Ekim 2023’e kadar kampüsü herkese açık olan Columbia Üniversitesi, eylemlere çadır kampına polis müdahalesi, gece polis baskınıyla öğrencilere gözaltı ve mezuniyet törenlerinin iptaline varan yanıtlar verdi.
Eylemlere yanıtı bazı öğrenciler ve fakülte üyeleri tarafından “sert”, “baskıcı”, “otoriter”, “akademik özgürlüğe yakışmayan” tepkileriyle karşılanan, bazı öğrenciler ve fakülte tarafından ise “güvenliği sağlayamadığı için yetersiz” bulunan Rektör Minouche Shafik, görevde bir yılını tamamlamadan, yeni dönemin başlamasına haftalar kala istifa etti. Columbia’da gözler yeni yönetimin beklenen eylemlere karşısındaki duruşuna yöneldi.
Barikatlar ve yeni yasaklara karşılık kanlı ‘Alma Mater’
Üniversitenin İsrail’le finansal bağını kesmesi talebini vurgulayan öğrenci örgütlerinin çatı grubu Columbia Apartheid Divest, yeni döneme başlarken kampüste eylemlerin devam edeceğinin mesajını verdi.
Okul yönetimi ise geçen dönemin kontrol noktası ve barikat sistemini devam ettirirken kampüs çimleri girişindeki yasaklara “izin verilmemiş çadır ya da yapılar” maddesini ekledi. Üniversite kuralları ise güncellenerek “protesto” yasaklanmasa da protestoların “akademik aktiviteyi bozması” yasağı eklendi. Yeni maddeyle slogan atılan, okul içinde ses çıkaran eylemlerin de bu kapsama girmesi bekleniyor.
Columbia’da okul kapısı önünde eylemler günlerdir devam ederken derslerin başladığı 3 Eylül günü, dönemin kalanının da hareketli geçeceğinin işareti verildi. Okulun sembollerinden Alma Mater heykeli, kan kırmızısına boyandı.
Geçen dönem başlayan ve kaldırılmayan barikat ve güvenlik önlemlerine rağmen hafta başından bu yana okul kapısında protestolar düzenleniyor.
Okullarda yeni önlemler
Eylemlerin yeniden başladığı tek üniversite Columbia değil. Ülkenin çeşitli şehirlerinde üniversite yönemi yeni protesto dalgasına hazırlanmak için kurallarını güncellendi. Örneğin California Üniversitesi kampüse çadır kurulması ve “kimliği gizleme amacıyla maske takılmasını” yasakladı. Virginia Üniversitesi de kurallarda yapılan güncellemede okulda kamp kurulan eylemlerin ve belli saatlerde belirli alanlarda protesto gösterilerinin kabul edilmeyeceğini belirtti. New York Üniversitesi ise anti-Siyonist söylemleri de nefret söylemi kapsamına aldı.
Yunus Emre Erdölen: Öğrenci eylemleri devam edecek; seçim nedeniyle ivmelenecek
ABD’de üniversite eylemlerini yakından takip eden hukukçu Yunus Emre Erdölen, öğrenci eylemlerinin çok daha geniş bir tablonun sonucu olduğunu vurguluyor:
“ABD’de temel sıkıntı şu: Silah yardımı devam ediyor, İsrail bu silahlarla uluslararası mahkemelere taşındığı üzere savaş ve soykırım suçu işliyor. Amerika’da özellikle Demokrat Parti seçmeni yüzde 60-70 oranlarında İsrail’e silah yardımının kesilmesini istiyor. Bu oran özellikle 30 yaş altı gençlerde çok daha yüksek. Bu yüzden kampüslerde bu gösterileri görüyoruz.”
Öğrenci eylemlerinin sadece New York, Washington, California’da değil, Cumhuriyetçilerin güçlü olduğu eyaletlerde de görüldüğünü belirten Erdölen, ABD’de üniversitelerin uluslararası gelişmeler konusunda savaş karşıtlığını önceleyen tutumunun Gazze’den önce de görüldüğünü hatırlatıyor.
“Bu konular Türkiye’de konuşulmazken dahi Amerika’da Filistin için üniversite kulüpleri vardı” diyen Erdölen, ABD kampüslerinde Filistin’i savunmanın yalnızca İsrail’e değil, bütün bir sisteme karşı savunma olduğunu, aynı zamanda bir kimlik inşa ettiğini belirtiyor:
“Columbia’da, Harvard’da, Yale’de Filistin kulüpleri çok uzun zamandır var. Bu kulüpler uluslararası müdahalelere karşı, solcu ve kozmopolit bir grubu temsil ediyor.”
"Öğrenciler Gazze gündemini değerlendirecek"
Üniversitelerinin İsrail’le finansal bağını kesmesini talep eden öğrencilerin yeni dönemde de eylemlere devam edeceğini öngören Erdölen, Kasım seçimlerinin de eylemleri tetikleyeceğini düşünüyor:
“İsrail’in Gazze’deki katliamı artarak devam ediyor. Uluslararası mahkeme süreçleri sürüyor. Ön seçimlerde 700 bin insan Gazze için boş oy attı. Kamala Harris, Demokrat Parti Kurultayı’nda bu insanlara istediğini veremedi. Michigan’da 200 bin, Georgia’da 100 bin Müslüman seçmen var. Onlar Filistin konusunda duyarlı olan gençlerden farklı olarak doğrudan kimliksel olarak daha fazla reaksiyon alan seçmenler. Bu iki eyaleti kazanamazsa Harris seçimi zor kazanacak. Gündem Gazze konusunda bu kadar sıcakken üniversitedeki öğrenci grupları da bu durumu değerlendirmek isteyecekler. Öğrenciler kendilerini daha çok göstererek üniversite yönetimleri ve Demokrat Parti’nin başkan adayının çağrılarını duymasını isteyecekler.”
Harris’in bir seçmen grubunu küstürmeden Trump’a koz vermemesi gerekiyor
Üniversite eylemlerinin Harris ve Trump arasında tartışma konusu olarak gündeme gelip gelmeyeceğine ilişkin soruyu yanıtlayan Erdölen, eski ABD Başkanı’nın kampüs eylemlerine katılan yabancı öğrencilerin sınır dışı edilmesini istediğini hatırlatıyor:
“Trump göstericilere “Hamas” diyor. Yeterince müdahale edilmemesini eleştiriyor. Bu gösterileri kullanacak ve Demokratlar ülkeyi istikrarsızlığa sürüklüyor diyecek. 1968’de de Vietnam karşıtı göstericiler Richard Nixon oylarını artırmıştı. Nixon göstericileri bastıracağını söyleyerek seçim kazanmıştı. Ortalama bir Amerikalı bu gösterilere sıcak bakmayabilir ama bu gösterilere sıcak bakan insanlar da bu seçimde oy kullanacak. Bu insanlar “marjinal”, “az kişi” olmuyor. Amerika’da zaten az kişi sandığa gittiği için sandığa gitmeme eylemi çok kritik. Duyarlı insanları tamamen yok saymak çok riskli. Kamala Harris’in hem bu insanları yok saymaması lazım hem de bir yandan Trump’a kart vermemesi lazım. Zor, bunu yetenekli bir siyasetçi yapabilir ancak... “