AKP ile CHP arasındaki koalisyon görüşmeleri olumsuzluk sonuçlanmasının ardından Başbakan Ahmet Davutoğlu, erken seçim kararının Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın anayasal yetkisiyle değil, TBMM’de alınacağını söyledi. Davutoğlu’nun açıklamasını değerlendiren Habertürk yazarı Fehmi Koru, “Cumhurbaşkanı yetkisiyle gidildiği takdirde Meclis’te temsil edilen her partiden seçimdeki oy oranına göre bakanlar yer alacaktı hükümette; o yola gidilmeyince tamamı AK Partili mevcut hükümet ülkeyi seçime götürecek demektir” dedi.
Fehmi Koru’nun Habertürk gazetesinin bugünkü (14 Ağustos 2015) nüshasında, “Seçime gidiyoruz, hem de bu hükümetle...” başlıklı yazısının ilgili kısmı şöyle:
Öyle ya da böyle, kısa bir süre sonra yeniden sandık başına gidilecek ve o zamana kadar da ülke 8 bakanı, milletvekili olmayan bir hükümetle yönetilecek...
Hem de, ülkemiz hemen her alanda müthiş ciddi sorunlarla baş etmek zorunda iken...
8 üyesi milletvekili olmayan hükümet daha önce gündeme taşımaya cesaret edilemeyen türden kararları birbiri ardına alıyor. İncirlik Üssü’nün Amerika’nın kullanımına açılması sözgelimi; normal bir dönemde, Meclis’ten tezkere çıkarılmasını gerektirirdi; oysa hükümet hiç çekinmeden Meclis’e ait yetkiyi kullanabildi.
CHP ile AKP “istikşafi” görüşmelerini sürdürürken...
“Barış süreci” ile ilgili son durum da farklı değil. AK Parti’nin girişimiyle başlamış olsa da, Meclis’in bilgisi dahilinde yürütülüyordu süreç; her adımında süreci kolaylaştıracak yasalar çıkartılarak... Şimdi ise yeniden şehit cenazelerinin geldiği bir ortama girildi ve bu durumu ortadan kaldıracak irade “geçici” statüsündeki hükümetin elinde.
Seçime de yine bu hükümetle gideceğiz anlaşılan...
Cumhurbaşkanı’nın 45 gün anayasal yetkisi yerine Meclis kararının yeğlenmesi bu sebeple; Cumhurbaşkanı yetkisiyle gidildiği takdirde Meclis’te temsil edilen her partiden seçimdeki oy oranına göre bakanlar yer alacaktı hükümette; o yola gidilmeyince tamamı AK Partili mevcut hükümet ülkeyi seçime götürecek demektir.
Seçimden tek başına hükümet kuramayacak halde çıkan AK Parti’yi, seçmene hatasını düzeltme fırsatı yakaladığı için takdir etmemiz gerekiyor.
Hiç kuşkusuz büyük bir başarı bu.
Seçimle milletvekili sıfatını kazanmış AK Partililerin tamamını bu yolda alınacak karara iştirak ettirebilirlerse, bir tebriki daha hak edecekler.
Esas tebrikimizi, yapılacak seçimin sonrasına bırakmak zorundayım. Aradan geçen 3-5 ay içerisinde seçmenin kararını ters yüz etmeyi başarabilirlerse tabii...
Ya bu arada seçmenin önüne yeni seçenek/ler çıkarsa ne olacak?
İlk eşiği seçim sonrasında MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin el vermesi ve zamana yayılan “istikşafi” görüşmelerle rahatça aşabildi AK Parti; bakalım seçmenin tercihini de etkileyebilecek mi?