Halk arasında ‘domuz gribi’ olarak bilinen influenza A (H1N1) virüsünden korunmanın yolları hakkında açıklamada bulunan uzmanlar, ölümcül hastalığın solunum yolu ve eller aracılığıyla bulaştığını belirtti.
Cihan'dan Cem Küpeli'nin haberine göre Enfeksiyon Hastalıkları (İntaniye) Uzmanı Dr. Mesih Türker, domuz gribinin solunum yolu ve eller aracılığıyla bulaştığını belirterek, “Domuz gribi influenza A (H1N1) virüsünün etken olduğu insanlarda solunum yollarını etkileyen ve salgılanlarla giden viral bir hastalıktır. Özellikle hamileler, 2 yaşından küçük çocuklar ile 65 yaşından büyükler, kronik akciğer ve obezite hastaları gibi risk grubunda bulunan kişilerde daha ağır seyrediyor. Öksürük ya da domuz gribi öksürme ile hapşırma sırasında ortama yayılan ve virüs içeren damlacıklarla bulaşıyor. Bu damlacıklar doğrudan solunum yoluyla veya ortamdaki eşyalardan eller aracılığıyla bulaşıyor. Kişi bu hastalık belirtilerinin başlangıcından bir gün öncesi ve 7 gün sonrasına kadar bulaştırıcı oluyor.” dedi.
Domuz gribinin belirtileri
Domuz gribi belirtilerinin mevsimsel griple aynı olduğunu kaydeden Türker, şu bilgileri verdi: “Domuz gribi hastalığının belirtileri mevsimsel grip belirtilerinden farklı olmuyor. Domuz gribinden şüphelenmeniz gereken belirtileri şöyle sıralayabiliriz: 38 dereceyi geçen yüksek ateşle birlikte yaygın vücut ağrısı, boğaz ağrısı, baş ağrısı, burun akıntısı, öksürük ile solunum güçlüğü. Bu belirtiler mevsimsel grip ile aynı belirtiler olduğu için ayırıcı tanı amacıyla laboratuvar tetkiklerine başvuruluyor ve zaman kaybedilmeden tedaviye başlanıyor. Solunum güçlüğü, yan ağrısı, bilinç bulanıklığı, kusma, genel durumunda kötüleşme ile 3 günden fazla süren ateş, ciddi durumun habercisi oluyor. Özellikle solunum güçlüğü, kusma ve bilinç bulanıklığı olan hastalar acil olarak tedavi gerektiriyor. Özellikle solunum güçlüğü varsa zaman kaybetmeden hastaneye başvurmak yaşamsal öneme sahiptir.”
Türker, domuz gribinden korunmak için alınması gereken önlemleri ise şöyle sıraladı:
"- Tokalaşmaktan, öpüşmekten ve sarılmaktan kaçının.
- Ellerinizi sık sık sabunlu suyla yıkayın.
- Sabuna ya da suya erişemediğiniz durumlarda alkol bazlı el antiseptiği kullanın.
- Ellerle temas edilen kapı kolu, bilgisayar mouse'ları, ortak kullanılan telefonlar ve musluk gibi yüzeyleri sık sık genel deterjanlarla silin.
- Bulaşma ihtimalinin arttığı kapalı alanlardan, toplu ulaşım araçlarından ve hasta kişilerin olduğu ortamlardan uzak durmaya özen gösterin.
- Zorunlu haller dışında hastalığın görüldüğü bölgelere gitmeyin.
- Hasta kişilerle 2 metreden daha yakın temasta bulunmayın.
- Evde bu hastalığa yakalanmış bir yakınınız varsa ayrı bir odada kalın.
- Kapınızı kapalı tutun. Eğer bu mümkün değilse tıbbi maske kullanın ve odanızı sık sık havalandırın.
- Havlu, çatal, kaşık, bardak, telefon, kalem ve bilgisayar mouse'ları gibi malzemeleri ortaklaşa kullanmayın.”