Politika

İstifa sinyali veren CHP’li İnce, Kılıçdaroğlu'na kurultay çağrısı yaptı

Muharrem İnce: Partimin yetkili organları, sayın genel başkanın kimlerle aldığı belli olmayan kararları onaylama makamına dönüşmüştür

14 Ağustos 2014 16:32

Cumhurbaşkanlığı seçiminde Ekmeleddin İhsanoğlu'nun aday gösterilmesi nedeniyle Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştiren CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, Başkanvekilliği göreviyle ilgili olarak, "Buraya yapışmış değilim. Beni kimsenin uyarmasına gerek yok” dedi. İnce, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na da Kurultay çağrısında bulundu.  

Hürriyet’te yer alan habere göre, İnce partisini eleştirerek "Türkiye’nin kurucu gücü CHP derde derman olamıyor umut olamıyor ve AKP’nin belirlediği gündemde savrulup gidiyor. Ben bu konuşmayı partimin yetkili organlarında yapabilirdim, yaptım da ama bir yararı olmadığını düşünüyorum artık. Bu organlar istişare etme ve karar alma mevkileri olmaktan çıkmıştır. Bu organlar sayın genel başkanın kimlerle aldığı belli olmayan kararları onaylama makamına dönüşmüştür. Benim böyle bir ortamda itirazlarım var" dedi.

İnce'nin açıklamalarından satırbaşları şöyle:

Türkiye kutuplaştı, kamplaşıyor ve bir diktatörlüğe doğru hızla ilerliyoruz. Dün hem İBB Başkanı hem Başbakan olan kişi bugün hem İBB başkanı hem Başbakan hem de cumhurbaşkanı. Bu diktatör yememize içmemize, çocuk sayımıza, dövmemize, giysimize, gösterimize karışıyor ve bunların hepsine tek başına karar veriyor. Yasama yürütme yargı medya onun tekelinde.

 

‘Kararları onaylama makamına dönüştü’

 

Geldiğimiz bu noktada Türkiye’nin kurucu gücü CHP derde derman olamıyor umut olamıyor ve AKP’nin belirlediği gündemde savrulup gidiyor. Ben bu konuşmayı partimin yetkili organalrında yapabilirdim yaptım da ama bir yararı olmadığını düşünüyorum artık.
Karar organları artık işlevini yitirmiştir.CHP’nin üst organlarında bu konuşmayı yapmanın hiçbir faydası yoktur.

Bu organlar istişare etme ve karar alma mevkileri olmaktan çıkmıştır. Bu organlar sayın genel başkanın kimlerle aldığı belli olmayan kararları onaylama makamına dönüşmüştür. Benim böyle bir ortamda itirazlarım şunadır.

1. Cumhurbaşkanı adayının tek başına belirlenmesi. Bir üç grup başkanvekiliyiz haberim TV’den oldu.

2. sayın adayın partimizin önemli bir kesimiyle kan uyuşmazlığı olabileceğini düşünmemektir.

3. Sandığa gidiş heyecanı bir coşku yaratmak yerine tıpış tıpış gideceksiniz diyerek halkla inatlaşmaktır. Seçmen sandığa koşarak gitmelidir.

4. Birinci turda çatı aday göstermek matematik bilimiyle ters düşmektir. Ben kapalı kapılar ardında şunu söylemiştim: birden fazla adayın gösterilmesi katılımı arttır ve Erdoğan birinci turda seçilemez. Arkadaşlarımızı aday gösterelim katılımı arttıralım dedim. Bunu öngörememek siyaseten cahilliktir.

Seçim sürecinde sayın başkan risk aldığını söylemiştir. Bence ortada bir yenilgi bir hezimet var. Bu ortamda amacım partimi yıpratmak değildir. Bu riskin bedeli kurultaydır. Sayın başkan partiyi kurultaya çağırmalıdır. Yarıdan bir fazla imza toplandığı anda genel başkanlık zaten düşmüş demektir. Ben abimin, sayın genel başkanımın bu duruma düşmesini istemem. Hemen istifa etmelidir. Sayın genel başkan partiyi hemen kurultaya çağırmalıdır. Ben bugün gördüğüm durum itibarıyla sayın genel başkanın böyle bir tutumda olduğunu düşünüyorum.

 

‘Yalnız olduğumu düşünmeyin’

 

Benim amacım ülkemin ve partimin gözlerimin önünde eriyip gitmesine çare olmaktır. Yok edilmiş iktidar olma arzusunu yeniden yaratmaktır. Gerçek partili kadrolarla birlikte birlik bütünlük duygusunu yeniden ortaya koymaktır. Benim amacım başarısızlıklarla yüzleşip CHP’yi iktidar yapmaktır. Derdimiz seçmeni tıpış tıpış sandığa göndermek değil koşa koşa aşkla heyecanla sandığa göndermektir. Bu basın toplantısın yalnız yaptığımı düşünmeyin. Benimle birlikte bu salonda CHP’nin vicdanı, iktidara susamış partinin evlatları, AKP faşizmini iliklerine kadar hisseden gözünü yaşamını kaybeden evlatlarımız var. Annelerinin hasret yakarışları var.

Benimle birlikte bu salonda zorunluluktan CHP’ye oy verenlerin umudu var. Benimle birlikte bu salonda Atatürk’ün devrimci ruhu var, İnönü’nün kararlı namuslu cesareti var, Ecevit’in dürüstlüğü var, Erdal İnönü’nün sosyal demokratlığı var, CHP’yi yeniden açıp ayağa kaldıran Deniz Baykal var. CHP ulu çınar olarak Türkiye’ye umut olmalıdır.

 

Aday olacak mısınız?

 

Genel başkanlığa aday olacak kişi buna kendisi karar veremez. Partimizin tüzüğünde bu yok. delegeler karar verir. Aday olunmaz aday gösterilir kişiler. Ben partim için her şeyi yaptım. Gençlik kollarından bu yana çalıştım.Parti baraja takıldığında kimse uğramazken il başkanıydım.

 

Grup başkanvekilliğinden istifa edecek misiniz?

 

Ben makam mevki peşinde değilim. Kimsenin beni uyarmasına gerek yok. Ben ne zaman ne olacağını bilirim. Çok kısa süre içinde görürüsünüz zaten. Buraya yapışmış değilim. Beni kimsenin uyarmasına gerek yok.

 

Kılıçdaroğlu’nu istifaya mı davet ediyorsunuz?

 

Ben kurultaya çağırıyorum. Görüşmelerine katılmadığım Hüseyin Aygün’e da sahip çıkarım, ulusalcı denilen Emine Ülker Tarhan’a da sahip çıkarım. Millet hırsızlarına sahip çıkıyor ben arkadaşlarıma mı sahip çıkmayacağım. Hepsi namuslu insanlardır. Ben bir grubun temsilcisi değilim. Kanatçı manatçı değilim. Ben CHP’liyim. Bir grubun kliğin fraksiyonun adamı değilim. Ben CHP’ye ömrünü vermiş bir insanım. Partinin her kademesinde görev yapmışım.

Sayın Baykal beni milletvekili yapmıştır. Ama daha sonra ona karşı çıktığım zamanlarda bile “seni milletvekili yaptım” dememiştir. Sayın Baykal Bursa’ya bir düğüne gidecek Yalova’dan da geçecek ben de il başkanımızı arayıp "Eski genel başkanımızı şanına uygun şekilde karşılayalım" dedim ve deniz otobüsünün kapısında karşıladık. Yüz kere gelsin bin kere gelsin aynı şekilde karşılarım. Sayın Kılıçdaroğlu’nu da aynı şekilde karşılarım. Benim partimde genel başkanlığın özel bir yeri vardır.

MHP ve CHP kendi adaylarını göstermeliydi. Hatta ve hatta toplumun farklı kesimlerinin sesini duyurmak için 20 milletvekiline de izin verilmeliydi. Ama 2. turda desteklenecek aday da önceden belli olmalıydı.

 

Kılıçdaroğlu kurultayı toplamazsa ne olur?

 

Benim bugün aldığım izlenim toplayacağı yönünde. Bu durum sayın genel başkanı üzmez partiyi kırıp dökmez. Yarıdan bir fazla imzalanırsa kurultayı toplamaya gerek yok ki fiilen genel başkanlık düşmüş olur. Sayın genel başkan bu duruma kendisini düşürmemelidir.Gene başkandan başka bu kampanya süresince benden başka miting yapan var mı? Parti yöneticisi kendisine baksın önce çalışmış mı?

 

‘CHP’de yaşananlar AKP’deki tartışmaların üzerine örtüyor’ yorumları: Adam yüzde 52 almış

 

Adam 52 almış neden 55 alamadım diye konuşuyor biz CHP’yi tartışırsak AKP’de yaşananların üzerini örtmüşüz dersek yazık. İşte iktidar olamamanın sebebi.Her seçimde çıkmışsın karşısına yenmiş seni. Yenilgiyi tartışmak yerine gel bunu tartışalım diyene “yok ya” denir. Ayıp bu. Bu zihniyetteki birinin 250 sene iktidar olması mümkün değil.

Ben birden fazla aday önermiştim. "Muhafazakar kesimin tasvip edeceği, sol kesimin oy vereceği bir aday gösterelim, MHP kendi adayını önersin" dedim.

 

Genel başkan olursanız partinin rotası ne olacak?

 

Partinin rotası belli. Partinin rotası programı, tüzüğü ilkeleridir. Bunları geliştirebilirsiniz ama başkalaştıramazsınız. Özünden saptıramazsınız. Zenginlik olması iyidir. Bir orkestrada çok farklı enstrümanlar var ama önemli olan uyum içinde olmasıdır.Bir yoldan karşıya geçeceksin. Ne yaparsın önce sola bakarsın. Önce sola bakacak CHP. CHP önce sağa bakıyor. Trafikte bile önce sola bakılır. Önce sola, sonra sağa bakacaksın, sonra tekrar sola bakacaksın.

 

İlgili Haberler