CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, uğradığı silahlı saldırı sonrasında ilk kez konuştu. Tezcan, "Tetikçilerle meşgul değiliz. Tetikçiler mutlaka fiillerinin cezasını alacaklar ama tetikçilerin arka planında başka planlayıcıların olduğuna inanıyorum" dedi.
CHP Aydın il binasının üst katındaki restoranda 29 Ekim'de uğradığı silahlı saldırı sonucu ayağından yaralanan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Aydın Milletvekili Bülent Tezcan'ın ADÜ Uygulama ve Araştırma Hastanesi'ndeki tedavisi tamamlandı.
4 gündür tedavi gören Tezcan, taburcu olmasının ardından dinlenmek ve çalışmalarına devam etmek üzere Ankara'ya gitti. Tezcan, ADÜ Rektörü Pof. Dr. Cavit Bircan, Başhekim Yard. Doç. Dr. Mücahit Kapcı, tedavi sürecinde yer alan sağlık ekibi ve partilileri tarafından uğurlandı.
Taburcu olmadan önce saldırı sonrası ilk kez basının karşısına çıkan Bülent Tezcan, uğradığı saldırının provakatif olduğunu söyledi.
Türkiye'nin toplumsal çatışmanın eşiğine getirmek isteyenlerin olduğunu vurgulayan Tezcan şunları kaydetti: "Türkiye'de özellikle çatışma ortamı oluşturmak, toplumsal çatışmayı körüklemek siyasetin ekseninde kavga ve çatışma üretmeyi planlayan gizli ellerin düğmesini bastığı bir saldırı olduğunu düşünüyorum. Mutlaka adli merciler gerekli soruşturmayı yapacak. Tetikçilerle meşgul değiliz. Tetikçiler mutlaka fiillerinin cezasını alacaklar ama tetikçilerin arka planında başka planlayıcıların olduğuna inanıyorum. Bunu da yargımız savcılık adli merciler ortaya çıkarmalıdır. Çalışmaların bu çerçevede devam etmesini bekliyorum"
Tezcan, "Siyaset kurumunun görevi çatışmayı tahrik ve teşvik etmek değil uzlaşmayı teşvik etmektir. Siyaset kurumu çözüm kurumudur. Kriz kurumu değildir. Özellikle terörün her gün can aldığı, şehitlerin arkasından ağladığımız böyle bir tabloda, şehitlerimizin olmadığı terörün can almadığı ve yeni çatışma kapılarının açılmadığı bir Türkiye özlüyoruz. Türkiye'nin tarihinde bu tip kanlı tablolar çok yaşandı. Bu kanlı tablolardan ne topluma he milletimize, ne siyaset kurumuna, ne ülkeye ne devlete hiçbir fayda olmamıştır. Bu çatışma ortamından sadece ve sadece Türkiye'yi destabilize etmek isteyen belirli güçlerin işine yarayacak ortamlardır. Bu ortamda artık Türkiye'de her gün şehitlerin verildiği bir aşamadan siyasi suikastların planlandığı bir aşamaya geçtiğimizi üzüntüyle görüyorum. Bugün CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Aydın Milletvekili olarak bana yapılan bu saldırı sadece CHP'ye yönelik bir saldırı değil. Bu saldırının arka planındakilerin geçmiş siyasi ilişkilerinin nerede olduğunun bir önemi de yoktur" diye konuştu.
"Siyasi cinayetler olabilir"
Önümüzdeki süreçte siyasi cinayetlerin meydana gelebileceğini öne süren Tezcan, konuşmasına şöyle devam etti: "Bu tip tetikçileri kullanan gizli eller şu veya bu, sağ ya da solcu olduğuna bakmaksızın teröre yatkın kullanılmaya yatkın isimleri bulurlar. Bugün herhangi bir siyasi eğilimi olan birini ya da o eğilimle bir şekilde teması olan birini alıp kışkırtıp bir siyasi suikastta kullanırlar. Yarın farklı bir cenaptan provokasyonu kışkırtıp başka bir siyasetçiye yönelebilirler. Bunun adresi ve kaynağı net olarak ortayı çıkmaz. Amaç sağ sol çatışma ortamı oluşturmak. Biz buna müsaade etmeyeceğiz. Şu veya şunun saldırısıdır demek yapılacak en büyük yanlıştır. Bunu herkes bilmeli. Bu, Türkiye'nin 80 öncesi ve 90'lı yılların çatışma ortamı bugün terör ve toplu katliamlarla sürüklenen terör ortamının ardından yeni bir siyasi cinayetler ortamına taşımanın aracıdır. Hiçbir siyasetçi bu tabloya fırsat vermeyeceğiz ve dilimizi dikkatlice kullanacağız"
Sağduyu çağrısı yaptı
Tezcan, uzlaşma ortamının sağlanması için herkesi sağduyuya davet ettiğini ifade ederek, "Tetikçilerden hukuk hesap soracak biz devlet ve millet olarak ülke olarak tetikçilerin arkasındaki kirli elleri bulacağız. Sağcısı solcusu herkesi kullanan ve bu iki kesimi de hedef seçebilen bir karanlık kumpanya ile karşı karşıyayız. Bu kumpanyaların hedeflerine ulaşmasına müsaade etmeyeceğiz. Bunun için toplumsal uzlaşmaya ihtiyacımız var. Siyasetçiler olarak böyle dönemlerde bile uzlaşmayı vurgulayacağız kutuplaşmayı değil" şeklinde konuştu.
"Türkiye böyle bir tabloyu hak etmiyor"
ADÜ Uygulama ve Araştırma Hastanesi'ndeki tedavi sürecinde kendisiyle yakından ilgilenen Rektör Prof. Dr. Cavit Bircan ve hastane personeline teşekkür eden Tezcan, sözlerini şöyle tamamladı: "İçişleri Bakanı ilk günden itibaren soruşturma ile yakından ilgilendi. Genel Başkanımız ziyaret etti, durumumla yakından ilgilendi. Geçmiş olsun dileğini ileten Cumhurbaşkanımıza Başbakanımıza, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye, bakanlara ve grup başkanvekillerine teşekkür ediyorum. Siyaset kurumu kavga kurumu değildir. Kimse kendini, memleket kurtarma hesabı içerisinden Türkiye'yi karanlık bir tabloya sürüklemenin misyoneri sanmasın. 70'li, 80'li ve 90'lı yıllarda birçok insan kullanıldı, sonradan kullanıldığını fark etti. Türkiye böyle bir tabloyu hak etmiyor"