HDP Eşbaşkan Yardımcısı Sırrı Süreyya Önder, Abdullah Öcalan’ın ‘Dünya kamuoyunun Rojava’daki demokratik iradeyi çok yüksek yerde kıymetlendirmesi gerekiyor. Aksi halde felaketler bölgeyle sınırlı kalmaz’ dediğini iletti.
Özgür Gündem'e konuşan Sırrı Süreyya Önder, Abdullah Öcalan ile gerçekleştirdikleri toplantıda Federe Kürdistan Bölgesi ile Rojavalı Kürtler arası ilişki biçimleri ve gerçekleştirilecek olan Kürt Ulusal Kongresi konularını ele aldıklarını belirtti.
Abdullah Öcalan'ın “Çözümün kalıcı temel şartı demokratik anayasadır. Barış sürecini zora sokacak en büyük tehdit hükümetin meseleye seçim ve yüzde hesaplarıyla yaklaşması olacaktır. Böylesi bir yaklaşım sürecin bitmesine varan sıkıntılar içermektedir. Şu an yaşanan süreç demokratik bir dönüşümün ne kadar ertelenemez olduğunu herkese göstermiştir” dediğini ileten Önder Abdullah Öcalan’ın Ermenilere bir mektup yazdığını ve bu mektubu Adalet Bakanlığı aracılığıyla göndereceğini söyledi.
Sırrı Süreyya Önder'in Abdullah Öcalan ile görüşmesinin satır başları şöyle:
Rojava dünyanın güvencesi
Öcalan’ın, “Dünya kamuoyunun Rojava pratiğinde ortaya çıkan demokratik iradeye çok özenli bakması ve çok yüksek yerde kıymetlendirmesi gerekiyor” dediğini aktaran Önder, Öcalan’ın devamında, “Bu bütün dünyanın güvencesi olacaktır. Çünkü demokratik çözümün benimsenmemesi durumunda yaşanacak olan felaketler kesinlikle bölgeyle sınırlı kalmayacaktır” dediğini kaydetti.
Süreç bölgeye bağlı
Görüşmede Öcalan’ın sürecin bölgede yaşanan gelişmelerden bağımsız ele alınamayacağını ve Güney Kürdistan Başkanı Mesut Barzani’ye iletmek üzere bir mektup kaleme aldığı öğrenildi. Mektubun, Önder ve Leyla Zana’ya teslim edilmek üzere yetkililere verdiği belirtildi. Önder ve Zana’nın ise mektubun iletilmesi durumunda Güney Kürdistan’a geçerek Ulusal Kongre’nin tarafları ile görüşmeler yapacakları öğrenildi. Önder, salı veya çarşamba günü Öcalan’ın mektubunu alarak Erbil’e gideceklerini açıkladı.
Ermenilere kapsamlı mektup
Önder, Öcalan’ın Ermenilere ilişkin önümüzdeki günlerde Adalet Bakanlığı aracılığıyla bir mektup göndereceğini de açıkladı. Önder, “Sayın Öcalan daha geniş kapsamlı bir çalışma yapmak istediğini, ileride daha geniş çalışmayı iletmek istediğini söyledi. Sanırım, iki sayfa civarında” bilgisini verdi.
Seçim hesabı, süreci bitirir
Önder, Abdullah Öcalan’ın ‘çözüm süreci’ ile ilgili ise şu açıklamasını aktardı: “Çözümün kalıcı temel şartı demokratik anayasadır. Fakat yöntemsel olarak gerek içeriğinin belirlenmesinde, gerek temel özelliklerinin kararlaştırılmasında müzakere ruhuna uygun bir paylaşımcılık esastır. Bu konuda düşülecek, süreci zora sokacak en büyük tehdit hükümetin meseleye seçim ve yüzde hesaplarıyla yaklaşması olacaktır. Böylesi bir yaklaşım sürecin bitmesine varan sıkıntılar içermektedir. Şu an yaşanan süreç demokratik bir dönüşümün ne kadar ertelenemez olduğunu herkese göstermiştir.”
