06 Kasım 2019

Erdoğan giderse, bu Trump’a gidecek

Erdoğan'ın olası ziyaretinin zamanlaması Trump için sıkışık bir dönem, görevden alınması ihtimalinin artmakta olduğu bir dönem

Bazen altı bezle bağlanmış küçük bir çocuk gibi, yerlerde yuvarlanıyor, “istemem istemem” diye bağırıyor.

Bazen lunaparkta çarpışan otomobillere binmiş, yanında ona bakan birisi ile birlikte, arabalar çarpıştıkça, ellerini çırpıyor ve seviniyor.

Bazen kocaman şişirme bir balon üstüne çizilmiş portresi ile parkta toplanan kalabalığa seslenirken, herkes alay ediyor.

Kim bu herkesin alay ettiği, karikatürlerle rezil hale getirilen kişi kim?..

Amerikan Başkanı Donald Trump.

Attığı her adımda kendisiyle ya alay ediliyor ya da Kongre tarafından ciddi engellerle karşı karşıya bırakılıyor.

O alaylardan sonra geçen hafta katıldığı bir toplantıda ise, orada bulunanların bir bölümü tarafından ıslıklanıyor ve hakaret yağmuruna tutuluyor:

-“Onu oturduğu ofisten çıkartın,

-Oval Ofisi temizleyin,

-Ailesiyle birlikte gönderin,

-O delinin teki”.

Trump’ın gözlerinin önünde tutulan tempo. Trump suratı asık, dinlemekle yetiniyor.

Putin belgeleri

Aslında Başkan seçilmesiyle birlikte, hemen her davranışı ve sözleri sadece Amerika’da değil, dünyada da, ciddi alay konusu.

Ancak, Amerikalılar alay etmenin yanı sıra, onun “görev yapmasının artık yanlış olduğu” inancıyla, Trump’ı görevinden azletmek (impeachment) amacıyla harekete geçiyor.

“Onları harekete geçiren Trump - Putin görüşmeleri. Seçimde Putin’in, Trump’ın seçilmesine yardım ettiği iddiası.”

Bu iddialar araştırma konusu ediliyor. Bazı tanıklar yardımı doğruluyor. Doğrulayanları Trump görevden alıyor.

Bunun üzerine Kongre devreye giriyor.

Trump - Putin görüşmelerinin tutanakları isteniyor, Trump vermeyince, iddiaların doğru olduğu kanısı yaygınlaşıyor.

Görevden alınmasıyla ilgili gelişmeler ciddiyet kazanıyor.

Veliaht Bin Salman’la haberleşme

Putin iddialarına ek olarak, çok başka bir olay iyice Başkanlığa iyice gölge düşmesine yol açıyor.

Trump’ın damadı Kushner’in Suudi Arabistan Veliahdı Bin Salman ile WhatsApp üzerinden yazıştığı iddiası yeni bir skandal olarak, çıkan gürültülere tuz biber ekiyor.

Malum Bin Salman gazeteci Kaşıkçı cinayetini azmettiren kişi olarak biliniyor.

Japonya’daki G - 20 Zirvesi’nde Bin Salman’la kahvaltıda buluşan Trump Veliaht Prensi “muhteşem bir adam” diye tanımlıyor, “onunla tanışmaktan onur duyuyorum, ülkesinde devrim gibi işler yapıyor” açıklaması sırasında, gazetecilerin Kaşıkçı cinayetine ilişkin sorularını cevapsız bırakıyor.

CIA Başkanı’nın Kaşıkçı cinayetinin Bin Salman emriyle işlendiğine ilişkin raporuna rağmen, Trump Suudi Arabistan’a yüz milyar dolarlık silah satışının imza töreninde, Bin Salman’a yine övgüler yağdırıyor, “ben Bin Salman’ın yanındayım” demeyi sürdürüyor.

Bir insan hunharca öldürülmüş, Trump’a ne, ortada yüz milyar dolarlık silah anlaşması var!..

Damadı Kushner’in Bin Salman’la haberleşmesine ilişkin bilgiler yine Beyaz Saray’da kalıyor.

 

Meksika Duvarı

 

Göreve daha başlamadan, Trump göçmenlerin Amerika’ya geçmesini önlemek amacıyla “Meksika sınırına duvar öreceğini” ilan ediyor.

Bunun için para gerek, 5 milyar 700 milyon dolar. Trump bu para Kongre’nin onayına bağlı. Kongre geri çeviriyor.

Bunun üzerine “Ulusal Acil Durum” ilan ederek, o parayı koparmaya çalışıyor. Ne var ki, bununla ilgili tasarı da, Kongre’den yine dönüyor. Tasarıyı iptal ediyor.

Bu arada Trump’ın göçmen politikasını eleştiren Temsilciler Meclisi’nde Demokratların Başkanına hakaret yağdıran tweetler atıyor:

“Sen kabadayının tekisin, sen önce geldiğin pis ve sıçanlarla dolu seçim bölgeni temizle!”

 

Türkiye ile ilişkisi

 

Suriye’ye askeri harekatla birlikte, Trump bu kez sabahtan akşama birbiriyle çelişen tweetlerin arkası kesilmiyor.

Erdoğan’a yazdığı mektupta, “aptallık etme, mahvederim senin ekonomini” diyor, ardından “Erdoğan ile iyi ilişkilerim var” diyor. Daha sonra yine tehdit, yine destek v.s., tutarsızlıkların sonu yok.

YPG’yi destekliyor, ama YPG’ye karşı Türkiye ile birlikte “ortak devriye” kuruluyor. Devriye dolaşırken, ortada tek bir YPGli yok, devriye sona eriyor, YPG yine temizlendiği söylenen bölgede ortaya çıkıyor.

Erdoğan’ın şimdi Trump ile görüşmesi gündemde. Görüşmek için Amerika’ya gidecek mi, dün Amerika’ya gidip gitmeyeceğini Trump ile telefonda görüştükten sonra karar vereceğini söylüyor.

Gider mi?.. Gidebilir.

Zamanlama Trump için sıkışık bir dönem, görevden alınması ihtimalinin artmakta olduğu bir dönem.

Yazarın Diğer Yazıları

Colani-Türkiye: “Maslahata destek!”

Colani, bir röportajında “Türkiye ve Suriye’nin arasında geçmişten gelen tarihi ve coğrafi bir bağlılık var. Bunu çok iyi idrak ettik. İki halkın maslahatına destek vermek istiyoruz” diyor. Burada kullandığı “maslahat” sözcüğü İslami bir kavram. Türkiye ile kurmak istediği ilişki diplomatik olmaktan çok İslami temelli bir ilişki mi?

Zafer çığlıkları gölgesinde parçalanma: Nüfus bilgileri sıfırlandı

İsrail Suriye halkının nüfus, pasaport ve istihbarat kayıtlarının yer aldığı binaları bombalıyor, o kayıtları yok ediyor. Böylelikle kim kimdir, nerede yaşıyor, aidiyeti ne, bunları sıfırlıyor. Bombalayacak başka yer mi yok?

İngiliz + Amerikan planı: Suriye şimdilik Colani’ye emanet

Erdoğan onca kavgadan sonra, nasıl ki Mısır lideri Sisi ile anlaştı, Yunanistan ile anlaştı, AB ile anlaşmaya çalışıyor, diktatör Esad ile de anlaşmak için yollara düştü. Bütün olanların toplamında: İsrail ile yeniden el sıkışırsa... Artık yeni bir “İleri Üçlü” görmeye hazırlanın!.. Türkiye - Amerika - İsrail.

"
"