Ülkemize doğrudan yabancı yatırım gelsin istiyoruz. Gelenler ya daha çok iç pazara hitap eden kurulu düzene ya da transfer fiyatlaması yoluyla katma değeri merkez ülkede bırakacak şekilde yeni bir düzen kurmak üzere geliyor. İkinciler ihracat yapıyor, ama parayı biz değil merkez kazanıyor. Örneğin otomobil.
Şişkin ciro sizi yanıltmasın. Düşük katma değer nedeniyle dünya imalat sanayi sıralamasında 2010 yılında ilk 15’e giremediğimiz gerçeğini unutmayın!
Yeni bir düzen kurmak isteyenlerin ne aradığı belli. Peki kurulu düzene gelenlerin gözünde para etmek için ne gerekiyor?
İşte cevaplar:
1. Ortak olunacak ya da satın alınacak şirketin iyi bir sermaye getirisi olmalı (ROC ve ROIC). Yani kar eden bir şirket olmalı. Elbette elde edilen karın, ağırlıklı ortalama sermaye maliyetinden (WACC) yüksek olması lazım
2. Şirketin kârı nakit olmalı. Yani kağıt üzerinde kâr olmamalı. Bu ne demek? Kâr; esasında konsinye olan, ama nihai gibi gösterilmiş satışlarla veya hayali ya da bedeli tahsil edilemeyecek müşterilere vadeli satışlarla şişirilmiş olmamalı.
3. Yapılan iş, anlaşılır olmalı. Yani ne alınıyor, ne üretiliyor ve kime satılıyor, sorularının cevapları “çetrefilli” olmamalı.
4. Güçlü bir “franchise”a sahip olmalı ve fiyatı kendisi belirleyebilmeli.
5. Şirketi yönetmek için "deha" olmak gerekmemeli.
6.Kazancı öngörülebilir olmalı.
7. Mevzuat değişikliklerinden etkilenmemeli. Yani devletin çok sık oynadığı mevzuat türlerinin doğal hedefi olmamalı.
8. Stoku düşük olmalı ve alacaklarını çabuk tahsil edebilmeli.
9. Sahip odaklı bir yönetimi olmalı. Yani, karar süreçlerinde başkalarının dediğine değil, patron kimse ona bakan bir şirket olmalı.
10. Stoklarının ve fiziki tesislerinin getirisi yüksek olmalı. Yani; değeri düşmüş mal stoku, değersiz bir arsa üzerine kurulu, ekonomik ve teknolojik ömrün tamamlamış makine – teçhizat ve binaları olmamalı.
11. Çok fazla sermaye gerektirmemeli.
Daha müreffeh bir Türkiye için tasarruf açığımızı sağlam yollarla kapatmayı başarmamız lazım. Doğrudan kaliteli yabancı sermayeyi çekebilmemiz gerekiyor. İmalat sanayinde çok daha başarılı olmalıyız. Daha fazla sayıda küresel şirkete sahip olmamız gerekiyor. Bunun için de şirketlerimizin çok daha iyi yönetilmesi lazım.