Gelişmiş ülkeler hiç tarımla uğraşmaz, hep sanayiyle mi uğraşırlar? Hiç köylerde oturmaz, hep şehirlerde mi otururlar?

Elbette hayır.

İzmir’deki Tarım Fuarı nedeniyle aklıma geldi de.

İşte size bir örnek:

Hollanda’nın nüfusu 16 milyon kişi, yüzölçümüyse 33.751 kilometre karedir.

Kaba bir hesapla nüfus olarak bizim 5’te 1’imiz, yüzölçümü olarak da 24’te 1’imiz olan bİr ülke yani.

Ama bu nüfüsla dünyanın 16 ncı büyük ekonomisi ve kişi başına düşen gelir bakımından dünyanın 7 nci ülkesidir Hollanda.  

Shell, Unilever, Philips ve Aegon, bilinen uluslararası büyük şirketleridir.

Sporda, sanatta, bilimde de çok başarılıdır Hollanda.

2012 Londra Olimpiyatları dahil bugüne kadar katıldıkları tüm olimpiyatlarda 266 madalyayla kişi başına düşen madalya sıralamasında dünya 15 incisidir.

Dünyanın en ünlü ressamlarından Van Gogh, Rembrandt, Frans Hals, Jan Vermeer ve Goyen Hollandalıdır.

Mikroskop, teleskop, yat, denizaltı, EKG, tıraş makinesi,trafik kamerası, kaset,disk ve lazerdisk Hollanda’lı mucitlerin buluşudur.

Hollanda’da insanlar içki içer, toplum gençlerin seks yapmak için evlenmesini şart koşmaz, devlet de bu işlere burnunu sokmaz.

Bizim 61 inci olduğumuz Dünya Yolsuzluk Algılama Endeksi’nde Hollanda 7 nci sıradadır. İşsizlik oranı yüzde 4,5’tir. 16 milyon Hollandalının 4,5 milyonu, ülkedeki 35 bin spor kulübünden en az birisine üyedir. Ortalama yaşam süresi 80,7 yıldır. 2011 yılı BM İnsani Gelişme Endeksi’nde 3 üncü sıradadır.  2011 yılının Mayıs ayında OECD tarafından dünyanın en mutlu ülkesi, UNICEF tarafından çocuk refahı bakımından dünyanın en iyi ülkesi seçildi.

Hollanda, sadece sanayi ya da hizmet sektörüyle büyümez. GSYİH’sı içinde tarımın payı düşüktür. Ama bize göre bu kadar az insan ve toprakla 2011 yılında Fransa’yı geride bırakıp, ABD’den sonra gelerek dünyanın en büyük ikinci tarımsal ürün ihracatçısı olmayı başardı.

Dünya “taze bitki, çiçek ve çiçek soğanı” ihracatının üçte ikisini, dünya domatesinin dörtte birini, dünya elmasının beşte birini Hollanda ihraç eder.

1848 yılından bu yana parlementer demokrasiyle yönetilen Hollanda 2011 yılında yaklaşık 80 milyar dolarlık tarım ürünü ihracatı yaptı.

Hatırlayın: 2011 yılında bizim toplam ihracatımız 134 milyar dolardı ve bunun TİM verilerine göre sadece 17 milyar doları (TUİK verilerine göreyse 5 milyar doları) tarım ürünüydü.

Yani bizden 24 kez daha az toprağa sahip bir ülke, bizden 5 kat daha az insanla,  bizden neredeyse 5 kat daha fazla dövizi tarımdan kazanabiliyor! 

Kader kabullenmeyi, gerçekler ise sorgulamayı ister.

Neden?