26 Eylül 2013

Fitch’ten gelen uyarıları nasıl okumak lazım?

“Geçen yılın bu dönemine göre politik riskte artış var. Oynaklık ve belirsizlik artınca büyüme performansı bundan zarar görüyor.

Bugün Fitch’ten önemli tespitler ve uyarılar geldi. Yazılarımızı takip eden T24 okurunun yabancı olmadığı bu tespitler ve uyarıların ne olduğunu ve ne anlama geldiğini özetleyerek başlayalım:

“Geçen yılın bu dönemine göre politik riskte artış var. Oynaklık ve belirsizlik artınca büyüme performansı bundan zarar görüyor.

Enflasyon ciddi bir sorun. Kredi genişlemesiyle büyümeye çalışınca enflasyon oranı yükseliyor.

Mali disiplin ve kamu borç stokunun GSYH’ye oranı gayet iyi. Bunun muhafaza edilmesi lazım.

Cari açık yapısal bir sorun. Cari açık artarsa ekonomi bundan olumsuz etkilenir. Cari açığa paralel olarak büyüme beklentisinin düşmesi lazım. Cari açık, yüksek enflasyon ve kuruyan likidite, Türkiye ekonomisinin zayıf noktaları.

Fed’in Mayıs ayında yaptığı açıklamadan Türkiye orantısız etkilendi. Bu, bir kırılganlık göstergesi. Net sermaye girişinin aniden durması resesyona yol açabilir.

Merkez Bankası politikalarının biraz daha öngörülebilir olması lazım. Yatırımcıların bu konuda endişeleri var.

Kurlarda aşırı oynaklık var. Kriz beklentimiz yok, ancak ciddi bir türbülans, uzak bir ihtimal değil.

Fed açıklaması sonrası gelecek şoklara hazırlıklı olmak lazım. Olursa ne olur buna bakacağız. Merkez Bankası’nın 2011 ve 2012’de uyguladığı politikalar ekonomiyi kontrol altına almakta faydalı oldu. Bu nedenle not artırımı yaptık. Yeni dönemde farklı bir konjonktür var. Artık yeni fiyatlamalar var. Şu an Merkez Bankası politikaları öngörülebilir değil. O nedenle yeni gelişmelere nasıl cevap vereceğini izleyeceğiz. Şu anda kriz tehlikesi yok, ama rating canlı bir süreçtir.

2012 Mayıs ayına kadar pozitif ayrışma vardı. Mayıs sonrasında Fed açıklamaları, bize özgü gelişmeler ve Suriye konusu, negatif ayrışmamıza neden oldu.

Bankaların borç çevirme oranında değişme yok. Yatırımcıların hem kamu, hem de özel sektör tahvil iştahında değişme yok. Şu anda belli konularda pozitif ayrışma devam ediyor. Ancak negatif ayrışma da devam ediyor. Negatif ayrışmanın ana nedeni politik riskte. Politik risk seçimlerle çok bağlantılı değil. İç huzursuzluk önemli. İç huzursuzluk artar, uzun sürer ve ekonomiyi olumsuz etkilemeye devam ederse, ülke notu değişebilir.

Gezi sonrasında bankalar sendikasyonlarını daha önceki faiz oranlarından daha düşük faiz oranlarıyla çevirdiler.

Yıl sonu için cari açık tahminimiz yüzde 6 – 7, büyüme tahminimiz 3 – 3,2, enflasyon tahminimiz ise yüzde 7 ve üzeri.

Enflasyon ve cari açık oranının yüzde 7’nin altına inmesi zor.

Türkiye borçlanma ihtiyacı en yüksek olan ülkelerden. Bu anlamda Fed’den en fazla etkilenecek ülkeler arasında sayılıyor. Fed’in tahvil alım programında ne kadarlık bir bir azaltmaya gideceği ve bu azaltmanın ne kadar süreceği henüz bilinmiyor.”

Evet Fitch’ten gelen tespit ve uyarılar bu şekilde.

Son günlerdeki gelişmeleri de özetleyerek yazımızı bitirelim:

Fed temkinli davrandı ve tahvil alım programında değişiklik yapmadı, ama başkanlardan çıkan farklı sesler piyasalardaki coşkunun kısa sürmesine neden oldu. Fed başkanın kim olacağı halen belli değil. Dolayısıyla yeni başkanın süregelen Fed politikalarında beklenenden hızlı bir değişiklik yapıp yapmayacağı da belirsizliğini koruyor.

BM’de konuşan Obama Suriye ile ilgili sert konuştu, Rusya ve İran’ı Esed’le ilgili uyardı. Bu nedenle Suriye’yi vurma meselesinin gündemden kalktığını söylemek zor.

ABD’de mali yıl 1 Ekim’de başlıyor. Bütçe ile ilgili sıcak tartışmalar halen devam ediyor. Borçlanma limiti artırılmazsa ülke temerrüt riskiyle karşı karşıya. Bu konuda hemen her gün ABD Hazine’sinden birden fazla uyarı geliyor.

ABD 2. çeyrek büyümesi üçüncü kez revize ediliyor. Sonuç bugün açıklanacak. Revizyon, bütçe ve borçlanma limitiyle ilgili kilitlenme nedeniyle ABD Doları, Yen, Sterlin ve Avro’ya karşı değer kaybediyor.

Revizyon aşağıya yönlü olursa tahvil alım programına bir süre daha aynen devam edilebileceği, yukarı yönlü olursa kesintiye bu yıl içinde başlanabileceği düşünülüyor.

ABD 10 yıllık tahvil faizi dün 2.65’in altına indi. S&P 500 endeksi beş gündür satışta. Latin Amerika ve Asya borsalarında düşüş var.

Geçen hafta Moody’s Ukrayna’nın ülke notunu düşürdü. Ciddi bir türbülans beklentisi var.

Almanya’daki seçimleri kazanan Merkel, artık Avro Bölgesi’nde mali disiplin ve yapısal uyum politikalarına daha sıkı bağlılık isterken, duruşunun iç politika malzemesi yapılmasını hesaba katmak durumunda kalmayacak. Bu nedenle sorunlu ülkelerin rahatının kaçacağı ve AMB’nin Fed gibi daha çok büyüme ve istihdam odaklı değil, daha fazla enflasyon odaklı para politikasına döneceği, söyleniyor.

Bizim Merkez Bankası Başkanı yıl sonu için Dolar/TL kuru hedefi (1,92) verdi. Hatta gelecek sene Dolar 1,80 TL’ye inebilir dedi. Her iki kur hedefiyle ilgili soru işaretleri var.

Başkan Başçı 1,92 için, Haziran ayında yaptıkları yıl sonu enflasyon tahmini modeline referans verdi. Enflasyon hedefi değişmediği için tutarlı olmak adına kurun 1,92’ye inebileceğini söyledi. 1,80 içinse sermaye girişleri devam ederse şartı koştu. Başkan konuşurken Dolar/TL yükseldi. Halen hem faizlerde, hem de döviz kurlarında yükselme devam ediyor.

Son üç aydır petrol fiyatları TL cinsinden hem kurdan dolayı, hem de Suriye sorunu nedeniyle yükseldi. Bunun Ekim ayında elektrik fiyatlarına yansıması bekleniyor. Sanayici için elektrik fiyat artışı, maliyet artışı demek. Elektrik fiyatlarının artması 2013 yılı enflasyon beklentisini ve 1,92 hedefini etkileyecek bir gelişme. Nitekim Başçı da enflasyon beklentisinde revizyon yapabileceklerini söyledi.

Özetle, iç huzursuzluk, bölgesel sorunlar, belirsizlik ve oynaklık arttıkça enflasyon ve kur artıyor,  işsizlik oranını aşağıya çekecek büyüme oranına ulaşmamız imkânsız hale geliyor.

Yazarın Diğer Yazıları

2015 ve T24’e veda yazısı

2016; insanlığa, ülkemize, T24 okuruna, yazarına, çalışanına ve T24’e şans getirsin

ABD 14 yıldır terörle savaşıyor, sonuç: Terör saldırıları yüzde 6 bin 500 arttı!

“ABD işgalinden önce Irak’ta hiç intihar saldırısı olması ama, 2003 yılından bu yana 1892 intihar saldırısı oldu"

Rusya, Batı’nın yaptırımlarına daha ne kadar dayanabilecek?

Gazprom biterse Putin biter. Sonra sıra Çin’e gelir. Çin karışırsa dünyayı dolarsızlaştırma ittifakı, yani BRICS tamamen biter

"
"