Benzinlikten, yakıtımı alıp tam hareket etmek üzereyken, pompacı seslendi: 

- Arkadaşımızın mesaisi bitti, gittiğiniz yönde oturuyor, bırakabilir misiniz?

Hay hay, tabii ki bırakırım dedim. Aracıma bindiği andan itibaren iktidardan, pahalılıktan sürekli şikayet halinde olan misafir yolcuma merakla sordum: 

- Kime oy vermiştin en son?

- AK Parti!

Bu şikayetlerin üstüne bu cevap olmadı ama olabilirdi de değil mi, neden olmasın?

Peki, önümüzde seçim var, kime oyunu vereceksin dediğimde ise MHP'nin adını vermez mi?

Şu bir gerçek ki, mazot fiyatlarının kıratı kıskandıracak denli şahlanışı devam ederken bile Cumhur İttifakı kemik kitlesini bir şekilde korumayı başarıyor.

Kararsızlar hâlâ kararsız...

Kararsızların mevziisini koruduğunu anladığımız anketlerde Millet İttifakı için Altılı masayı yerinden zıplatacak, kararlı bir artıştan söz etmek kolay değil.

Bizim Bodrum'da sık kullandığımız bir laf vardır, 'az, çoğun peşinden koşar' diye. Kararsızların bekleyişi nedense aklıma hep bu lafı getiriyor.

Çizgi: Tan Oral

* * *

'Güldür Güldür Show'un Altılı masa skecinde, muhafazakâr kanadı temsil eden partilerin, Kemal Kılıçdaroğlu'nun ağzından çıkan vals ve kutlamalar kelimelerine tepkisine bakarak ilk bakışta yüzeysel gibi görünen ancak ideolojik temelde Millet İttifakı'nın paydaşları arasında kalıplaşmış ama aşılması gereken farklılıklar olduğuna işaret eden yerinde göndermeler var.

Sadece iktidarı değiştirmek için bir araya gelmedikleri, yüzüncü yılında cumhuriyetin kazanımlarının korunması (yeniden kazanımı) ve inançların egemenliği yerine, vicdanların bağımsızlığı ve çağdaş, demokratik bir rejimin mutlak amaç edindiği ve bunda kararlılık gösterileceği beklentisine umut bağladığımız masaya, en çarpıcı eleştirinin mizah yoluyla yapılabildiğini düşünüyorum.

* * *

Siyasetçiler buraya dikkat lütfen!

Bildik hikâyedir; Büyük İskender, düşünür Diyojen'le karşılaştığında bir isteği olup olmadığını sorar ve ''Gölge etme başka ihsan istemem.'' Yanıtını alır. Bu sırada Diyojen, parmağı ile güneşi gösterir ve aslında "Bana veremeyeceğin şeyi benden esirgeme" demektedir.

Ben, karamsar olmayı sevmiyorum. Ancak Altılı masanın henüz ortaya bir şey koymuş olduğu kanısında da değilim.

Bize veremeyecekleri bir şeyi vadetmeye çalışıyorlar izlenimi oluşuyor bende ve umarım aydınlığı beklerken esirgenmesine neden olmazlar uyarısı yapmaktan kendimi alamıyorum.

* * *

Altılı masanın aldığı en somut karar; Kılıçdaroğlu'nun adaylığı.

Bu ülkenin en güvendiğim yanı, mizah anlayışının bize gösterdiği yol haritası; kalıplaşmış ayrışmalardan daha çok, ortak ve evrensel değerlerde buluşmak ve ülkenin büyük beklentilerine ilaç olmak varken aynı şeyleri yaşamanın büyük hayal kırıklığı yaratacağını en iyi mizahla anlatmayı başarabiliyoruz.

Güldür Güldür Show'un Altılı masa skeci, benzer kaygıyla ve tarihi bir uyarıyla bitiyor. 

Yemekli masa toplantısı sonrasında garson hesabı getirir, hesabın bir hayli kabarık olması karşısında; diğer liderlerin, herkes mevcut oy oranı kadar ödeme yapmalı önerisi ana muhalefet liderinin şaşkın bakışları altında kabul edilir ve masanın nerdeyse tüm hesabını CHP lideri Kılıçdaroğlu öder.

* * *

2023 yılında, öne de alınsa, zamanında da yapılsa tarihi bir seçim var. 

Bu seçimin sonuçları, bu canım ülkeyi bir kavşak noktasından alıp ya çıkmaz yollara sokacak ya da ulaşıldıkça ulaşılmaz olan hasretimiz, memleketimizi; insan haklarına, özgürlüklere, demokrasiye doğru götürecek bir umut olacak.

* * * 

Aslında bu ikili seçim, belediye başkanlığı seçimlerine çok benziyor. Başkanı ve parlamentoyu ayrı ayrı oyluyorsunuz. Bu nedenle yerel seçimlerde olduğu gibi bu seçimin kaderini başkan (cumhurbaşkanı) adaylarının kim olduğu belirleyecek ve görülen o ki CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu masanın adayı.

Cumhuriyetin yüzüncü yılında, Cumhuriyet Halk Partisi'nin sorumluluğunun büyük olması kaçınılmazdı. Bu büyük sorumlulukla hareket eden Kemal Kılıçdaroğlu ise 2023 seçimlerinin hem partisi ve hem de kendi adına en fazla risk alan lideri. 

Erdoğan'ın yıllardır siyaset ringinde salvolar atarak beklediği bu bire bir karşılaşma, benim de pek sevdiğim; zengin - fakir, saygısız - saygılı, güçlü - zayıf, yalancı – dürüst, edepsiz – edepli karşılaşmalarının en unutulmazlarından olacak.

Ve ne mutlu ya da yazık ki, güzel ülkemin geleceğinde bir dönüm noktası, bu karşılaşmadan sonra şekillenecek.

* * *

Cumhur ittifakından kopan ve kararsızların önemli bölümünü oluşturan seçmenin Millet İttifakı'na yönelmesi halinde CHP'ye olmasa bile İyi Parti başta olmak üzere diğer partilere oy atma olasılığı çok yüksek. 

İşte tam da bu nedenlerle; Kılıçdaroğlu'nun adaylığı, tüm risklerine rağmen arkasında durmayı gerçekten samimiyetle becerebilirlerse Altılı masanın bu süreçte yaptığı en doğru şey.

* * *

Uzun zamandır evindeki oda sayısından, evdeki mutfak dolabı ve içindeki tabak çanak - çatal bıçak sayısı dahil evinin diğer tüm eşyalarına kadar bize çok benzeyen, bizden birinin tekrar ülkeyi yönetme şansı var artık.

Ne düşünüyorsunuz?

Siz de özlemediniz mi böyle bir Cumhurbaşkanı?

Eyvallah.