Maç başlamadan Okan Buruk, TRT Muhabiri genç kardeşimize sitem etti ve ''Florya'dan tüm kadrolar sızıyor. Kimden sızıyor bilmiyorum ama sert olmamız lazım'' dedi. Muhabir arkadaş da ''Hocam kadroyu tahmin etmek zor değil ki, zaten 11 eksiğiniz var'' yanıtını veremedi.
Görkemli bir ara transfer ''pit stop''undan çıkan Galatasaray elinde kalan sağlarıyla Alkmaar karşısına 2. maç için avantajlı bir skor almaya çıktı. Sahadakiler elde kalanlardı ama yedek kulübesi yine akademi gençleriydi. Ve ne yazık ki rakip Boluspor değildi. İyi transferler yapıldı ama ben hep dile getirdim. Savunma nasıl takım halinde yapılırsa bazı kritik maçlar da kulübedeki isimlerle kazanılır. Şampiyonlar Ligi yedek kulübesi, Avrupa Ligi ilk 8 hedefi yedek kulübesi ve dün gece de Avrupa Ligi ilk maçı yedek kulübesi yetersizliği yüzünden kaybedildi. Bir tek Türkiye Kupası'nı kazandı yedek kulübesi!..
Savunması, orta sahası ve ön tarafı birbirleriyle oynamaya alışkın olmayan futbolculardan oluşan Galatasaray, keyif vermeyen kekremsi bir tat bıraktı. Kırmızı kart öncesinde de rakibinin her anlamda çok gerisinde kaldı.
Alkmaar hızlı, Galatasaray ürkek başladı maça. İlk kez bir araya gelmenin uyumsuzluğu çok belli oluyordu. İlk golü yedikten sonra Galatasaray önde oynamaya başladı. Okan Buruk, takımını sabırlı oyundan çıkartarak öne attı. Önde istenilen baskı kurulamayınca, Alkmaar'ın hızlı ismi Poku ile Abdülkerim, Jelert ve Muslera arasında başka bir maç oynandı. Şans burada bizden yanaydı. Bu fark ilk yarıdan tabelaya yansıyabilirdi.. Poku ile gerçekleşen geçiş hücumları Okan Buruk'u bu maçın özelinde bir yanlıştan döndürdü ve 3'lü savunma yerini 4'lüye bıraktı. Jelert, çok kötü oynadı. Ya Mertens ve Sara? Yazacak şey yok.
Sallai'nin muhteşem golünden sonra yiyeceğimiz gol veya gollerin sinyalleri de bağıra bağıra statta yankılandı.. İkinci bölgede çok top kaybettik, defansın arkasına çok adam kaçırdık. Sağda Poku, solda Wolfe'nin şiddetli çıkışlarına engel olamadık.
İlk golde Sara'nın kaptırdığı topun ardından Kaan gereksiz bir faul yaptı ve sarı kart gördü. Galatasaray sadece kolay gol değil, çok kolay da sarı kart yiyor.. Bakınız Ajax maçı. Osimhen ve Sanchez, Ajax kalecisinin topu oyuna çabuk sokmasını engellemek isterken kart görmüşler ve cezalı duruma düşmüşlerdi.
Kaan Ayhan ilk yarının başında gördüğü sarı karta bir ekleme de ikinci yarı yapınca Galatasaray 10 kişi kaldı, Okan Buruk da 2-1'lik skoru kabul ederek takımını geri çekti. 2 gol daha geldi. Yapacak çok da şey bir şey yoktu. Okan Buruk arada bir yedek kulübesine baktı ama bu bakışlar çok kısa sürdü! Zira orada yaraya merhem olacak ilaç yoktu.
Perşembe'nin gelişi daha önceki Perşembe'den belliydi. Ajax maçındaki saçma kartlar bu hezimetin hazırlayıcısı oldu ve tur şansı mucizlere kaldı... Olmaz mı? Olur ama zor. Galatasaray, yeni transferiyle bambaşka bir görünüme girecek. Orası kesin. Pazartesi kritik Rizespor, ardından Alkmaar maçının rövanşı ve Fenerbahçe derbisi var.. Her iki kulvarın da belirleyicisi gibi gözükse de daha çok senaryo ve yeni tiyatrolar izleyecek gibiyiz.Bu arada Morata elinden geleni yaptı. Sallai'nin golünün hazırlayıcısı oldu. Geriye kadar geldi topa bastı, Alkmaar'ın kullandığı kornerlerde ön direkte defansa yardım etti. Bunlar güzel hareketler. Sonra aklıma Osimhen geldi. Osimhen'in bonservisi neden 75 milyon Avro dedim kendime. Gülümsedim. Şahsıma sordum bu soruyu. Muahattabı yok aslında.
