24 Nisan 2023

Hatay'da Yeşil Sol seçmeni, 'Can ile Kerem' arasında kalmış, gönülleri ikisinden de yana!

Hatay’da Mithat Sancar’ı ilk kez alanda izledim. Sancar’ın alanda insanlarla kurduğu ilişki ve tabanın Sancar’a ilgisi; bulunduğu konumda emaneten duran mesafeli bir akademisyen değil, benimsenmiş bir Eş Genel Başkan portresi koyuyor ortaya…

HATAY

HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, SYKP Eş Genel Başkanı Canan Yüce ve YSP adaylarıyla Hatay'da

Virajlı, bozuk yollardan önümdeki konvoyu kaybetmemeye çalışarak gidiyorum. Arabadan çok minibüs, panelvan ve motosiklet var. Kimi virajların sonunda küçük mahalleler çıkıyor karşınıza. Bunlardan birinde karşıma çıkan tablo, gazeteci olarak takip ettiğim seçim çalışmalarının önemli karelerinden biri olarak hafızamda yer alacak. Bir anne ve iki küçük evladı, bahçelerinden topladıklarını tahmin ettiğim çiçekleri arabalara atıyorlar. Annenin elinde bir de kolonya şişesi var, yavaşlayan araçlardan uzanan ellere döküyor.

Yeşil Sol'un Hatay Samandağ'daki Meydan Mahallesi'nde yapacağı etkinliği takip etmeye giderken karşılaştım bu tabloyla. Mütevazı bir araç konvoyu ile gidilen yerlerde çocuğuyla, genciyle, kadınıyla sokakta heyecan varsa önemli göstergedir. Mahalleye ulaştığımızda orta yaş ve yaşlılar için gölge bir alanda oluşturulmuş 50-60 sandalyeli bir çardak, ayakta da gençler… Gelen heyette Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Eş Genel Başkanı Canan Yüce, HDP milletvekili, Yeşil Sol Adana birinci sıra adayı Tülay Hatımoğulları Oruç, HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar var. Sancar "Burada acıyı umuda döndüren bir irade var" diyor. Yası tutmaktan ama umudu da yaratmaktan bahsediyor.

Konuşmalar yapılırken dinlemeye gelenlerle sohbet ediyorum. "Kerem Abi'yi çok seviyorum buranın çocuğudur" diyor. Burası, yani Samandağ ve Merkez Mahallesi,  ‘sol' için önemli. Mücadelenin her zaman diri tutulduğu yer. ‘Kerem Abi' diye bahsettiği ise Yeşil Sol'un birinci sıra adayı Kerem Nalbant.

Ardından konvoy Samandağ'ın merkezine gidiyor, esnaf ziyareti yapıyor. Orada da izliyorum. İlgi var. 2018 seçimlerinde Hatay'da en yüksek oyu Samadağ'dan almış HDP.  22 bin 433 ile buradaki oyların yüzde 32,7'si HDP'ye gelmiş. Bir de Defne'de oyları yüzde 20'nin üzerinde. Geçen dönem yüzde 11 ile tek milletvekili Barış Atay'ı çıkarmıştı.

İzlediğim iki diyaloğu anlatmak istiyorum. Birincisi, bir Yeşil Sol yöneticisi partililere oy pusulasını anlatıyor: "Biliyorsunuz oy vereceğimiz partinin adı ve logosu farklı. Buna dikkat edin. Bir de pusulada Emek ve Özgürlük İttifakı'nın altında iki farklı isim ve mühür yeri var. Sadece birine mührünüzü basın."

"Böyle giderse İYİ Parti'nin altında oy alacağız"

TİP Hatay milletvekili adayı Can Atalay, Gezi davası tutuklusu olarak cezaevinde

Bir diğer diyalog ki bunu sokaktaki sade vatandaştan konuştuğum sivil toplumculara pek çok isimden duydum. TİP ile Yeşil Sol arasındaki kararsızlık. Daha önceki seçmen tercihlerine bakıldığında, TİP'in yaptığı büyük atağa rağmen İki farklı partiden iki ismin de çıkmasının zor olduğu bir süreç. Kesişen kümeler… Kendisini ‘solda' olarak tarif eden iki ismin şahit olduğum tartışması şöyle idi:

- "TİP'te Can Atalay var, hem de içerde. Haksızlık olan her yere koşan bir isim. Bize ona oy vermek yakışır."

- "Doğru ama HDP'den de isimler hapiste. Onlar ne yapacak? Tüm Can'ların dışarı çıkması için bir şey yapmalı."

- "Can Atalay çıkınca hem burası hem geride kalan herkes için bir çaba harcar."

- "Böyle giderse ittifak olarak değil ama Yeşil Sol olarak İYİ Parti'nin bile altında oy alacağız."

- "Mühim olan ittifakın kazanması, TİP de Yeşil Sol da bizim."

Bu tartışmalar gittiğim her yere tonu-şekli farklı olsa da karşıma çıktı.

Yeşil Sol Parti Hatay milletvekili adayı Kerem Nalbant

Bu arada HDP Eş Genel Başkanı Prof. Dr. Mithat Sancar'ı ilk kez alanda izledim. Gazeteci olarak kendisini akademisyenliği döneminden beri tanırım. Özellikle dünyadan örnekleriyle beraber ‘çatışma-çözüm' konularını iyi bilen biri isimdir. Eş başkanlığı döneminde; zor Türkiye ve parti şartlarında ‘uzlaşmacı-barışçı-sakin' tavrıyla, özellikle başta CHP olmak üzere- muhalefetin rahatlıkla ilişki kurabildiği-konuşabildiği isim oldu hep. Eylül 2022'de açıklanan HDP'nin 11 maddelik tutum belgesinde emeği çok. Bu belgedeki dördüncü madde "Kürt sorunu için çözüm yeri Meclis'tir" vurgusu son derece önemliydi. Cumhurbaşkanı adayı çıkarmama, verilecek desteğin isimlendirilmesi sürecinin (doğrudan Kılıçdaroğlu ismini pek muhtemel bu hafta dillendirecekler) planlanmasında da rol aldı. 

Sancar'ın alanda insanlarla kurduğu ilişki ve tabanın Sancar'a ilgisi; bulunduğu konumda emaneten duran mesafeli bir akademisyen değil, benimsenmiş bir Eş Genel Başkan portresi koyuyor ortaya.

Mithat Sancar'ın uğraştığı, ancak gerçekleşmeyen konu TİP'in de içinde olacağı tek liste oldu. Bununla ilgili herkesin yapacağı muhasebe için seçim sonucunu beklemek gerekecek. 

Hatay ile ilgili yazdığım bu üçüncü yazı oldu. ‘Sol'u, ‘Sağ'ı ve Yeşil Sol'u anlamaya, alandaki durumunu görmeye, aktarmaya çalıştım. Şimdi deprem sonrası gittiğim, son halini görmek istediğim İslâhiye ve Nurdağı üzerinden Urfa'ya geçiyorum. Oradan seçim izlenimlerimi aktarmaya devam edeceğim.

Murat Sabuncu kimdir? 

Murat Sabuncu İstanbul'da doğdu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Protohistorya ve Ön Asya Arkeolojisi bölümünü bitirdi. Boğaziçi Üniversitesi'nde İşletmecilik Sertifikası programını tamamladı. İstanbul Ticaret Üniversitesi'nde Medya ve İletişim Sistemleri konusunda yüksek lisans yaptı.

Dergi, gazete, radyo, televizyon, internet haber sitelerinde muhabirlik, editörlük, yayın koordinatörlüğü, genel yayın yönetmenliği, köşe yazarlığı yaptı.

En uzun süre Milliyet gazetesinde çalıştı. Tempo dergisinde genel yayın yönetmenliği, Fortune dergisinde kurucu yönetmenlik yaptı. Skytürk 360'da ekonomiden politikaya değişik programlar hazırladı, sundu. 

Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni oldu, ikinci ayında tutuklanıp Silivri Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. Hapsedildiği cezaevinde 1,5 yıl tutuklu kaldı. 

T24'te köşe yazarlığı, yapıyor. 2016 yılından beri pasaportu ve sürekli basın kartı verilmiyor. Yargıtay'ın iki kere verdiği beraat kararına rağmen 7,5 yıl hapis cezası talebi içeren dosyası, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nda bekliyor.

Bölgeden tanıklıklarını ve izlenimlerini "Gazze: Mahsuscuktan Bir Aşk Hikâyesi" adıyla yayımlanan kitabında paylaştı. Sedat Simavi Gazetecilik Ödülü sahibi. Sorbonne'da hukuk doktorası yapan bir oğlu, Nuri isimli bir kedisi var.

 

Yazarın Diğer Yazıları

Ahmet Türk: Kobani Davası kararları, Türkiye'nin kardeşliğine, ortak demokratik değerlere darbe vuran bir karardır

"Generallerin serbest bırakılmasına karşı değiliz, aynı güne denk gelmesi düşündürücü"

Selahattin Demirtaş: Bana ceza verildi diye “Benden sonrası tufan” demem, yeter ki demokratik bir çözüm ve barış sağlansın, desteklemekte tereddüt etmeyiz

“Şu anda dışarıda siyaset yapan arkadaşlarımız gibi hepimizin temel hedefi silahsız, şiddetsiz çözümü sağlamaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Kürtlerin demokratik siyasette mücadele etmelerini ve bu yolla güçlenmelerini, dağa çıkıp silah almalarından daha tehlikeli görüyor…”

"İtibardan tasarruf olmaz" ama memurun ulaşım, gencin iş, halkın hizmet hakkından olur

2021’den 2024’e baktığımda ilk sorum şu; üzerinden iki seçimin geçtiği bu sürede başta lüks araç alımları ya da seçim dönemlerine özel devlette açılan kadrolar dahil genelgenin hangi noktasına uyuldu?