06 Şubat 2025

40 milyar dolar deprem vergisi…

Bir yıl için getirilen deprem vergisi bugün itibariyle yaklaşık 25 yıldır sürekli olarak alınmaktadır. Cep ve sabit telefon faturalarından, dijital ve kablolu TV yayınlarından, internet hizmeti faturalarından vs. şu an yüzde 10 oranında özel iletişim vergisi (deprem vergisi) alınmaktadır

Bugün 6 Şubat 2023 tarihli depremin ikinci yıl dönümü. Çok canımızı kaybettik, çok da canımız yandı. Kaybettiklerimize Allah’tan rahmet diliyorum.

Deprem sonrası hepimiz seferber olduk, belki bir Can’a umut olabiliriz diye. Bazılarımız fiziken yardıma koştu, bazılarımız para, eşya, araba, yiyecek, yakacak, kıyafet vs. yardımında bulunarak.

Devletimiz de depremin ülkemiz için kaçınılmaz bir gerçek olduğunu hatırladı ve olası bir depremin yaralarını sarmak adına 21 Mart 2023 tarihinde 7441 sayılı Afet Yeniden İmar Fonunun Kurulması Hakkında Kanun ile Afet Yeniden İmar Fonunu namı diğer deprem fonunu aynı gün yürürlüğe girmek üzere kurdu. Ancak Fon’un adından başka hiçbir şey yok; ne internet sitesi ne de başka bir şey. Umarım en kısa sürede bir açıklama yapılır.

Ayrıca 6 Şubat depreminin ardından ek MTV, ek kurumlar vergisi adı altında yeni deprem vergileri de alındı. Ancak herkesçe bilinen asıl deprem vergisi 17 Ağustos depreminin ardından getirilmişti. Ve her seferinde herkesçe nerede bu vergiler, ne kadar tahsil edildi? gibi sorular sorulmakta.

17 Ağustos ve 12 Kasım 1999 depremlerinin yarattığı tahribatı kısmen de olsa finanse etmek için 26 Kasım 1999 tarihli mükerrer sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 4481 sayılı Kanun[1] ile yeni vergiler getirildi.

Bu getirilen vergilerden bir tanesi adı herkesçe deprem vergisi olarak bilinen özel iletişim vergisidir. Aslında deprem vergisi adında bir vergi yok, bu ismi biz yakıştırdık. Bu verginin tam adı özel iletişim vergisidir. Hatta bu vergi Gider Vergileri Kanunu m.39’da düzenlemiş tek maddelik bir vergidir.

Özel iletişim vergisi yani deprem vergisi bir yıllığına getirildi. 4481 sayılı Kanun’un 8’inci maddesinin ilk fıkrasında 31.12.2000 tarihine kadar uygulanmak üzere denilerek kısıtlı bir süre için getirilmişti.

Ancak 31 Aralık 2000’de sona ermesi planlanan özel iletişim vergisi önce 4605 sayılı Kanunla 31 Aralık 2002’ye kadar daha sonra tekrar 31 Aralık 2003 tarihine kadar uzatıldı.

Bir yıllığına getirilen özel iletişim vergisi, 31.07.2004 tarihinde Gider Vergileri Kanunu’nun 39’uncu maddesine eklenerek kalıcı ve sürekli hale getirildi.

Bir yıl için getirilen deprem vergisi bugün itibariyle yaklaşık 25 yıldır sürekli olarak alınmaktadır. Cep ve sabit telefon faturalarından, dijital ve kablolu TV yayınlarından, internet hizmeti faturalarından vs. şu an yüzde 10 oranında özel iletişim vergisi (deprem vergisi) alınmaktadır.

Deprem vergisinden toplanan vergiler ne kadar oldu?

Özel iletişim vergisi bir yıllığına getirildi ama bugün itibariyle yaklaşık 25 yıldır devamlı surette tahsil edilmektedir.

Aşağıda tabloda 1999 yılından 2024’e kadar (2024 dahil) olan özel iletişim vergisi tahsilat tutarları yer almaktadır.

25 yılın en yüksek tahsilatı 30 milyar 271 milyon TL ile 2024 yılında gerçekleşmiştir. Bu gelirin tamamı hazineye doğrudan gelir yazılmaktadır.

Dolar bazında tahsilat tutarı ne kadar?

Bu tutarları Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından açıklanan yıllık ortalama dolar kurunu dikkate alarak USD cinsinden hesaplamamız da mümkün. Buna göre her yılın tahsilatını o yılın yıllık ortalama kuru ile hesapladığımızda özel iletişim vergisinden 2024 yılı sonuna kadar tahsil edilen tutar yaklaşık 39 milyar 888 milyon dolardır yani yaklaşık 40 milyar dolardır.

Bu 40 milyar dolarla kaç konut yapılabilir ya da neler yapılabilir? Cevabı size bırakayım.

Neden deprem için harcanmadı?

1 Ocak 2006 tarihinde uygulanmaya başlanan 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun 13/g maddesinde ademi tahsis” olarak da bilinen “Belirli gelirlerin belirli giderlere tahsis edilmemesi esastır” ilkesine yer verilmiştir. 5018 sayılı Kanun’un (I) sayılı cetvelinde yer alan genel bütçeye doğrudan gelir kaydedilen bu vergiler hazinenin havuzuna aktarılır ve yine bu vergiler toplandığı yer ya da konusuna bakılmaksızın bütçe kanununun izin verdiği ölçüde her türlü kamu hizmeti için harcanabilmektedir.

İşte tam da bu noktada genel bütçeye gelir kaydedilen ve depremin yaralarını sarmak amacıyla getirilen özel iletişim vergisinin de sadece deprem için kullanılması 5018 sayılı Kanun’un 13/g maddesi uyarınca mümkün görünmemektedir.


[1] 17.8.1999 ve 12.11.1999 Tarihlerinde Marmara Bölgesi ve Civarında Meydana Gelen Depremin Yol Açtığı Ekonomik Kayıpları Gidermek Amacıyla Bazı Mükellefiyetler İhdası ve Bazı Vergi Kanunlarında Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun

Murat Batı kimdir? 

Prof. Dr. Murat Batı, 14 Aralık 1974 tarihinde Diyarbakır'da doğdu. İlk, orta ve lise eğitimini Diyarbakır'da tamamladı. Lisansını Ankara Gazi Üniversitesi'nden, yüksek lisansını Hacettepe Üniversitesi'nden, doktora derecesini "Türev Araçların Vergilendirilmesi" teziyle 2012 yılında İstanbul Üniversitesinden aldı.

Mali hukuk alanında 2016 yılında doçent, 2022 yılında profesör kadrosuna (Ondokuz Mayıs Üniversitesi Hukuk Fakültesi) atandı. 

Çok sayıda üniversite, banka, belediye ve profesyonel şirkete, özellikle vergi hukuku alanında eğitimler verdi; hukuk ofisleri ile YMM ofislerine danışmanlık yaptı.

"Vergi Hukuku (Genel Hükümler)", "Muhasebe Hileleri ve Vergiden Kaçınmanın Türk Vergi Mevzuatındaki Yasallığı", "Türk Vergi Sistemi" kitapları yayımlandı; 60'tan fazla ulusal ve uluslararası akademik yayında makale ve kitap bölümü yazdı.

Kısa bir süre Cumhuriyet, Dünya ve BirGün gazetelerinde konuk yazarlık yaptı. Eylül 2020'den itibaren T24'te yazmaya başlayan Murat Batı, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mali Hukuk Ana Bilim Dalı Başkanlığı görevini halen sürdürmektedir.

 

Yazarın Diğer Yazıları

Oyuncular Maliye’nin radarına neden girdi?

Maliye Bakanlığı tarafından 150 sanatçının vergi kayıp ve kaçağına yönelik incelemeye alındığı ifade edilmiştir. Kuşkusuz bu 150 kişinin nasıl tespit edildiği önem arz etmektedir. Söz konusu olası incelemeler genellikle risk analizi ve değerlendirilmesi üzerinden yapılan incelemelerdir. Bu konuda Bakanlık sadece tek bir veri özelinde değil, birçok veriyi ve kaynağı kullanmak suretiyle bir belirleme yapmaktadır

Faiz haram da peki ya vergisi?

Borsa kazançlarından vergi alınması gerektiğini hem Cevdet Yılmaz hem de Mehmet Şimşek defalarca söyledi ama nedendir bilinmez daha sonra ikisi de aynı anda borsadan vergi gündemimizde yok diyebildi. Bu aslında vergilerin politik yapısının bir tezahürüdür

72 ilde değerli konut vergisi tahsilatı yok (mu?)

Gayrimenkul alım-satımları çoğu zaman gerçek bedeli üzerinden gösterilmemekte, belediyede kayıtlı bedel üzerinden yapılmakta ki bu da hem gelir, kurumlar, KDV, harç hem de değerli konut vergisi kaybına neden olabilmektedir

"
"