Türkiye Esad’ı devirmek istiyor.
IŞİD de Esad’ı devirmek istiyor.
Türkiye neden Esad’a karşı savaşan IŞİD’e karşı cephe açtı?
*
Türkiye Suriye’de, güney hududu boyunca otonom bir Kürt devleti kurulsun istemiyor.
IŞİD de orada otonom bir Kürt devleti istemiyor.
O halde, Türk Hava Kuvvetleri neden Kürtlere karşı savaşan IŞİD’i bombalıyor?
*
Suriye Kürtleri IŞİD’e karşı savaşta Amerika’nın Orta Doğu’daki en güvenilir ve etkin müttefikidir.
Suriye Kürtlerini yöneten örgüt olan PYD, PKK’nın uzantısıdır. PYD milislerini PKK’lılar komuta etmektedir. IŞİD ile PYD karşı karşıya geldiğinde Amerikan hava kuvvetleri PYD’yi savunmak için havalanmaktadır.
Türkiye, Suriye’de otonom bir Kürt varlığı istemiyorsa neden Amerikan uçaklarının topraklarından kalkıp, PYD/PKK’nın kontrolündeki bölgeyi savunmasına izin veriyor?
*
Daha büyük bir soru:
İç savaş başlamadan önce Esad, Türkiye’nin sevmediği Suriye Kürtlerini sıkı bir denetim altında tutuyordu. Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar ile gizli bir ittifak kurup Esad karşıtı ne idüğü belirsiz güçleri silahlandırarak Şam’ı güçsüzleştirdi.
Bunun doğal sonuçlarından biri Kürtlerin başına buyruk hale gelmesi olacaktı.
Suriye kan gölüne dönecek, milyonlarca insan sığınmacı olacaktı. Türkiye bunu tahmin edebiliyor olmalıydı – Bin dokuz yüz doksanların başındaki Birinci Körfez Savaşı’nda, birkaç gün içinde yarım milyondan fazla Irak Kürdü Türkiye’ye sığınmıştı.
Suriye’de iç savaş çıkınca benzer şeylerin olacağı neden görülemedi?
Kürtlerin başına buyruk hale gelmesini istemeyen Türkiye’nin, Esad’ı devirmeye kalkışmak yerine, Rusya ve İran’ın yaptığı gibi, desteklemesi gerekmez miydi?
Esad’ın devrilmesinden Türkiye’nin çıkarı ne olacaktı ki yüz yılın en büyük sığınmacı trajedisinin sahneye konmasında rejisörlük yapıldı?
*
Dış politikaya çıkar değil ideoloji hakim olursa, yani inanış mantığın yerine geçerse fiyasko kaçınılmazdır.
AKP hükümetinin Suriye ve Irak’a karşı düşmanca tutumunun tek nedeni, her iki ülkenin de Sünni olmayan rejimler tarafından yönetilmesidir. Suriye’de hükümete Aleviler, Irak’ta Şiiler hakimdir.
Dış politikanın pusulası hak, hukuk veya insanlık değil, çıkardır. Batılılar bunu çok iyi biliyorlar. 1990’da Kuveyt’i Saddam’dan, 2011’de Libya’yı Kaddafi’den kurtarmak için müdahale ettiler çünkü her ikisi de petrol ülkesiydi.
Suriye’deki karışıklığa ise uzun süre seyirci kaldılar çünkü orasının Batı için bir önemi yoktu. Eğer IŞİD ortaya çıkıp hem Bağdat, hem de Kürt Otonom Bölgesi’ni tehdit etmeseydi müdahale etmemeye devam edeceklerdi.
*
AKP hükümeti, Amerika’nın kurduğu IŞİD karşıtı ittifaka aktif olarak müdahil olarak, savaş bittiğinde, Suriye’nin geleceğinde söz sahibi olmayı umuyor. Bu şekilde Suriye’nin kuzeyinde bir Kürt otonom bölgesinin kurulmasına mani olacağını sanıyor.
Hayal kırıklığına uğrayacak. Çünkü ABD ve Batı Kürtlere AKP Türkiye’sinden daha çok güveniyor. Amerika’nın bu ayın başında IŞİD karşıtı komuta merkezini Erbil’e taşıması bunun son kanıtıdır.
Bütün bunlardan alınması gereken ders Orta Doğu’dan uzak durulması, tarafsızlık politikasına geri dönülmesidir. Ama AKP hükümeti herhangi bir şeyden ders çıkaracak aşamayı çoktan arkada bıraktı.