22 Ocak 2024

Buruk'un iç transferleri

Okan Buruk yaptığı iç transferlerle Trabzonspor maçına damga vurdu. Zaha'yı santrfora, Barış Alper Yılmaz'ı sağ kanat forvetine, Kaan Ayhan'ı da sol beke atan Buruk hücum bölgesine yerleştirdiği atlet ve hızlı oyuncularla Trabzonspor'un savunma dengesini olabildiğince bozdu

Maçtan beş saat kadar önce spor kamuoyundaki genel düşünce Galatasaray'ın Trabzonspor karşılaşmasında oldukça zorlanacağıydı. Hatta Fenerbahçe'yle iki olan puan farkının daha da açılabileceğini düşünenlerin sayısı hiç de az değildi. Ancak bu gerçekleşmedi.

Galatasaraylılar ise çok telaffuz etmeseler de Okan Buruk'un "büyük maç" stratejilerine güveniyorlardı. Haksız da çıkmadılar.

Galatasaray maçın başlamasıyla birlikte Okan Buruk'un Trabzonspor maçına ilişkin hazırladığı özel stratejiler sayesinde ilk saniyeden itibaren hemen direksiyon koltuğuna oturdu ve üç değişiklik birden yaptığı 76'ncı dakikaya kadar üç gol bularak maçı kopardı. Öyle ki 76'ncı dakikada Kerem Demirbay'ın yerini Berkan Kutlu, Lucas Torreira'nın Tanguy Ndombélé, Kaan Ayhan'ın da Tetê'ye bıraktığı ana kadar Trabzonspor'un Galatasaray kalesine çektiği tek isabetli şut yoktu. (OPTA'ya göre de Trabzonspor'un bir isabetli şutu vardı. Bu konuyu tartışma bölümünde ele alacağım.)

Galatasaray 11'i tarihi maç öncesinde. (Kaynak).

Avcı'nın Galatasaray analizi

Bu veriler ve skor bizi Okan Buruk'un maç stratejisine götürüyor. Ancak bu alt başlığa girmeden önce Abdullah Avcı'nın stratejisinden bahsetmek istiyorum.

Bu niçin önemli? Şundan, Abdullah Avcı da Okan Buruk gibi büyük maçlara özel stratejilerle hazırlanan bir teknik direktör. (Nitekim bu özelliği sayesinde ligin ilk yarısında lider Fenerbahçe'ye kendi evinde bir yenilgi yaşattı.)

Abdullah Avcı'nın Galatasaray stratejisini görebildiğim ve anlayabildiğim kadarıyla şu unsurlar oluşturuyordu:

  1. Galatasaray'ın ön alan baskısından kurtulmak için birinci bölgede hazırlık pası yapılmaması.
  2. Bu nedenle birinci bölgeden uzun ve yüksek vurarak çıkma.
  3. Oyunu ikinci ve üçüncü bölgede pasla kurma.
  4. İkinci bölge sonunda veya üçüncü bölge başında Enis Destan'ın hava topu üstünlüğünden yararlanarak bu yüksek topların kazanılması.
  5. Böylece doğrudan ve hızlı biçimde Galatasaray kalesine inilmesi.
  6. Hücumda Galatasaray'ın sorunlu olduğu düşünülen sol koridordan yararlanmak için sağ kanadın kullanılması. (Avcı maç öncesindeki söyleşisinde sağ bekte Hüseyin Türkmen tercihinin nedeninin savunmayı sağlamlaştırmak değil, Galatasaray'ın sol kanadına saldırmak olduğunu örtük biçimde ifade etti.)
  7. Trabzonspor'un rakibini karşılarken yönlendirmeli baskıyla Galatasaray'ı Abdülkerim Bardakcı üzerinden değil de, topla ilişkisi daha sorunlu olduğu düşünülen Victor Nelsson üzerinden oyun kurmaya zorlaması.
  8. Galatasaray'ın kullandığı duran toplar sonrasında kazanılan topları hızlı biçimde hücuma dönüştürmek.

Uygulama sorunlu

Avcı'nın bu planı çalıştı mı peki?

Bazıları çalıştı, bazıları ise çalışmadı. En çalışan strateji Trabzonspor'un ağırlıklı olarak kendi sağından hücum yapmasıydı. (Yayıncı kuruluşta yayınlanan OPTA verilerine ilk yarıda Trabzonspor hücumlarının yüzde 54,3'ünü kendi sağ kanadından gerçekleştirdi.)

Çalışan stratejilerden bir diğeri de yönlendirmeli baskıyla Galatasaray'ın Nelsson üzerinden oyun kurmaya zorlanmasıydı. Oyundan çıktığı 45'inci dakikaya kadar Bardakcı'nın sadece dört kez uzun top oynayabilmesini Avcı'nın bu stratejisiyle açıklayabiliriz.

Buna karşın Nelsson maç boyunca tam 15 kez uzun oynadı, bunların beşinde başarılı oldu. (İç sahada oynanan son karşılaşma olan Kayserispor maçında Nelsson sekiz kez uzun oynama fırsatı bulmuştu. Trabzonspor karşılaşmasında Nelsson'un Kayserispor maçına oranla iki kattan fazla uzun top oynamasını sadece ve sadece Avcı'nın stratejisiyle ilgili olduğunu düşünmüyorum. Bu biraz da Okan Buruk'un stratejisiyle ilintiliydi, ki biraz ileride bunu açıklamaya çalışacağım.)

Kısmen çalışan bir diğer strateji Galatasaray'ın kullandığı duran top sonrasında kazanılan topların hızlı hücuma dönüştürülmesiydi. Trabzonspor, bir forvet oyuncusunu maçın 39'uncu dakikasında bu yolla geliştirilen hücum sonrasında Galatasaray kalecisi Fernando Muslera'yla karşı karşıya bırakmayı başardı. (Bu hücumu yazıda daha detaylı inceleyeceğim.)

Avcı'nın Enis Destan üzerinden yüksek oynama stratejisi ise pek çalışmadı. Maça ilişkin şu veriler de Avcı'nın bu planının pek işlemediğini gösteriyor: Enis Destan maç boyunca 14 hava mücadelesinin sadece dördünde başarılı oldu. Bunun nedeni ise Nelsson, Bardakcı ve Kaan Ayhan'ın hava topu mücadelelerinde kazanma oranlarının oldukça yüksek olmasıydı. (Maç boyunca Nelsson sekiz hava topunun altısını (6/8), çıkana kadar Bardakcı dört hava topunun üçünü (3/4), Ayhan da yedisinden dördünü (4/7) kazandı.[1] Böylece Trabzonspor Destan'ın indirdiği toplar üzerinden tehlike üretememiş oldu.

Avcı'nın oyunu birinci bölgede pasla kurmama stratejisinin ise kısmen çalıştığı söylenebilir. Şundan; Avcı ilk yarının sonunda Rayyan Baniya'yı geriden oyun kurma hevesi nedeniyle oyundan çıkardı. (Avcı'nın bu kararında Baniya'nın sarı kartla oynaması da etkili oldu hiç kuşkusuz.) Aynı Avcı'nın ilk yarının sonuna doğru (dakika 45 +2) Mertens'in birinci bölgede yaptığı baskı sonrasında Berat Özdemir'den topu kaparak Trabzonspor kalesini bulan şutuna oldukça sinirlenmiş olduğunu da tahmin edebiliriz.

Okan Buruk'un maç stratejileri

Bu uzun özetten sonra Okan Buruk'un maç stratejisine geçebiliriz. Okan Buruk maç stratejisini tek bir konseptin üzerine, hız üzerine kurdu. Galatasaray maça sadece ve sadece hızlı oynamak için çıktı ve bunu da açık biçimde başardı. Buruk'un hız konseptine dayalı oyun stratejisi şu unsurlara dayanıyordu.

  1. Temelde rakibe üçüncü bölgede baskı yapmamak. Buna karşın ikinci bölgede savunma sertliğini temaslı oyun ve ikili-üçlü baskılarla artırmak. Burada kazanılacak toplarla baskın hücumlar gerçekleştirmek.
  2. Topa hükmetmeyi ve topla oynamayı minimalize ederek Trabzonspor'un açık ve hücum futbolu oynamasını sağlamak.
  3. Böylece Trabzonspor'un defans çizgisinin arkasında geniş boşlukların oluşmasını temin etmek.
  4. Trabzonspor'un bırakacağı boşluklara forvet hattına yerleştirilen üçü atlet (Barış Alper Yılmaz, Wilfried Zaha ve Kerem Aktürkoğlu), üçü santrfor karakterine sahip (Yılmaz, Zaha ve Dries Mertens) ve dördü de hızlı (Yılmaz, Mertens, Aktürkoğlu ve Zaha) oyuncuyla saldırmak.
  5. Bu dört oyuncu sayesinde ön bölgede rakip defansın dengesini bozan akışkanlık ve mobilite (dönerek oynama) yaratmak.
  6. Hücumlarda mızrak başı olarak sağ koridorda görev yapan Barış Alper Yılmaz'ı kullanmak.
  7. Trabzonspor'un savunma dengesini Yılmaz'la destabilize ettikten sonra Zaha ve Aktürkoğlu'nun gol pozisyonu hazırlayan olarak değil de, hücumu sonlandıran bitirici oyuncular olarak konumlandırmak.
  8. Oyun kurulumunda ikinci bölgeyi mümkün olduğunca by-pass ederek savunmadan mümkün olduğunca hızlı ve uzun / yüksek paslarla çıkmak.
  9. İkinci bölgede hızlı ve dikine paslaşmalarla en kısa sürede üçüncü bölgeye akmak.

Denilebilir ki bu strateji neredeyse kusursuz işledi.

Stratejilerin sahaya yansımaları

Okan Buruk stratejileriyle maça damga vurdu. (Kaynak).

Teker teker üzerinden gidecek olursam şu vereceğim verilerin tümü Okan Buruk'un oyun stratejisinin ürünüydü:[2]

  • Temaslı oyun: Galatasaraylı oyuncular maç boyunca rakip futbolculara daha fazla faul (18'e 14) yaptılar.
  • İkinci bölgede baskı: Galatasaray atmış olduğu beş golün üçünü (ikinci, üçüncü, dördüncü goller) ikinci bölgede yapılan baskı sonrasında kazanılan toplar üzerinden buldu. (İptal edilen gol de yine ikinci bölgede Barış Alper Yılmaz'ın Mehmet Aydın'dan kaptığı top sonrasında geldi.)
  • Topla az oynama: Galatasaray ilk yarıda topa yüzde elli oranında hükmetti. Maçın kopmasından sonra bu oran biraz yükseldi. (Galatasaray maçı yüzde 52 topla oynama oranıyla tamamladı.)
  • Atlet ve hızlı forvet oyuncuları: Maçı Zaha ve Kerem Aktürkoğlu ikişer golle tamamladı.
  • Mızrakbaşı Barış Alper Yılmaz: Trabzonspor'un defansını, sağ koridordan yaptığı hücumlarla neredeyse tek başına destabilize eden Barış Alper Yılmaz maçta bir asist üretti, iki de kilit pas verdi. Bunun yanı sıra rakiplerini bütün denemelerinde geçmeyi başardı (4/4), ayrıca 15 ikili mücadelenin dokuzunu kazandı.
  • Orta sahayı by-pass etmek: Bir önceki Avcı'nın stratejisi bölümünde Nelsson ve Bardakcı'nın kullandığı uzun toplara ilişkin bazı istatistikler vermiştim. Trabzonspor maçında Nelsson'un 15 kez uzun top kullanması sadece Avcı'nın Bardakcı'nın oyun kurmasını önlemeye yönelik stratejiyle ilintili değildi. Okan Buruk da ikinci bölgenin by-pass edilmesi amacıyla iki stoperinden gerekirse uzun topla çıkmasını istedi. Nelsson'un kullandığı 15 uzun top daha çok bu stratejinin sonucuydu. (Galatasaray ilk golüne bu set üzerinden ulaştı.) Bunun yanı sıra Galatasaraylı orta saha futbolcuları da sık sık uzun top denediler. Demirbay bu uzun toplarda 5/9 oranında başarı sağladı, Torreira ise dokuz kez denediği uzun topların sadece birinde başarılı oldu.

Hızlı ve doğrudan hücum

Burada Okan Buruk'un ana konsept olarak belirlediği hız konusunda dört örnek vereceğim.

İlk örnek, dakika 5,38. Trabzonspor orta saha civarından taç atışı kullanıyor. Bardakcı bu topu kafasıyla sol çizgideki Kaan Ayhan'a oynuyor. Ayhan topu göğsüyle alıp merkezdeki Mertens'e pas veriyor. Mertens de bekletmeden hemen sol çizgiden bindiren Kerem Aktürkoğlu'na iletiyor topu. Böylece 3'e 4 Galatasaray hücumu başlıyor (aşağıdaki fotoğraf).

Galatasaray'ın rakip kaleye isabetli şutla sonuçlanan ilk hızlı hücumuna bakıyoruz. Mertens'in pasıyla buluşan Kerem Aktürkoğlu topu bir süre sürdükten sonra merkezdeki Zaha'ya verecek. O da ceza sahasına yaklaşırken Trabzonspor kalesine şutlayacak. (Kaynak).

Aktürkoğlu topu biraz sürdükten sonra merkezdeki Zaha'ya veriyor. Onun ceza sahası önünde vurduğu şut Uğurcan Çakır'da kalıyor.

Bu hücumda Trabzonspor'un kullandığı taç atışıyla Galatasaray'ın bu topu kazanıp Zaha üzerinden rakip kaleye attığı arasında sadece 13 saniye var. Galatasaray bu 13 saniye içinde hem topu kaptı, hem de dört pasla birinci bölgeden üçüncü bölgeye geçerek rakip kaleye şut atmış oldu.

İlk gol

İkinci örnek, dakika 12,21. Torreira orta sahada faul atışıyla topu hareketlendirip Nelsson'a oynuyor. Nelsson çizgideki Boey ile pas alışverişi yaptıktan sonra önde kendisinden top isteyen Barış Alper Yılmaz'ı uzun topla kaçırıyor. Topu çizgiye doğru kontrol eden Yılmaz merkezdeki Zaha'yı görüyor (aşağıdaki fotoğraf). Onun yere çaptırarak attığı şut Uğurcan Çakır'ın solundan filelere gidiyor.

Galatasaray'ın ilk golüne bakıyoruz. Nelsson'un kaçırdığı Barış Alper Yılmaz aut çizgisi civarında topu kontrol edip geriye ve merkezdeki Zaha'ya oynuyor. O da bu topa gelişine yarı vole vuruyor. (Kaynak).

Bu golü biraz analiz ettiğimizde görülenler şunlar:

  • Çizgiye basan Boey'ye Trabzonspor'un sol beki Eren Elmalı basıyor. Daha öndeki Barış Alper Yılmaz'ı ise Trabzonspor'un sol kanat forvet oyuncusu Taxiarchis Fountas marke ediyor.
  • Bu hücumda Mertens sağ kanada yanaşarak Trabzonspor'un sol stoperi Flip Benkoviç'i üzerine çekiyor ve böylece Yılmaz'a boş koridor yaratıyor.
  • Zaha ise burada santrfor koşusu yapıyor. Önce kendisini tutan stoper Baniya'yla beraber hareket ederken en kritik anda kendini geriye atarak rakibinden uzaklaşıyor ve topa gelişine, zor da olsa yarım voleyle vurmayı başarıyor.
  • Nelsson, Barış Alper Yılmaz'ı kaçırdığı uzun topu atarken 11 Trabzonsporlu oyuncu da topun gerisindeydi. Bu bize Galatasaray'ın, kendi kalesini 11 oyuncusuyla savunan Trabzonspor'a oyunun belirli bir fazını hızlı oynaması sayesinde gol attığını gösteriyor.

İkinci gol

Üçüncü örnek, dakika 59,47. Mehmet Aydın'ın sağdan yaptığı bindirmeyi ikinci bölge başında Davinson Sánchez taç çizgisi üzerinde kestikten sonra Kaan Ayhan'a oynuyor, o da gerideki Torreira'ya. Torreira Mertens'le dikine paslaştıktan sonra rakip iki blok arasında kendini gösteren Demirbay'a dikine bir pas atıyor. Blok kıran bu pas sayesinde Galatasaray 3'e 4 hücuma kalkıyor (aşağıdaki fotoğraf).

Galatasaray'ın ikinci golünün yedi saniye öncesine bakıyoruz. Demirbay, Torreira'nın rakibin orta saha blokunu oyundan düşüren pasıyla buluşup Trabzonspor yarı sahasına doğru hareketleniyor. Böylece Galatasaray 3'e 4 hücuma başlamış oluyor. Galatasaray'ın sağ beki Boey de (en altta) bu hücumu destekliyor. (Kaynak).

Sağdan bindiren Boey'nin de desteklediği bu hücumda Demirbay yaklaşık 30 metre topu sürdükten sonra pasını Zaha'ya veriyor. Zaha önündeki Filip Benkoviç'e rağmen sert ve ters köşeye vuruyor (aşağıdaki fotoğraf).

Galatasaray'ın ikinci golüne bakıyoruz. Demirbay'ın pasıyla buluşan Zaha, Trabzonspor kalecisi Uğurcan Çakır'ın uzanamayacağı ters köşeye çok sert vuruyor. (Kaynak).

Bu golde Trabzonspor stoperi Benkoviç geriye doğru kaçarak hem Galatasaraylı Zaha'nın ofsaytta kalmamasını sağlıyor, hem de Zaha'ya sızabileceği bir koridor açmış oluyor. Avcı bu golden hemen sonra Benkoviç'i oyundan alarak bu pozisyona orta saha futbolcusu Batista Mendy'yi sürdü. Ancak bu değişim Galatasaray'ın üç gol daha atmasını önleyemedi.

Üçüncü gol

Son örnek, dakika 63,42. Demirbay orta sahada Anastasios Bakasetas'a müdahale ederek topun Mertens'e gelmesini sağlıyor (aşağıdaki fotoğraf). Böylece 5'e 4 Galatasaray hücumu başlıyor.

Galatasaray'ın üçüncü golünün 10 saniye öncesine bakıyoruz. Mertens, Demirbay'ın Bakasetas'a yaptığı şarj sayesinde topla buluşuyor. Böylece 5'e 4 Galatasaray hücumu başlamış oluyor. (Kaynak).

Mertens yaklaşık 30 metre sürdükten sonra ceza sahası önünde solundaki Zaha'ya bırakıyor topu. O da soldan bindiren Kaan Ayhan'ın önüne. Ayhan topu sağına alıp bekletmeden uzak köşeye plaseliyor (aşağıdaki fotoğraf).

Galatasaray'ın üçüncü golüne bakıyoruz. Trabzonspor ceza sahasında Zaha'nın pasıyla buluşan Kaan Ayhan sağ ayağıyla Uğurcan Çakır'ın koruduğu kalenin uzak direğinin dibine plaseliyor topu.  (Kaynak).

Bu golü analiz ettiğimizde görülenler şunlar:

  • Demirbay, Bakasetas'a müdahale ederken topa ayağı değmiyor. Hakem Bakasetas'ın uğradığı müdahaleyi faul için yeterli görmemiş olmalı ki oyunu devam ettiriyor.
  • Top Mertens'e geldiğinde Galatasaray 5'e 4 sayısal üstünlüğe sahip. Ancak kısa metrajda hızlı olan Mertens orta metrajda yavaş kaldığı için top sürerken Trabzonsporlu bir oyuncu daha geriye koşarak Galatasaray'ın sayısal üstünlüğüne son veriyor.
  • Mertens'in top sürerken zaman kaybı yaptığını ilk fotoğrafta en arkada ve solda olan Kaan Ayhan'ın yerinden de anlıyoruz. Mertens'in yavaş top sürmesi sayesinde en geriden depara kalkan Kaan Ayhan ikinci fotoğrafta kadrajın en önünde yer alabiliyor.
  • İkinci golle sonuçlanan hücumu destekleyen Boey bu atağa Kaan Ayhan katıldığı için geride kalıp savunma güvenliğini alıyor.
  • Gol anında Trabzonspor ceza sahasında tam altı Galatasaraylı var. Dört forvet oyuncusu, merkez orta saha oyuncusu Demirbay ve sol bek Kaan Ayhan.

Galatasaray'ın kanayan yarası

Bu köşede birçok yazıda Galatasaray'ın kullandığı duran toplarda savunma güvenliğini iyi alamadığı rest-defence örnekleri vermiştim. Galatasaray'ın rest-defence yarası dünkü maçta da devam etti. Buraya tek örneği alıyorum.

Dakika 38,02. Galatasaray'da Mertens'in Trabzonspor yarı sahası ortalarından kullandığı serbest vuruşta topu kaleci Uğurcan Çakır kontrol ediyor. Galatasaray'ın duran top sonrasındaki rest-defence zayıflığına çalışmış olan Trabzonspor Çakır'la hemen oyunu başlatıyor (aşağıdaki fotoğraf).

Trabzonspor'un maçtaki en tehlikeli hücumuna bakıyoruz. Galatasaray'ın kullandığı serbest atış sonrasında topu kontrol eden Trabzonspor kalecisi Uğurcan Çakır (daire içinde) eliyle Bardhi'ye oynayarak takımını hızlı hücuma çıkarıyor. Bu hücum başlarken Trabzonspor ceza sahasında altı Galatasaraylı olduğu görülüyor. (Kaynak).

Çakır'ın pasıyla topla buluşan Enis Bardhi Galatasaray yarı sahasına geçtikten sonra solundaki Elmalı'ya verkaça giriyor. Daha sonra da topu Galatasaray ceza sahasına koşan Fountas'ın önüne yuvarlıyor. Ancak Muslera Fountas dokunmadan önce yatarak topu uzaklaştırıyor (aşağıdaki fotoğraf).

12 saniye sonrası. Bardhi Galatasaray ceza sahasına koşan Fountas'u golle buluşturmak istiyor, ancak Galatasaray kalecisi Muslera rakibinden önce topa dokunmayı başarıyor. (Kaynak).

Böylece Muslera maç 1-0 Galatasaray leyineyken mutlak bir Trabzonspor golünü önlemiş oluyor. Trabzonspor'un bu hızlı hücumunda Galatasaray'dan sadece Aktürkoğlu ve Torreira hızlı biçimde geriye koşabildi. Bu sayede Trabzonspor hücumunu Galatasaray adına karşılayan futbolcuların (Demirbay, Mertens ve Boey) sayısı beşe yükselmiş oldu.

Minik bir tartışma

Bu hücum vesilesiyle bir konuyu tartışmak istiyorum. Bu hücumda Fountas topa değmemişken Türkiye'de yayıncı kuruluşa veri sağlayan OPTA Fountas'ın Galatasaray kalesine isabetli bir şut attığına hükmetmiş durumda. Ve yine OPTA'ya göre bu şutun gol beklentisi de (xG) oldukça yüksek; 0,37.[3] (Penaltı atışlarında xG değeri genellikle 0,79 / 0,80 kabul ediliyor.)

Fountas'ın dokunamadığı bu top nedeniyle ilk yarı sonunda Trabzonspor'un ürettiği xG değeri, yayıncı kuruluş tarafından 0,50 olarak ekrana yansıtıldı. (Gerçekte maçta Trabzonspor Galatasaray kalesine tek isabetli şut attı, o da gol oldu.) Buna karşın Galatasaray Trabzonspor kalesine biri golle sonuçlanan üç isabetli şut atmıştı, ancak buna rağmen Galatasaray'ın xG değeri Trabzonspor'unkinden sadece 0,06 puan daha büyüktü (aşağıdaki görsel).

Yine bu hayali şut sayesinde maç sonunda Galatasaray kalesine tek isabetli şutu olan Trabzonspor'un ürettiği xG değeri Galatasaray'ınkinden 0,04 puan daha fazla oldu (aşağıdaki görsel).

Sonuç

Okan Buruk'un takım içinden transfer yapma stratejisini Trabzonspor karşılaşmasında zirveye çıkardığı söylenebilir. Zaha'yı santrfora, Barış Alper Yılmaz'ı sağ forvete monte eden Buruk, Kaan Ayhan'ı da sol beke çekerek Galatasaray'ın Trabzonspor engelini kolayca geçerek büyük maç envanterine yeni bir sayfa eklemiş oldu.

Kayserispor maçı yorumlarında iki yerde sol bekte, sağ forvette ve santrforda kullanılan Barış Alper Yılmaz'ı tasvir etmek için "İsviçre çakısı" teriminin kullanıldığını görmüştüm. (Hürriyet'te sevgili Engin Kehale ile Vole'de sevgili Sinan Yılmaz.) Ancak Galatasaray'da İsviçre çakısı durumunda olan sadece Barış Alper Yılmaz değil; bugüne dek sağ bek, sağ stoper, sol stoper, altı numara ve sekiz numarada izlediğimiz Kaan Ayhan, oynayabildiği pozisyon paletine sol bek mevkiini de ekleyerek Galatasaray'ın bir diğer İsviçre çakısı olduğunu hatırlatmış oldu bize.

Elbette mülti işlevsel oldukları için İsviçre çakıları değerlidir. Ancak sakatlıklar, cezalar, Afrika Uluslar Kupası ve transfer planlamasındaki aksaklıklar nedeniyle giderek kan kaybeden Galatasaray'da gerçekleştirdiği takım içi transferler sayesinde Okan Buruk'u da değerli bulmak, çok zor olmasa gerektir.


[1] Daha fazla bilgi için, https://www.sofascore.com/galatasaray-trabzonspor/blbsllb#11450146

[2] Aşağıdaki verilerin bir kısmını yayıncı kuruluşun maç yayınından, bir kısmını da Opta verilerini kullanan www.sofascore.com adresinden aldım.

[3] Başka bir maçta OPTA'nın bazı verilerinin gerçekle uzlaşmadığını saptamış, ancak bunu yazmaktan imtina etmiştim. Dünkü maçta Fountas'ın dokunamadığı topu OPTA'nın Trabzonspor lehine 0,37 xG değerine sahip isabetli bir şut kabul etmesi üzerine bu konuyu yazmaya ve tartışmaya karar verdim.

Melih Şabanoğlu kimdir?

Melih Şabanoğlu, Galatasaray Lisesi ve İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi mezunu.

Okur, yazar, merak eder. Çocukluktan itibaren her yaş döneminde ve değişik sektörlerde çalışırken spor ve futbol, amatör tutkusu oldu hep.

Futbolun matematiğini anlamaya çalıştı. Sabahtan akşama dek muhtelif maçlar izleyerek geçireceği günlerin hayalini kurdu.

Ana ilgi ve uğraş alanı ise Osmanlı modernleşmesi ve geç Osmanlı döneminde spor tarihi.

Bu konuda Kuruluş: Mekteb-i Sultani'den Galatasaray Spor Kulübü'ne Türkiye'de Futbolun Erken Çağı (1904-1907) başlıklı bir kitabı var.

Önümüzdeki dönemlerde bu çalışmanın diğer ciltlerini çıkarmayı umuyor.

 

 

Yazarın Diğer Yazıları

Bam bam bam…

Galatasaray, çoğu taraftarının stres içinde beklediği Konyaspor virajını, rakibine hiçbir şans tanımadan oynadığı kararlı bir futbolla 3-1 önde tamamlayarak 2023-2024 sezonu şampiyonu oldu

Galatasaray sıfır, Fenerbahçe bir

Fenerbahçe deplasmanda Galatasaray'ı 1-0 yenerek son haftaya az da olsa ümitli girmeyi başardı. Galatasaray ise kenar yönetiminden oyuncularına, maç hazırlığından zihinsel donanıma kadar sıfırdı

Yıldızın parladığı anlar

Galatasaray'ın son dönemdeki iyi futbolu ve sert savunması Fatih Karagümrük karşısında birden bire söndü. Galatasaray maçı Berkan Kutlu'nun beklenmeyen şutunun yanı sıra iki yıldızının, Barış Alper Yılmaz ve Dries Mertens'in zaman zaman parlaması sayesinde kazandı