05 Mayıs 2020

Siyasetin dili Kurtlar Vadisi oldu

Bu dil, siyasete eski Başbakan Çiller’le girdi. Susurluk skandalı döneminde

Kurtar Vadisi bir dönemin fenomen dizisiydi. İnsanlar Türkiye’de ne olup bittiğini, Kurtlar Vadisi’ni izleyerek takip eder hale gelmişti. Diziden geçen olayların büyük çoğunluğu bir süre sonra gerçek hayatta karşımıza çıkıyordu.

Tuzaklar, komplolar aklınıza gelebilecek her türlü kumpas, tezgah dizinin temel taşlarıydı. Ergenekon yıllarıydı, FETÖ’cülerin meydanı boş bulup at koşturduğu dönemdi. Polis/savcı/hakim üçlüsü insanlara tuzak kuruyordu.

Kurtlar Vadisi dizisindeki gibi. Artık onlar mı Kurtlar Vadisi’nden esinlenerek aynı tezgahı kuruyordu, Kurtlar Vadisi’nin senaristi onlardan esinlenerek mi kalem oynatıyordu orası hâlâ karışık.

Ortak çalıştıklarını söyleyenler bile oldu.

Kısaca Kurtlar Vadisi’nde ne olduysa Ergenekon sürecinde birebir yaşadık, gördük. Dizideki olaylar, çoğu zaman gerçek oldu.

Dizinin kendine özgü dili de vardı. Mesela, Polat Alemdar öyle kalın laflar ederdi ki, vay be derdik. Öyle cümleler kurardık ki anla anlayabilirsen.

Kahvedeki adam etkilenirdi. Dalaşan iki genç Kurtlar Vadisi ağzıyla kapışırdı. Efelenen, diziden ezberlediği kalın laflarla dayılanmaya çalışan kişiye "Polat ağzıyla konuşma ulan" dendiğine şahit oldum.

Neyse o dönem bitti. Polat ağzı unutuldu derken o dil, o üslup, o yaklaşım siyasette karşımıza çıktı.

Siyasetin dili Kurtlar Vadisi oldu.

İçlerinden biri kavanoz dolusu mermiyle siyasi rakiplerini tehdit etmiş. Kurtlar Vadisi’ndeki mafya lideri gibi. Tabii eskiden kavanoz dolusu mermi kuryelerle adrese gönderilirdi, tehdit edilen kişinin kapısına bırakılırdı, devir değişti şimdi sosyal medyadan yayınlanıyor. Eskiden tehdit edeni tehdit edilen bilirdi şimdi alenen yapılıyor. Kavanoz dolusu mermi gönderen "sizi mermi manyağı yaparım mı" demek istedi.

Sanki Kurtlar Vadisi’ni izliyoruz.

CHP il Başkanı; sözlerinin bir yerinde "bu iktidar gidecek ya bir erken seçimle ya da başka bir şekilde" bir cümle sarf etti.

Nasıl algılanırsınız? Ne cevap verirsiniz?

Siyasetçiyseniz aynı dille yanıt vermeniz gerekir. Siyasi rakibi AKP il Başkanı öyle yapmadı.

"Boğaz bu mevsim serin, yazın da derindir"  dedi.

Kurtlar Vadisi dilini tercih etti.

Boğaz yazın derin olurmuş. Eeee ne demek!

Nasıl anlarsan o demek; Polat Alemdar dili!

Siyaseti değil sanki Kurtlar Vadisi’ni izliyoruz.

AKP Genel Başkan Yardımcısı Ünal da benzer bir dil kullandı. Bağış toplayan, yemek dağıtan, ekmek dağıtan, yardım yapan belediyelere şöyle seslendi:

"Ayrı bir baş çekmedir, bunun devletteki adı paralel yapıdır."

Haydaa...

Ne anlarsan! Ayrı baş çekenin başını keserler mi demek istedi?

Dil yine Kurtlar Vadisi dili.

Bu dil, siyasete eski Başbakan Çiller’le girdi. Susurluk skandalı döneminde. Mafya/polis /derin devlet ilişkileri gün ışığına çıktığı günlerde; "devlet için kurşun atan da, yiyen de şereflidir" diyerek hem yapılanları savundu hem de o jargonu siyasi hayatı sokan kişi oldu.

Bunu bilerek mi söyledi, söylettiler mi orası tartışma konusu!

Ama o dil siyasete bulaştı bir kere.

Serin deniz, derin deniz muhabbetiyle devam ediyor.

Kavanoz dolusu mermiyle sürüyor.

Yazarın Diğer Yazıları

Atatürk’ü camiden silme projesi ve veda…

İmamlara Atatürk’ün adını anmama yasağı koyan eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’di. Yerine gelen Ali Erbaş daha katı daha sert bir üslupla devam ettirdi. Atatürk’e ima yoluyla hakaret edilmesine bile izin verdi.

‘Menfaatimiz’ yeni mi aklınıza geldi?

Menfaatlerimiz için herkesle görüşmeliyiz yaklaşımını destekliyorum ama! Sormadan da edemeyeceğim. Esad ile neden görüşmüyorsunuz?

Bizleri Şi Cinping kurtardı, kendisine minnettarız!

Yurt dışına gitmek isteyen iki Sinovac bir doz BioNTech olmuşsa bile bir doz daha BioNTech olmaz zorunda! Bu duruma bakınca Çin Devlet Başkanı Şi Cinping iyi ki Sinovac aşılarının zamanında ülkemize gelmesini engellemiş diyorum.

"
"