Yazarlarından başlayayım… Eskiden iktidara övgüler yağdırır, arada sırada muhalefete sataşırlardı. Artık iktidarı övecek bir şey bulamıyorlar ki haftada yedi gün muhalefete saldırıyorlar.

Muhalefet partileri ne yapsa suç…

Muhalefet partileri ne dese kabahat...

Muhalefet partileri çocuk gibi erken seçim diye tutturuyormuş! Boş lafmış! Gündemi meşgul ediyorlarmış!

FETÖ ile mücadelede önerdikleri yeni bir yaklaşım var mıymış? Ne tür sosyal politikalar öneriyorlarmış?

Seçim istemeden önce bu sorulara yanıt vermek zorundalarmış.

En hafif yazıları bu minvalde. Genelde hakaret dolu satırları peş peşe sıralıyorlar.

Ben de diyorum ki.

Hadi iktidar sandığı koysun da bakalım ne oluyor?

Hadi iktidar 1,5 liradan aldığı doları 8,5 liraya nasıl çıkardığını izah etsin.

Hadi iktidar üç kuruşluk işi on kuruşa yaptırmanın hesabını versin de anlayalım.

Hadi iktidar hakkındaki yolsuzluk iddialarına yanıt versin de görelim.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı dün açıkladı. Başakşehir'de yaptıkları arsa vurgunu gerçekten 'şeytan işi'.

Hadi izah etsinler.

Hadi din, iman, ahlak kavramlarıyla açıklasınlar.

Hadi her gün muhalefete çakan yazarları bu konuda da iki satır kalem oynatsın.

Sesleri çıkmaz çünkü; devletin parasını hiç etmeyi kendilerine hak olarak görüyorlar. Yandaşlarına aktarmayı zafer olarak kutluyorlar.

Sanki ülkeyi işgal kuvvetlerinden kurtarmışlar da geri aldıkları toprakları dağıtıyorlar, el koydukları parayı (verdiğimiz vergileri) bölüşüyorlar!

Yaptıklarını meşru kılmak(!) için imamlarını devreye soktular.

Atatürk'e hakaret ettirerek ülkeyi zalim ve kafirlerden kurtardıkları algısı yaratmaya çalışıyorlar.

Diyanet İşleri Başkanı kapıyı açtı, Boynukalın gibi, Demirkan gibi imamları peşinden yürüdü.

İktidar yalandan, göstermelik soruşturma açıyor.

Sonuç; çıkmaz ayın son perşembesine!.

Fikret Bila'nın dünkü yazısındaki tespiti şahaneydi. 'Ayasofya Atatürk'e hararet etmek için mi açıldı?' diye sordu.

Ayasofya ülkenin kurucusuna küfür merkeze oldu.

Görürsünüz öteki camilere de yayılacaktır, imamlar Diyanet İşleri Başkanı'nın gözüne girmek için vaazlarında Atatürk'e (ismini vermeden tabii ki) hakaret etmeye adet haline getirecek. Görevlerinin gereği sayacak.

Görürsünüz imamlar seçimde aktif rol üslenecek. Ülkenin başına muhalefet geçerse 'din elden gider' söylemi yapılacak.

Neden mi bu kadar iddialı yazıyorum?

Çünkü iktidarın başka kozu kalmadı. İmamların yavaş yavaş sahneye çıkmasının sebebi bu.