Meseleye kafadan girelim: 21.00'de neden bütün lokantalar kapanıyor? Hiçbir anlamı olmayan, bilimsel açıklaması yapılamayan uygulama.

Korona ile mücadeleyle uzaktan yakından ilgisi yok.

Tamamen ideolojik…

Tamamen takıntı ürünü…

Tamamen yaşam tarzına müdahalenin tezahürü…

İktidarın kendi yaşam tarzını empoze etmek için dayattığı uygulama. Korona ile ilgisi yok. Sokağa çıkma yasaklarında içki satışını yasaklıyorlar ya, onun gibi.

İçişleri Bakanı'na göre insanların sosyalleşmemesi içinmiş! İnsanlar sosyalleşirse virüs daha hızlı yayılıyormuş!

Bilimsel bir yanı var mı diye sorarsanız, yok.

Tamamen uydurma!

IV Murat'ın yasaklarına benziyor! İnsanlar bir araya gelmesin, iktidarı kaynatmasın, ne olup bittiğini konuşmasın diye mi acaba!

Bu çağda, teknolojinin, sosyal medyanın zirve yaptığı dönemde IV Murat anlayışının hükmü yok.

O halde 21.00 yasağının anlamı ne? Neden lokantalar, kafeler 21.00'de kapanıyor?

Nedeni belli.

İçki!

İktidar farkında mı bilmiyorum, içki yasaklayacağız, içki içilmesinin önüne geçeceğiz diye esnafı öldürüyorlar.

Güya turizm memleketiyiz.

Güya iktidar turizme çok önem veriyor.

Güya turizm bacasız sanayi kabul ediliyor.

Palavra, iktidarın içki içilmesini engelleme hamleleri sadece esnafı öldürmekle kalmadı, turizmin de beynine kurşun sıktı.

Hava 20.45'te kararıyor, lokantalar aynı saatte paydos. İnsanlar kaçta akşam yemeğine oturacak da sofradan kalkacak? Özellikle yazlık yerlerde... Özellikle sıcak bölgelerde...

İktidar meseleye şöyle bakıyor alabilir: Bize zaten Rusya'dan, Almanya'dan, Ukrayna'dan paket turist geliyor. Her şey bedava programına takılıyorlar. Onlar tatil köyünden veya otelden çıkmıyor. Lokantaya giden yerli turist. Onlar da içki içmesinler, akşam keyfi yapmasınlar.

Ama lokantacı!

O ne olacak?

Aşçısı, yamağı, komisi, garsonu, bulaşıkçısı, valesi ne yapacak? Nasıl geçinecekler, nasıl yaşayacaklar?

İçişleri Bakanı Saray'ın gözüne girecek diye...

İçişleri Bakanı yerini koruyacak diye insanlar perişan oldu.

Gezdim, gördüm, konuştum. Bu satırları da esnafın şikayetlerini dinleyerek yazdım. İçişleri Bakanı hayatın içinde olmadığı için bunları bilmez. Akşam lokanta kapalı olduğun için işletmecisi az sayıda meze yapıyor veya çoğu hiç yapmıyor.

O mezeleri kim yapıyordu biliyor musunuz?

Çoğu yerde o yörenin yemek yapmasını bilir, ele lezzetli kadınları yapıyordu. 21.00 yasağı onları da vurdu.

Onlar da aç!

Durumu şöyle anlatayım: Güney sahilleri tıklım tıklım dolu ama esnaf mutsuz. Yöre insanı öfkeli.

Çünkü gelen ya evine kapanmış ya oteline.

Düşünün, Hatay'dan başlayın, Mersin, Silifke, Antalya, Kaş, Kalkan, Fethiye, Marmaris, Selimiye, Datça, Bodrum, Gümüşlük, Yalıkavak, Didim, Kuşadası, Çeşme, Urla, İzmir, Ayvalık hayat 21.00'de duruyor.

Sonra turizm ülkesiyiz diyoruz.

Sonra Yunanistan'a gitmeyin bize gelin diyoruz.

Sonra sadece deniz ve güneş satmıyoruz diye kampanya yapıyoruz.

Ama gelenleri 21.00'de sofradan kaldırıp 22.00'de evine veya oteline tıkıyoruz.

İşin kötüsü Turizm Bakanı ağzını açmıyor-açamıyor. Bu uygulama yanlış diyemiyor, ama Turizm Bakanı'yım diye ortalıkta dolaşıyor.

Portekiz'den başlayın İspanya, Fransa, İtalya, Malta, Kıbrıs bütün Akdeniz havzasını tarayın. Akşam dokuzda yasağın başladığı tek ülke, tek turistlik bölge var mı?

Şimdi diyecekler ki Korona'yı alt etmek için gerekli

Yalan!